Doğan Kantarcı kimdir?

Doğan Kantarcı kimdir, ne iş yapar, mesleği nedir gibisinden sorular son günlerce cevabı merak edilen sorulardan oldu. İşte Doğan Kantarcı biyografisi ve özgeçmişi

Google Haberlere Abone ol
Doğan Kantarcı kimdir?

Doğan Kantarcı kimdir, nerelidir, kaç yaşında, ne iş yapıyor, mesleği nedir gibi sorular son günlerde merakla soruluyor. İşte Doğan Kantarcı biyografisi veya özgeçmişi: 

Doğan Kantarcı kimdir
Doğan Kantarcı kimdir

 

Dogğan Kantarcı 1939 yılında Tekirdağ'da dünyaya geldi.

İlk ve Ortaokulu Çorlu’da tamamladı. 

Doğan Kantarcı lise’yi de Haydarpaşa Lisesi’nde okuyan Kantarcı, 1957 yılında İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nden mezun oldu.

Doğan Kantarcı, yabancı dil eğitimi için üniversiteden sonra Almanya'ya gtti.

Mezun olduğu sene kamuda görev yapmış ve askerlik sonrası da 1966 yılında Toprak İlmi ve Ekoloji Anabilim Dalında asistan olarak göreve başlamıştır.

1972 yılında hazırladığı "Belgrad Ormanı Toprak ve Orman Yetişme Muhiti Birimlerinin Haritalanması Esasları Üzerine Araştırmalar" adlı tezi ile Doktor unvanını almıştır.

1973-1974 yılları arasında Aleksander von Humboldt bursu ile Almanya'ya gitmiş ve Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi Orman Fakültesinde sarıçam orman ekosistemlerinde madde dolaşımı konusunda araştırmalar yapmıştır.

1978 yılında tamamladığı "Aladağ Kütlesinin (Bolu) Kuzey Aklanındaki Uludağ Göknarı Ormanlarında Yükselti İklim Kuşaklarına Göre Bazı Ölü Örtü ve Toprak Özelliklerinin Analitik Olarak Araştırılması" konulu çalışması ile Doçent unvanını kazanmıştır.

1988 yılında Profesörlüğe yükseltilmiştir.

2006 yılında yaş haddi nedeniyle emekli olmuştur.

Türkiye'de Yetişme Ortamı Bölgeleri sınıflandırmaları, orman toprakları, orman ekosistemleri, orman ağaçlarının beslenme ve büyümeleri ile yetişme ortamı arasındaki ilişkiler, hava kirliliğinin orman ağaçlarına etkileri konularında pek çok araştırma ve yayın yapmıştır.

KANAL İSTANBUL GÖRÜŞLERİ

Doğan Kantarcı, Kanal İstanbul'la ilgili ÇED raporu önesinde şu açıklamalarda ve yorumlarda bulunmuştu.

ÇED raporu öncesinde İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nin efsane isimlerinden Prof. Dr. Doğan Kantarcı, Kanal İstanbul’un tarihsel çıkışından başlayarak çevreye olası etkilerini ele alan detaylı bir bilimsel çalışmaya imza attı.

Kantarcı, alternatif ÇED raporunda özetle şu noktalara dikkat çekti:

- Karadeniz-Marmara Denizi arasında bir kanal ile Sovyet Rusya-Bulgar akınını durdurmak düşüncesi, 1950 ABD planıdır. Ancak bu plandan, Türk akınlarını önlemek için MS 512’de yapılan Anastasius (Anasthase) Suru (F. Dirimtekin 1948) gibi etkisiz ve çok pahalı olacağı düşünülerek vazgeçilmiştir.

- Kanalın 35 kilometrelik bölümünde 2.1 milyar metreküp materyal kazılacağı; bunun kabarmasıyla 3.6- 4.5 milyar tona ulaşacağı hesaplanmaktadır. Raylı sistem kullanılsa bile bu miktarda materyalin taşınması 22 ila 25 yıl sürer.

- Küçükçekmece Gölünde yapılacak derinleştirme kazısından çıkacak dip çamuru (115 milyon m³) can çekişmekte olan Marmara Denizini balıkyaşayamaz duruma getirir.

- İstanbul’da Boğaziçi yerleşimlerini akaryakıt tankeri kazalarından (yangın) korumak için açılacağı belirtilen kanalın çevresinde milyonluk kentler planlanmaktadır. Kanaldan geçirilmesi hayal edilen akaryakıt tankerlerinin kazalara açık olduğu hesaba katılmalıdır. Çıkacak bir yangın, doğalgaz veya amonyak tankerinin patlamasıyla insanlar ölecek, kanal kullanılamaz hale gelecek,  çevresindeki yerleşim alanlarını yakıp yok edecektir. .

- Kanal çevresinde kuzeyde Durusu Gölü’nün doğusunda 9 bin hektar, Sazlıdere Barajı çevresinde 25 bin hektar ve Küçük Çekmece Gölü çevresinde 4 bin 400 hektar alan yerleşime açılacak. Böylece orman, otlak ve tarım alanı, temiz içme suyu üretimi yok olacak.

- Güçlü bir depremde kanalın ana yapısında ve yat limanlarının temel yapılarında çökme, burulma, yanal kaymalar sonucunda oluşacak çatlamalar ile buradan deniz suyu sızmaları önlenemez. Çünkü hızı 400-800 m³/sn’lik bir debi ile nehir gibi (Boğaziçi’ndeki akıntı!) akan suyun bir kapak sistemi ile kesilmesi, kanalın kurutulup, çatlakların bulunması ve onarılması mümkün değildir. Eosen çatlaklı kireç taşı arazisinde kanalda oluşacak çatlaklardan sızacak deniz suyunun yaratacağı yer altı suyu tuzlanmasının boyutları da kestirilemez.

Yorumlar