Ermeniler veya ASALA tarafından şehit edilen Türk diplomatlar konsoloslar tam liste

Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolos'u Kemal Arıkan'ı şehit eden Ermeni teröristin tahliye edilmesine Türkiye'nin ardından ABD Dışişleri Bakanlığı da tepki gösterdi.

Google Haberlere Abone ol
Türk konsolosun katilinin bırakılmasına tepkiler

Dışişleri Bakanlığı, şehit edilen Başkonsolos Kemal Arıkan'ın katilinin salıverilmesinin önünü açan Los Angeles Bölgesi Yüksek Mahkemesinin kararını şiddetle kınadığını bildirdi.

Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Los Angeles County Yüksek Mahkemesi şehit Başkonsolosumuz Kemal Arıkan’ı katleden Ermeni terörist Hampig Sasunyan’ın salıverilmesinin önünü açan bir karar almış, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom ise bu kararı temyiz etmeyeceğini açıklamıştır. Türk milletinin vicdanını derinden yaralayan bu yaklaşımı şiddetle kınıyoruz." ifadelerine yer verildi.

Kararın, ABD yönetiminin tüm aksi yöndeki girişimlerine rağmen değiştirilmediği vurgulanan açıklamada, bu kararın evrensel hukuk ilkeleri ve adalet anlayışıyla bağdaşmadığına dikkati çekildi.

Türkiye'nin, Ermeni terör örgütlerinin saldırılarında 31’i diplomat 58 vatandaşını şehit verdiği hatırlatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Nefret suçlarının tırmanışa geçtiği, uluslararası dayanışmaya en çok ihtiyaç duyulan bir dönemde siyasi saiklerle vahşi bir katilin salıverilmesi terörizmle mücadelede iş birliği ruhuna da zarar vermektedir. Terörist Sasunyan’ın alçakça işlediği ve 38 yıllık mahkumiyeti süresince hiçbir pişmanlık emaresi göstermediği bu cinayet, hastalıklı ve çarpık bir ideolojiyi temsil eden bir suç olarak asla unutulmayacaktır. Bu vesileyle şehit diplomatımız Kemal Arıkan’ı ve Ermeni terör örgütlerinin saldırılarında hayatlarını kaybeden tüm şehitlerin saygı ve rahmetle anıyoruz."

​​​​​​​Türk diplomat Kemal Arıkan, Ermeni teröristler Hampig Sasunyan ve Krikor Saliba tarafından 28 Ocak 1982'de Los Angeles'ta şehit edilmişti. Yakalanan Sasunyan yargılanmış ve afsız ömür boyu hapis cezasına çaptırılmıştı. Firar eden Krikor Saliba’nın ise aynı yıl Lübnan iç savaşında öldüğü iddia edilmişti.

ABD DIŞİŞLERİ BAKANI BLİNKEN'DEN AÇIKLAMA

Gelen son haberlere göre ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, şehit Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın katili Hampig Sasunyan'ın tahliye kararından "derin hayal kırıklığı" duyduklarını bildirdi.

Şehit Başkonsolos Arıkan'ın katilinin salıverilmesi kararına yazılı bir açıklama ile tepki gösteren Blinken, "Dışişleri Bakanlığı, Kaliforniya eyaletinin, 1982 yılında Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ı öldürmekten suçlu bulunan Hampig Sasunyan için verdiği şartlı tahliye kararından derin hayal kırıklığı duymaktadır." ifadesini kullandı.

ABD'nin, dünyanın herhangi bir yerindeki diplomatların güvenliğini her zaman öncelediğini, diplomatlara yönelik suikastların en yüksek ceza ile cezalandırılmasını savunduğunu ve bu tür şartlı tahliyelere karşı olduğunu belirten Blinken, bir diplomata saldırmanın, sadece bir bireye karşı ağır bir suç değil, aynı zamanda diplomasiye de saldırmak anlamına geldiğini vurguladı.

Blinken, "Bay Arıkan'ın ailesine ve Türk Dışişleri Bakanlığındaki çalışma arkadaşlarımıza, kayıpları dolayısıyla bir kez daha en derin taziyelerimizi sunuyoruz." açıklamasında bulundu.

Dışişleri Bakanlığı, şehit edilen Başkonsolos Kemal Arıkan'ın katilinin salıverilmesinin önünü açan Los Angeles Bölgesi Yüksek Mahkemesinin kararını şiddetle kınadığını bildirmişti.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, "Los Angeles County Yüksek Mahkemesi, şehit Başkonsolosumuz Kemal Arıkan'ı katleden Ermeni terörist Hampig Sasunyan'ın salıverilmesinin önünü açan bir karar almış, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom ise bu kararı temyiz etmeyeceğini açıklamıştır. Türk milletinin vicdanını derinden yaralayan bu yaklaşımı şiddetle kınıyoruz." ifadelerine yer verilmişti.

Kararın, ABD yönetiminin tüm aksi yöndeki girişimlerine rağmen değiştirilmediği vurgulanan açıklamada, bu kararın evrensel hukuk ilkeleri ve adalet anlayışıyla bağdaşmadığına dikkat çekilmişti.

Türk diplomat Kemal Arıkan, Ermeni teröristler Hampig Sasunyan ve Krikor Saliba tarafından 28 Ocak 1982'de Los Angeles'ta şehit edilmişti. Yakalanan Sasunyan yargılanmış ve afsız ömür boyu hapis cezasına çaptırılmıştı. Firar eden Krikor Saliba'nın ise aynı yıl Lübnan iç savaşında öldüğü iddia edilmişti.

ERMENİ TERÖR ÖRGÜTÜ ÇOK SAYIDA TÜRK DİPLOMATI ÖLDÜRMÜŞTÜ

Ermeni terör örgütlerinin 1970 ve 80'lerde düzenlediği silahlı ve bombalı saldırılar sonucu çok sayıda Türk diplomatı ve yakını şehit olurken, bu kanlı dönem Türk Dışişleri Bakanlığının da acı dolu tarihine geçti.

Ermeni terörü 31 diplomat ve aile mensubunu katletti.

Esasen Osmanlı İmparatorluğu döneminde yabancı devletlerin kışkırtmalarıyla ayrılıkçı hareketi kanlı ve saldırgan bir şekilde başlatan Ermeni örgütler, 1973'te Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar ve Konsolos Bahadır Demir'i Santa Barbara’da şehit ederek yeni bir dönem başlattı.

ASALA ve JCAG diplomatları hedef haline getirdi

20 Ocak 1975'te Dünya Kiliseler Konseyinin Beyrut bürosuna yaptığı bombalı saldırıyla adını duyuran Ermeni terör örgütleri Ermenistan'ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu (ASALA) ve 1975'te Beyrut'ta Taşnaklar tarafından kurulan Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları (JCAG), birçok diplomat ve yakınını şehit etti.

22 Ekim 1975'te Türkiye'nin Viyana Büyükelçiliğini basan terör örgütü üyeleri, Büyükelçi Daniş Tunalıgil'i çalışma masası başında şehit etti. Bu cinayetten iki gün sonra Ermeniler, Paris Büyükelçisi İsmail Erez'i ve şoförü Talip Yener'i makam otomobili içinde kurşun yağmuruna tuttu.

Bu büyük kayıpların ardından Ermeni terör örgütlerinin saldırıları 1970'li yıllarda diplomatları ve yakınlarını hedef almaya devam etti. Beyrut Büyükelçiliği Başkatibi Oktar Cirit (1976), Vatikan Büyükelçisi Taha Carım (1977), Madrid Büyükelçisi Zeki Kuneralp'in eşi Necla Kuneralp (1978), Emekli Büyükelçi Beşir Balcıoğlu (Madrid.1978), Lahey Büyükelçisi Özdemir Benler'in oğlu Ahmet Benler (1979), Paris Turizm Müşaviri Yılmaz Çolpan (1979) Ermeni terörünün kurbanları oldu.

