Müslüman Alimler Birliği Başkanı el-Karadavi: "Türkiye, eski şanlı dönemini yeniden yaratmak istemektedir ama aynı zamanda gizli çalışan insanlar oluştu Türkiye'de. Bu kirli darbeyi Allah başarısız kılmıştır. Hepimiz bir ümmet olarak açık gözlerle çalışmalıyız ve hiçbir şey gizlememeliyiz"
Müslüman Alimler Birliği Başkanı Yusuf el-Karadavi, "Türkiye, eski
şanlı dönemini yeniden yaratmak istemektedir ama aynı zamanda gizli
çalışan insanlar oluştu Türkiye'de. Bu kirli darbeyi Allah
başarısız kılmıştır. Hepimiz bir ümmet olarak açık gözlerle
çalışmalıyız ve hiçbir şey gizlememeliyiz" dedi.
Karadavi, Konya'da bir otelde düzenlenen Dünya Müslüman Alimler
Birliği Toplantısında yaptığı konuşmada, Birlik olarak ümmetin
geleceği için Konya'da bir araya geldiklerini, bundan büyük
mutluluk duyduğunu ifade etti.
Yönetim kurulunun yıllık toplantısını Konya'da düzenlediklerini
anımsatan Karadavi, şunları kaydetti:
"Bu şehir halkçı, dindar ve yüce bir şehirdir. Allah bu şehri,
Türkiye'nin tamamını ve İslam ümmetini kutsasın. Bizler dünyadaki
Müslüman alimleriz. Şüphesiz alimleri temsil edecek kuruluşlar
olmalı. Şurada, burada dağılmaları doğru olamaz. Onları bir araya
toplayacak birlik olmalı. Bundan dolayı İslam ümmetinin alimlerini
bir araya getirerek bu birliği oluşturduk. Allah dünyayı yaratırken
insanları değişik cinste, dil ve renkle yaratmıştır. Bilenler için
bu konuda ayetler söz konusudur. Bölünmüş olan dünya ve değişik
cinslerin bulunduğu bir dönemde Peygamber efendimiz, bütün
insanları tek bir ümmet altında toplamak için çağrıda bulundu. Tek
kitabımız Kur'an-ı Kerim'dir. Bütün dünya bu ümmetle birliktedir.
Çünkü Allah, Peygamberi gönderirken yeryüzünün tamamını bir ümmet
olarak kıldı. Bunlar İslam'a inanmış olan ümmettir."
Karadavi, İslam'a giren herkesin bütün dünyada ümmet çağrısından
sorumlu olduğunu vurguladı.
Müslümanların bu çağrıyı yerine getirmek ve dünyaya yaymakla
sorumlu olduğunu aktaran Karadavi, "Bütün dünya sorumludur. İslam
Alimleri Birliği, Müslümanlara doğru İslamı öğretmek, doğru dini
dünyaya duyurmak için kurulmuştur. Allah'ın çağrısı olarak bunu
yaymanız gerekmektedir." diye konuştu.
Türkiye'nin 15 Temmuz'da zafer elde ettiğini, ülkede Müslümanların
aleyhine olan tavırlarda bulunanlara karşı zafer
gerçekleştirildiğini bildiren Karadavi, şöyle devam etti:
"Her şeyden önce Müslümanlara doğru İslam'ın öğretilmesi
gerekmektedir. Bir Müslüman, Müslüman kardeşini aldatamaz, ona şer
gütmez. Türkiye'deki Müslümanlar, herşeyden önce kardeşlerine
karşı, ıslah etmek ve üretim için çalıştı. Türkiye eski şanlı
dönemini yeniden yaratmak istemektedir ama aynı zamanda gizli
çalışan insanlar oluştu Türkiye'de. Bu kirli darbeyi Allah
başarısız kılmıştır. Hepimiz bir ümmet olarak açık gözlerle
çalışmalıyız ve hiçbir şey gizlememeliyiz. Bütün yaptıklarımız
insanların hayrınadır. Müslüman alimler olarak bu görevi yerine
getirmeliyiz. İslami ülkelerin yanında olmalıyız. Kendimiz için
hiçbir şey istemiyoruz. Ümmetimizin zayıflıktan güce geçmesini,
yeniden eski yaşamına dönmesini istiyoruz."
