Erdoğan, sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle iftar yaptı

- Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3) - "Biz beyaz kefenimizi giydik, bu şekilde bu yola koyulduk. Rabbimizin bize tayin ettiği ömrü ne bir an ileri ne bir an geri almaya hiçbir güç yetmez. Onun sahibi odur. Biz bu adımı attık, yürüyoruz" - "Dün akşam Ankara'da çevik kuvvet polisimizle iftar yaptım. Ondan önce Mardin'de aynı şekilde Türk Silahlı Kuvvetleriyle bir iftar yaptım. Şunu gördüm; artık güvenlik güçlerimizde şu ayrı, bu ayrı yok. Askerimiz, polisimiz, köy korucumuz hepsi aynen bakıyorsunuz etle kemik gibi. Birbiriyle kaynaşmış durumdalar. Allah nazardan saklasın" - "Avrupa Parlamento binasının koridorlarına terör örgütlerinin paçavralarını asanların ve onların önünde poz verenlerin ve onları o şekilde hareket etmeye sevk edenlerin bu ülkede 'Biz terörle mücadele ediyoruz' deme hakları yoktur. Bunu Avrupa Parlamentosunun ileri gelenlerine söylüyorum. Kimi aldatıyorsunuz? Bu beslemelerinizle siz bir yere varamazsınız, temel hak ve özgürlük mücadelesi veremezsiniz. Yanlış oyundasınız. Yanlış işler yapıyorsunuz"

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan, sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle iftar yaptı

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz beyaz kefenimizi giydik, bu şekilde bu yola koyulduk. Rabbimizin bize tayin ettiği ömrü ne bir an ileri ne bir an geri almaya hiçbir güç yetmez. Onun sahibi odur. Biz bu adımı attık, yürüyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, İlim Yayma Vakfı, İmam Hatipliler Derneği, İnsan ve Medeniyet Hareketi, Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı, Türkiye Diyanet Vakfı ve Türkiye Gençlik Vakfı tarafından ortaklaşa düzenlenen "Bu ülke için varız, bir aradayız" adlı Haliç Kongre Merkezi'ndeki iftar programında yaptığı konuşmada, dün Ankara'da Çevik Kuvvet polisleriyle iftar yaptığını, önceki gün de Mardin'de Türk Silahlı Kuvvetleri personeliyle bir araya geldiğini hatırlattı.

Erdoğan, "Şunu gördüm; artık güvenlik güçlerimizde şu ayrı, bu ayrı yok. Askerimiz, polisimiz, köy korucumuz hepsi aynen bakıyorsunuz etle kemik gibi. Birbiriyle kaynaşmış durumdalar. Allah nazardan saklasın. Rabbim onların da birliğini beraberliğini daim kılsın. Bütün bu terör örgütlerine karşı o verdikleri mücadeledeki dayanışmayı, tankın üzerinde de zaten gördünüz. O tankın üzerindeki tablo çok manidardır. Orada vurulmuş, uzanmış yatan polis ağabeyine karşı o uzman askerimizin üzerine kapaklanması manidardır. İşte o elhamdülillah bu milletin evlatlarının hangi konumda olduğunu çok açık gösteriyor" ifadelerini kullandı.

Geçmişteki yanlış uygulamalara dikkati çeken Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Dünün vatandaşlarını Ankara'nın meydanlarına, bulvarlarına sokmayan Türkiyesinden bugün vatandaşlarını her fırsatta devletin en üst makamında, Beştepe'de ağırlayan Türkiyesine geldik. Tablo bu. Şimdi malum fakir, muhtarlarla toplantılar yapıyor ve muhtarlarla yaptığı bu toplantıyı kıskanıp muhtarlarla toplantı yapmaya başlayan birileri var. Bizim ulaştığımız yere sen ulaşamazsın, dur, sen onu hayal bile edemezsin. Şu ana kadar, ben 11 bin muhtarımızla bir araya geldim. Sadece kuru bir hitap değil. Oturup onların bütün dertlerine varıncaya kadar hepsini forumlarla alıyorum. Ondan sonra bunların yakın takibini kurduğum ekiple yapıyorum. Niye? Çünkü her muhtar bulunduğu mahallede, köyde Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanının gözüdür, elidir, ayağıdır, duyan kulağıdır. Böyle görüyoruz. Sen ne yapacaksın? Sadece işte Cumhurbaşkanı böyle bir şey yapıyor diye sen de kalkıyorsun böyle bir şey yapıyorsun. Biz, ilklerin hareketiyiz. İlklerin hareketi olarak bu yolda yürümeye inşallah devam edeceğiz."

Kendini bu ülkenin ve bu milletin parçası olarak görmeyen böyle olduğu için de sürekli ülkesine ve milletine husumet bekleyen "marazi bir kesimin" varlığını bildiklerini kaydeden Erdoğan, "Avrupa Parlamento binasının koridorlarına terör örgütlerinin paçavralarını asanların ve onların önünde poz verenlerin ve onları o şekilde hareket etmeye sevk edenlerin bu ülkede 'Biz terörle mücadele ediyoruz' deme hakları yoktur. Bunu Avrupa Parlamentosunun ileri gelenlerine söylüyorum. Kimi aldatıyorsunuz? Bu beslemelerinizle siz bir yere varamazsınız, temel hak ve özgürlük mücadelesi veremezsiniz. Yanlış oyundasınız. Yanlış işler yapıyorsunuz. Almanya'nın tavrı ortada. Çok açık net. Avrupa Birliğinin son dönemlerdeki tavırlar ortada. Şahsımla ilgili ileri geri attıkları bütün adımlar hepsi ortada. Biz bu yola çıkarken farklı çıktık. Bir şey söyledik biz. Ne dedik? Biz beyaz kefenimizi giydik, bu şekilde bu yola koyulduk. Rabbimizin bize tayin ettiği ömrü ne bir an ileri ne bir an geri almaya hiçbir güç yetmez. Onun sahibi odur. Biz bu adımı attık, yürüyoruz. Fakat, biz bir şey daha biliyoruz. Yunus öyle buyuruyor, 'Ben gelmedim kavga için benim işim sevgi için. Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldim.' Biz buyuz. Bizi böyle anlamak ve anlatmak derdinde değil bunlar. İşte Türkiye'deki temsilcileri var. Söyledikleri şeyler belli. Biz gönüller yapmaya yine devam edeceğiz. Halkımız da yüzde 52 ile zaten bunu gösterdi." diye konuştu.

- "Daha çok çalışmalı, daha çok hayatı aydınlatmalıyız"

Son gönlü fethedene kadar çalışmaya devam edeceklerini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ne kendi ülkemizde ne de dünyada peşinen gözden çıkartacağımız bir insan yoktur, olamaz. Ülkemizdeki 79 milyonun her bir ferdi, dünyadaki 7 milyar insanın tamamı bizim gönül sınırlarımız içindedir. Elimizin ulaşabildiği her yere ve herkese anlatacağız ki irşat vazifemizi yerine getirelim. Aynı şekilde imkanlarımızı sonuna kadar zorlayarak yardım edeceğiz ki insanlık görevimizi yapmış olabilelim. Sevgili Peygamberimiz öyle buyuruyor, 'İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır'... Biz bu anlayışla yola devam edeceğiz. Bir tebessümü, yoldaki bir taşı, dikeni kaldırmayı dahi sadaka kabul eden bir inancın mensuplarının gıda ve giyim gibi temel ihtiyaçlardan eğitim ve sağlığa kadar her alanda insanlara hizmet götürmesi kadar tabii bir şey yoktur. Bu çerçevede görev yapan kamu kurumlarımız ve sivil toplum kuruluşlarımız gerçekleştirdikleri hayırlı hizmetlerle asırlardır üzeri küllenmiş olan medeniyetimizin ihyasına katkı sağlıyorlar. Kardeşlerim, 'Biz, bu ülke için varız, bir aradayız' diyen 8'li koordinasyon işte bu medeniyet ihyasının inşasının öncülüğünü yapmanın gayreti içindedir. Bugüne kadar yapılanlar çok önemli ama fethedilecek çok gönüller var. Kendilerine uzanacak yardım eli bekleyen çok mağdurlar, mazlumlar var. Daha çok çalışmalı, daha çok insana ulaşmalı daha çok hayatı aydınlatmalıyız. Ancak bu şekilde rabbimize, ülkemize ve kendimize olan vazifemizi hakkıyla yerine getirmiş oluruz."

- "Bizim için çok atak bir yıl olacak"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl hizmete girecek yatırımlara dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"İnşallah bizim için bu yıl çok çok atak bir yıl olacak. 30'un (Haziran) da inşallah Osman Gazi Köprüsü'nün açılışını yapacağız. Hep birlikte inşallah orada olacağız. Ardından 26 Ağustos'ta Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün açılışını yapacağız. İşte bütün bunlara karşı bariyerler vardı biliyorsunuz, bunların hepsi yıkıldı aşıldı ve şimdi verilen sözler yerine geliyor, açılışlar bitecek. Ardından yıl sonunda inşallah Boğaz'ın altından ikinci tüneli, Avrasya Tüneli'nin açılışını yapacağız. Malum raylı sistem Marmaray çalışıyor ve çok çok manidardır, hamdolsun 3 yıl içinde Marmaray'dan geçenlerin sayısı 135 milyona ulaştı. Bu çok önemli bir şey. Görenler, gördüklerinde tabii şaşırıyorlar. Şimdi Avrasya Tüneli ile araçlar, bunların hepsi İstanbul'un ulaşımını inşallah rahatlatacak. Yavuz Sultan Selim köprüsü ciddi manada rahatlatacak. Osman Gazi bir körfezi dolaşmaktan inşallah vatandaşlarımızı kurtaracak. Tabii Osman Gazi'den çıkıyorsunuz Orhan Gazi ile buluşuyorsunuz bir de o var. 40 kilometrelik yol orada da maşallah dört dörtlük. O da bitmiş vaziyette. Sağına bakıyorsun yeşil araziler, soluna bakıyorsun yeşil araziler o yol bizi ta Bursa'ya İzmir'e kadar ulaştıracak. Mesele kararlı olmak azimli olmak, olunca her şey elhamdüllillah oluyor. Şimdi sırada Kanal İstanbul var. Şimdi sırada Çanakkale Geçişi var. Bunlar da Allah'ın izniyle ihaleleri yapılıp bunların da adımlarını atacağız. Bu ülkede inşallah muasır medeniyetlerin seviyesinin üstüne nasıl çıkılırmış bunu dünyaya göstereceğiz."

Erdoğan, katılımcıların ramazan ayını tebrik ederek konuşmasını tamamladı.

- Notlar

Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, İlim Yayma Vakfı, İmam Hatipliler Derneği, İnsan ve Medeniyet Hareketi, Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı, Türkiye Diyanet Vakfı ve Türkiye Gençlik Vakfı tarafından ortaklaşa düzenlenen "Bu ülke için varız, bir aradayız" adlı iftar programı Kur'an-ı Kerim tivaletiyle başladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan eşi Emine Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar ile birlikte katıldığı iftar programına Aile Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, AK Parti TBMM Gurup Başkanvekili Bülent Turan, İstanbul Valisi Vasip Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci'nin yanı sıra çok sayıda davetli de yer aldı.

Yorumlar