1980'li yıllarda ise Ermeni teröristlerin saldırıları hızla artış gösterdi. Teröristler, bu dönemde Atina Büyükelçiliği İdari Ataşesi Galip Özmen ve kızı Neslihan Özmen (1980), Sydney Başkonsolosu Şarık Arıyak (1980), Sydney Başkonsolosluğu Güvenlik Ataşesi Engin Sever (1980), Paris Çalışma Ataşesi Reşat Moralı (1981), Paris Din görevlisi Tecelli Arı (1981), Cenevre Başkonsolosluğu Sözleşmeli Sekreteri Mehmet Savaş Yergüz (1981), Paris Başkonsolosluğu Güvenlik Ataşesi Cemal Özen (1981), Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan (1982), Boston Fahri Başkonsolosu Orhan Gündüz (1982), Lizbon Büyükelçiliği İdari Ataşesi Erkut Akbay ve eşi Nadide Akbay(1982), Ottawa Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Hava Kurmay Albay Attila Altıkat (1982), Burgaz Başkonsolosluğu İdari Ataşesi Bora Süelkan (1982), Belgrad Büyükelçisi Galip Balkar (1983), Brüksel Büyükelçiliği İdari Ataşesi Dursun Aksoy (1983), Lizbon Büyükelçiliği Maslahatgüzarının eşi Yurtsev Mıhçıoğlu (1983), Tahran Büyükelçiliği Sekreterinin eşi Işık Yönder (1984), Viyana Büyükelçiliği Çalışma Müşaviri Vekili Erdoğan Özen (1984), Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Ofisi Uluslararası Memur Direktör Yardımcısı Enver Ergun'u (1984) şehit etti.

"Şehit Diplomatlarımız" adlı kitabın yazarı Emekli Büyükelçi Dr. Bilal N. Şimşir, bu dönemi şöyle anlatıyor: "1970'li ve 1980'li yıllarda uçaklar, dünyanın dört bucağından Türkiye'ye şehit diplomat cenazeleri taşıyıp durdular. Yurt dışına bavulla giden Türk diplomatları tabutlar içinde döndüler. Onlar, bizim meslektaşlarımızdı. O tabutların içinde biz de olabilirdik. Onlar da bugün yaşıyor olabilirlerdi."

"Türkiye’yi kendini savunamaz hale getirmek istediler"

Ermeni terörü hakkında çalışmalar yürüten Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Analisti Hazel Çağan Elbir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin uzun yıllar boyunca uluslararası terörden en çok zarar gören ülkelerden biri olduğunun altını çizdi.

Elbir, 1973'te Los Angeles, Santa Barbara'da Baydar ve Demir'in terörist Gourken Yankian tarafından şehit edilmelerinin başta münferit bir olay olarak algılandığını, uluslararası kamuoyunun bu saldırının üzerinde fazla durmadığına dikkati çekti.

Bu dönemde ASALA'nın henüz varlığını ilan etmiş bir terör örgütü olmadığını ifade eden Elbir, ASALA ve JCAG olarak bilinen terör örgütlerinin, 22 Ekim 1975 tarihinde Viyana Büyükelçisi Tunalıgil ve 24 Ekim 1975 tarihinde Paris Büyükelçisi Erez ve şoförü Yener’in şehit edilmesiyle ismini duyurmaya başladığını kaydetti.

Elbir, ASALA ve JCAG'ın, aşırı milliyetçi Ermenilerin sözde soykırım tezleri temelinde oluşmuş, Ermeni diasporası ve Taşnaklar tarafından finanse edilen iki terör örgütü olduğunu belirterek "Böylece tazminat, toprak ve tanıma olarak adlandırılan '3T' ile Türkiye'yi sıkıştırmak amaçlanmıştı. İnançlarına göre, Türkiye sözde soykırımı kabul ederse tazminat ödemesinin yolu açılacak, böylece Türkiye'den talep ettikleri toprağa kolayca kavuşacak, diasporalarını güçlü tutan devletlerin de buna bağlı olarak sözde soykırımı tanıması sağlanmış olacaktı. Amaçları, kaynağı belli olmayan, çarpıtılmış belgelerle sözde bilimsel kitaplarla dünya kamuoyunu meşgul etmekti." ifadelerini kullandı.

ASALA'nın 1983 yılında, Orly Havaalanı'nda düzenlediği saldırıda dört Fransız, iki Türk, bir Amerikalı ve bir İsveçli olmak üzere sekiz kişinin hayatını kaybetmesinden sonra hızla güç kaybettiğini belirten Elbir, terör örgütünün daha sonra da pasif bir sürece girdiği değerlendirmesinde bulundu.

 

Yorumlar

CEM ABD ile suçluların iadesi anlaşması askıya alınsın.MİT bu adamları halleder eninde sonunda.