DKİB Başkanı Gürdoğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gösterdiği 5 milyar dolar ihracat hedefini değerlendirdi
Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Trabzon ziyaretinde iş dünyası temsilcileri ve bürokratları ile yaptığı toplantıda Trabzon’dan gerçekleştirilen ihracatın...
Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Trabzon ziyaretinde iş dünyası temsilcileri ve bürokratları ile yaptığı toplantıda Trabzon’dan gerçekleştirilen ihracatın 1,3 milyar dolar seviyesinden en az 5 milyar dolar seviyesine yükseltilmesi talebini değerlendirdi.
Gürdoğan, yaptığı açıklamada “Elbette bu rakam takdir edersiniz ki bizlerinde en büyük arzusudur. Ancak, bu hedeflere ulaşabilmek için ihracatın önündeki engelleri kaldırılması, bürokrasinin azaltılması ve gerekli altyapının bir an önce tesis edilmesi zaruriyet ve aciliyet arz etmektedir. Var olan bütün fiziki olanaklarına ve stratejik üstünlüklerine rağmen ilimizden ve dolayısıyla bölgemizden gerçekleşen ihracatın arzu edilen seviyelere erişmesinde birtakım engeller sözkonusu olduğu ve ekseriyetle alt yapı yetersizliklerinden kaynaklanan bu sorunların uzun uğraşlar verilmesine rağmen bir türlü tamamlanamamasının ihracatımızın sağlıklı bir şekilde gelişerek potansiyeli ölçeğinde gerçekleşmemesinin önünde çeşitli engeller vardır” ifadelerini kullandı.
Bu sorunları ve engelleri sıralayan Gürdoğan “Doğu Karadeniz Bölgesi’nin demiryolu ağına bağlanması ve kısa vadede ülkemizi Orta Asya ve Çin’e bağlayacak ipekyolu güzergahların oluşturulması amacıyla Batum-Hopa demiryolu bağlantısının sağlanması ve uzun vadede de bu demiryolunun sahil güzergahından (Hopa-Rize-Trabzon-Giresun-Ordu-Samsun) ağına bağlanması gerekmektedir. Dünya ticaretinin özellikle Güney Doğu Avrupa-Afrika-Kafkaslar ve Orta Doğu’da hedef pazarlara doğru yönelmesi, Türkiye’nin de tam bu bölgenin göbeğinde yer alması lojistik faaliyetlerinin gelişmesi için büyük fırsatlar sunmaktadır. Ancak bizler bu pastadan yeterince fayda sağlayabilecek miyiz? Örneğim, Çin ile Avrupa ülkelerini demiryolu ile birbirine bağlayan çağdaş ‘Demir İpek Yolu’ projesi her geçen gün hız kazanmaktadır. Proje, Asya, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’yı; yollar, limanlar, demiryolları, havaalanları, elektrik şebeke ve hatta fiber optik ağlarla vasıtasıyla lojiktik ve ulaşım açısından birleştirmeyi amaçlamaktadır. Söz konusu bu proje dahilinde Gürcistan Hükümetinin ile Çin Hükümeti arasında yapılan Serbest Ticaret Anlaşması kapsamında inşasına karar verilen ve 3 yılda tamamlanarak 400 hektar bir alan üzerine kurulması ve yıllık 100 milyon ton yük taşınması öngörülen Gürcistan’ın Anaklia Limanı’nın Çin ve Avrupa arasında önemli bir kargo taşımacılık terminali olması hedeflenmektedir. 3 milyar dolarlık projenin hayata geçirilmesi ile tarihi İpek Yolunun restore edilerek ulusal ve bölgesel ekonomik büyümeyi teşvik edecek ve Çin ve Avrupa arasında yeni bir deniz koridoru kurulmuş olacaktır. Gürcistan’ın sözkonusu liman ve demiryolu bağlantısı sayesinde koridorun, bütün halinde çalışır hale gelmesi durumunda Çin ile Türkiye arasındaki sevkiyat süresi 30 günden 10 güne düşeceği öngörülmektedir. Ortaya çıkacak potansiyelden Türkiye’nin pay alabilmesi için Batum demiryoluna Türkiye’den bağlantı verilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu bağlamda lojistik taşımalar açısından Uluslararası yeni entegrasyona öncelikle Sarp-Batum demiryolu ile bağlantı sağlanması akabinde bunun Rize, Trabzon ve Samsun ile bağlantı verir halde tesis edilmesinin ihracat artışına sağlayacağı katkılar hepimizin malumudur. İlimiz ve dolayısıyla bölgemizin gerek sınaî gerekse ticari firmalarının rekabet edebilirliğini arttırabileceği, sürdürebilir ekonomiye sahip olabilecekleri, çevresel faktörleri minimize edebilecekleri, multimodal taşımacılığı kullanabilecekleri, maliyet, hız, güvenilirlik ve hizmet kalitesi gibi hususların hepsini bir arada sağlayacak olan ‘Lojistik Merkez’ yatırımlarına ihtiyaç duymaktadır. Dış ticaret açısından bakıldığında ise var olan potansiyelinin gelişen yeni ticaret ağlarına entegre olması durumunda etkin bir şekilde kullanılmasına olanak sağlayacak bir coğrafi konumda bulunan bölgemizin bu durumu fırsata dönüştürebilmesi anlamında önemli katkılar sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