"Büyük projeler için çalışmalıyız"
Karadavi, Müslümanların eski özgür ve güçlü yaşamına dönmesini
sağlamak için sahabelerin yolunda yürünmesi gerektiğinin altını
çizdi.
Sahabelerin dünyada İslamı yaydığını anlatan Karadavi, bu değerli
insanların kendileri için değil İslam için çabaladığını, fakirleri
zenginleştirip, güçsüzleri güçlendirip insanları eşit hale
getirdiğini söyledi.
Şimdi Müslüman alimler olarak kendilerinin de bunu yapmak
istediğini anlatan Karadavi, "Alimler topluluğu olarak üzerimize
düşen görev nedir? Büyük projeler için çalışmalıyız. Bunlar
gerçekleşirse Müslümanlar için dünyanın seyri değişir. Şimdi de
Türkiye'deki kardeşlerimizin zafer girişimine katılmak, sevinç
gösterilerine katılmak için buraya geldik. Allah'tan Hz.
Muhammed'in ümmetini kutsamasını istiyoruz. Aynı zamanda özgürlük
bayrağını taşıyan İslam ümmeti zafer elde edene ve yeniden eski
dönemine dönene kadar Allah'tan bu ümmetten her türlü belayı
bölmesini, yok etmesini ve yeniden özgür yaşam bahşetmesini temenni
ediyorum." ifadelerini kullandı.
"Türkiye'nin yanındayız"
Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Muhyiddin Ali
Karadaği ise Dünya Müslüman Alimler Birliğinin, tüm Müslümanların
desteğine ihtiyacı olduğunu söyledi.
Müslüman alimler olarak Türkiye için çalışmayı bir görev
bildiklerini dile getiren Karadaği, "Türkiye'yi yıkmaya çalışan
darbe girişimi, halkın devreye girmesiyle tersine dönerek ülkenin
iyiliğine dönüştü. Ortak düşmana karşı mücadele etmek tüm ümmet
için önemli bir görevdir. Biz Mısır, Filistin, Libya, Yemen'de
hakkın ve halkın yanında olan Türkiye'nin yanındayız. Biz haktan
yana olduk. Alim susmamalı. Allah'ın mesajlarını dile getirenler
sadece Allah'tan korkar, başkalarından korkmaz. Haksızlığa karşı
nasıl susarız? Bu mümkün değil. Türkiye her zaman haktan yana oldu
ve mazlumlara destek verdi. Böyle bir ülkede nasıl bu darbe
başarılı olabilir? Bu yüce ülkeye büyük sevgi besliyoruz." diye
konuştu.
Konya Valisi Yakup Canbolat da çalışma ve eylemlerini dini görüntü
altında sürdüren, milletin inancından nemalanan hain bir örgütün,
bütün kirli hayallerini gerçekleştirmek üzere kadın, çocuk demeden
kendi insanlarını katledecek, kendi kurumlarını, uçaklarını
bombalayacak kadar hayasız bir kalkışma girişiminde bulunduğunu
vurguladı.
Bu yapının uzun yıllardır samimi insanların saf duygularını
istismar eden dış güdümlü bir çalışma içerisinde olduğunu belirten
Canbolat, "Bu vatan haini katillerin anayasal düzeni askıya alarak
yönetime el koyma girişimi, aziz milletimizin feraset ve
cesaretiyle boşa çıkartılmıştır. Şiddet ve terörü cihat zanneden
DAEŞ, FETÖ gibi din tacirlerine karşı bugün yapmamız gereken şey
ilhamı Kur'an'dan alıp İslamı asrın idrakine söyletmekten
geçmektedir." dedi.
Konya'da 25 ülkeden 63 alimin katıldığı toplantı çerçevesinde,
"İslam Dünyasının Kadim Başkentleri" ve "İslam Ekonomisi" gibi
konularda sunumlar yapılacak.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar