Emine Erdoğan'a "İnsani Hizmet Takdir Ödülü" verildi
- Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan: - "Bana hayatım boyunca onur verecek olan bu anlamlı ödülün gerçek sahibi, din, dil, ırk ayrımı yapmaksızın, nerede bir çığlık varsa yüzünü oraya çeviren ülkemdir, devletimdir, milletimdir” - "Soykırımlar, tecavüzler, ayrımcılıklar cüretkarca işlenirken, onurlu duruşların sesi ne yazık ki yeterince güçlü çıkmıyor" - "(Suriye) Bütün dünyanın üstlenmesi gereken sorumluluk, birkaç ülkenin omuzlarına bırakıldı. Türkiye de bunlardan biridir" - "3,5 milyon mülteciyi topraklarımızda misafir ediyoruz. Ülkeleri mamur hale gelinceye kadar hepsi gönül soframızın paydaşlarıdır”
LONDRA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'a, İngiltere'nin başkenti Londra’da düzenlenen Küresel Donörler Forumu kapsamında "İnsani Hizmet Takdir Ödülü" verildi.
Dünya Müslüman Hayırseverler Kongresi’nin (World Congress of
Muslim Philanthropists) Londra’da düzenlediği Küresel Donörler
Forumu kapsamında verilen "Hayırseverlik Mirası Ödülleri”nden
"İnsani Hizmet Takdir Ödülü", Emine Erdoğan’a tevdi edildi.
Londra Belediyesinin ev sahipliğinde Mansion House’da düzenlenen
törenle ödülünü alan Emine Erdoğan, burada yaptığı konuşmada,
“Soykırımlar, tecavüzler, ayrımcılıklar cüretkarca işlenirken,
onurlu duruşların sesi ne yazık ki yeterince güçlü çıkmıyor.”
ifadelerini kullandı.
Türk milletinin güçlü bir vakıf geleneği bulunan hayırsever bir toplum olduğunu ifade eden Erdoğan, Türkiye’nin sadece mültecilere yardım etmekle kalmadığını, Afrika ülkelerinden Gazze’ye kadar pek çok coğrafyaya yardım eli uzattığını kaydetti.
- "Bu anlamlı ödülün gerçek sahibi ülkemdir, devletimdir, milletimdir"
Türkiye’nin milli gelire oranla dünyada en çok insani yardım
yapan ülke olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Bu akşam burada şahsıma
tevdi edilen insanlığa hizmetin takdir edilmesi ödülünü, insanlığın
vicdanı olan işte bu aziz millet adına alıyorum. Bana hayatım
boyunca onur verecek olan bu anlamlı ödülün gerçek sahibi, din,
dil, ırk ayrımı yapmaksızın, nerede bir çığlık varsa yüzünü oraya
çeviren ülkemdir, devletimdir, milletimdir.” şeklinde
konuştu.
“Farklı olanı, ötekileştiren değil, zenginlik kabul eden büyük
bir medeniyetin mensuplarıyız.” diyen Erdoğan, “Sevinçlerimiz kadar
acılarımız da ortak. Birimizin canı yandığında, diğerimiz de bunu
hissediyor. Bir vücudun azaları gibiyiz. Dünyanın bir köşesinde acı
varsa, bu yüreğimize dokunuyor, içimizi sızlatıyor.” ifadelerini
kullandı.
- "Hayırseverlik tanklardan daha etkili"
Erdoğan, salonda bulunan hayırseverlere seslenerek, “Sizler, kapitalizmin insan ruhunu duyarsızlaştırdığı bir dünyada, merhametin, vicdanın sesi olmaya çalışıyorsunuz. İnsanlığın yüklerini omuzlama derdinde olan asil ruhlarınız, biliyorum ki hayırseverlik duygularıyla mayalandı. Dünyanın son yıllarda bu çabaya gerçekten çok ihtiyacı var." diye konuştu.
“Dünya Müslüman Hayırseverler Kongresi olarak sizler, iki yılda
bir toplanarak Afrika’nın kadınlarına, Ortadoğu’nun çocuklarına ve
tüm mazlumlara umut oluyorsunuz.” diyen Erdoğan, şunları
kaydetti:
“Herkesin sessizliğe gömüldüğü bir dünyada, suskun yürekleri,
paslı vicdanları sarsıyorsunuz. Bu çabanın tanklardan ve füzelerden
daha etkili olduğunu düşünüyorum. Hayırseverlik sadece merhamet
etmek, maddi yardımda bulunmak demek değildir. Hak ve adalet
düzeninin tesisi için çalışmak, merhamet politikaları üretmek için
çabalamaktır. Toplumsal adalete, fırsat eşitliğine alan açmaktır.
Çocukların yaşam hakkını korumaktır. Onlara eğitim imkanları
hazırlamaktır. Hayırseverlik, insanlığın meseleleri ile ilgilenmek
kadar çevre sorunlarını ve hayvan haklarını da gözetmektir. Hulasa,
eşref-i mahlukata yakışanı yapmak, yani insan
kalabilmektir.”
- "Myanmar 21. yüzyılın en büyük ayıplarından"
Bugünün 11 Eylül 2001’de ABD’de yaşanan terör saldırılarının yıldönümü olduğunu hatırlatan Erdoğan, “11 Eylül, ne yazık ki medeniyetler çatışması tezinin zeminini oluşturmuştur. 2001 yılından bu yana, özellikle Ortadoğu, acının, gözyaşının vatanı haline geldi. Afganistan, Irak, Suriye, kadim dünyanın medeniyet merkezleri olmaktan çıkıp, masum çocukların, silahların gölgesinde yaşam mücadelesi verdiği bir coğrafya olmuştur.” şeklinde konuştu.
Erdoğan, kendisinin de ziyaret ederek yerinde gözlemlerde bulunduğu Myanmar’daki duruma değinerek, “Myanmar’da yaşanan insanlık trajedisi ise 21’inci yüzyılın en büyük ayıplarındandır. Orada şahit olduklarımı sanırım hayatım boyunca unutamayacağım. Büyük acılara maruz kalan kadınların anlattığı hikayeler vicdanımda hala büyük bir yaradır." görüşünü dile getirdi.
Filistin, Yemen ve çeşitli Afrika ülkelerindeki durumu
hatırlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sekizinci yılına giren Suriye iç savaşında binlerce insan
hayatını kaybetti. Milyonlarcası yerinden yurdundan edildi.
Maalesef savaşı sona erdirecek bir ortak irade çıkmıyor. Bütün
dünyanın üstlenmesi gereken sorumluluk, birkaç ülkenin omuzlarına
bırakıldı. Türkiye de bunlardan biridir. 3,5 milyon mülteciyi
topraklarımızda misafir ediyoruz. Ülkeleri mamur hale gelinceye
kadar hepsi gönül soframızın paydaşlarıdır.”
Aynı törende "yaratıcı işbirliği" alanında ödül alan Türk Hava Yolları ile insani yardım alanında ödül alan Kızılay’ı tebrik eden Erdoğan, etkinliğe ev sahipliği yapan Londra Belediyesi ile Dünya Müslüman Hayırseverler Kongresi yönetimine de teşekkür etti.
- Emine Erdoğan'ın hayırseverlik faaliyetleri
Erdoğan, uluslararası meseleler karşısında gösterdiği insani
duyarlılıkların yanı sıra Türkiye'de de eğitim, sağlık, engelli
sorunları gibi pek çok alanda hayırseverlik faaliyetlerinde
bulunmuş ve mülteciler için de yardım çalışmaları yapmıştı.
Eylül 2017'de kalabalık bir heyetle Myanmar'ın Arakan
eyaletindeki insanlık dramına dikkati çekmek üzere Bangladeş'teki
Kutupalong Kampı'nı ziyaret eden Erdoğan, burada yardım
dağıtmıştı.
Emine Erdoğan, Arakanlı Müslümanların yaşadığı vahşetin
uluslararası kamuoyuna taşınması amacıyla CNN International'da
"İnsanlık Rohingya Müslümanlarına Sırtını Dönmemeli" mesajı taşıyan
bir makale de kaleme almıştı.
Dünya liderlerinin eşlerine de bu konuda bir mektup yazan Emine
Erdoğan, ayrıca Birleşmiş Milletlerde (BM) "Akdeniz, Afrika ve
Myanmar'a yönelik insani yaklaşımlar" konulu bir toplantıya
katılarak, Türkiye'nin mülteciler ve insani yardım politikalarını
anlatmıştı.
Erdoğan, can güvenliği tehditlerine rağmen 2012'de Myanmar'a
giderek, Arakanlı Müslümanlara uygulanan baskı ve şiddeti
uluslararası kamuoyunun dikkatine taşımış ve yardım kampanyalarının
başlatılmasına öncülük yapmıştı.
- "Gazze'deki saldırıların sona ermesi" çağrısında
bulundu
Emine Erdoğan'ın uluslararası meseleler karşısında gösterdiği
insani duyarlılıkların bir başka örneği ise 2009'da Gazze'ye
yapılan saldırılar konusunda oldu.
"Filistin'de Barış İçin Kadınlar" adlı uluslararası bir zirve
düzenleyerek çok sayıda lider eşini İstanbul'a davet eden Emine
Erdoğan, dünya kamuoyuna Gazze'deki saldırıların sona ermesi
çağrısı yaptı.
Emine Erdoğan, Türkiye'de eğitim, sağlık, engelli sorunları gibi pek çok alanda hayırseverlik faaliyetlerinde bulunurken, mülteciler için de her fırsatta yardım çalışmaları yürütüyor.
Yorumlar