“Muratlı Kapısı’nın açılması”
Sarp Sınır Kapısı’nda ihracatçıların yaşadığı sorunlara vurgu yapan Gürdoğan “İhracat ve transit geçiş güzergahındaki Gürcistan ve Rusya Federasyonu geçişlerinde sürücülerimizin yaşadığı sorunların çöme kavuşturulması halinde bölge ihracatımızda çok daha yüksek oranlı artışlar yaşanacaktır. Bölgemiz sınır kapılarının trafiği sürekli yoğun olmakta ve gerekli alt yapı çalışmalarının beklenen ölçekte ve arzu edilen zamanda gerçekleştirilmemesi ihracatçılarımız adeta bıkma noktasına taşımakta ve daha önce ortalama 1-3 günde teslimi yapılabilen ihraç ürünlerinin şu anda kapıdaki kuyruk nedeniyle 7 güne çıkması, birçok ihracatçımızın müşterileri ile son yaşaması nedeniyle müşterilerin başka ülkelerden ürün temin etmeye yönelmesine sebebiyet vermektedir. Sarp Sınır kapısında yaşanan sorunlara ve kapının yetersizliğine çözüm bulunması amacıyla sadece ihraç yüklü taşıtların çıkış-giriş yapmasında kullanılmak amacıyla Bölge ihracatçıların ısrarlı önerileri doğrultusunda üst makamlara intikal ettirilerek, Doğu Karadeniz Bölgesi ihracatçılarının ısrarlı takipleri sonucu kurulması sağlanan bu kapı, Bölge ihracatı yanında ülkemiz ihracatı açısından da büyük önem ihtiva etmektedir. Ayrıca, Gürcistan Hükümeti tarafından Batum Bölgesinin turizm merkezi ilan edilmesi ve bundan dolayı da turizmin yoğun olduğu aylarda Sarp Sınır Kapısı yol güzergahının gündüz saatlerinde kapatılması, geçişlere sadece gece geç saatlerde müsaade edilmesi ve yetkililerin yaptığı açıklamalarda da her geçen yıl turist sayısının artması nedeniyle de ileriki yıllarda Batum yol güzergahında hiçbir şekilde TIR ve Kamyon geçişlerine müsaade edilmeyecek olması ihtimalinin dile getirilmesi gibi nedenler, Doğu Karadeniz Bölgesi’nden Gürcistan’a açılacak ikinci bir kapı olarak Sarp Sınır Kapısı’na alternatif olan Muratlı Sınır Kapısının sadece ihraç/ithal yükü taşıyan taşıtlar için biran önce altyapı yatırımlarının yapılarak aktif hale getirilmesini zorunlu kılmaktadır” açıklamasında bulundu.
“Yeni yatırım alanlarının oluşturulması”
“5 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak için, üretim merkezlerinden limanlara kolay ulaşım imkânının sağlanması, demiryolu ile limanlara ulaşım için alt yapılar oluşturulması kadar ara malı ve hammadde üretimine yatırım desteği verilmesi ve yeni yatırım alanlarının açılması hayati önem taşımaktadır” diyen Gürdoğan, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Gümüşhane ve Bayburt’ta yer alan yatırım alanlarının projelendirilmesine destek sağlanması ve buralarda teşvik edilecek üretimden doğan emvalin ihracatının Trabzon üzerinden gerçekleştirilmesi Bölge ekonomisine çok fazla olumlu katkılar sağlayacaktır. Bu nedenle Doğu Karadeniz Bölgemizin özellikle Asya’ya açılan pilot bölge olarak ilan edilmesi ve bu kapsamda yapılacak her türlü yatırım projesine gerekli kolaylık ve teşviklerin sağlanması faydalı olacaktır. Bu kapsamda gerçekleştirilecek dış ticaret yatırım projelerine Eximbank’tan kredi imkanlarının tahsis edilmesinin kolaylaştırılması önem arz etmektedir. Türk Cumhuriyetleri, Rusya ve İran’da Türk Organize Sanayi Siteleri kurularak bu ülkelerdeki KOBİ üretim ihtiyaçlarının karşılanması, olumlu Türk Malı imajının pekiştirilmesi ve imajının yaygınlaştırılarak ihracatın teşvik edilmesi ve burada üretilen katma değerlerin kayıt altına alınarak takip edilmesi dış ticaret artışına olumlu katkılar sağlayacaktır. Bölgemiz ihracatçıların komşu ve çevre ülkelerimize olan yakınlık avantajını güvenli ve ekonomik stratejik üstünlüklere dönüştürülmesi neticesinde canla başla nasıl daha fazla ihracata yöneleceği burada bir kez daha ortaya çıkacaktır. Ülkemiz tarafından karşılıklı veya tek taraflı vize uygulanan ülkelerden ürün almak üzere ihracatçı firmanın daveti üzerine ülkemize gelecek olan müşterilerin vize izinlerinin Dışişleri Bakanlığımız ve İçişleri Bakanlığımız nezdinde 1-2 ayda tamamlanması, müşterileri Ülkemize gelmekten ve ürün almaktan caydırmaktadır. Başta Yemen, Mısır, Nijerya, Uganda, Libya gibi ülkeler olmak üzere Orta Doğu ve Körfez Ülkeleri ile Afrika Ülkelerinden Ülkemize ihracatçıdan satın alacağı makine, tesis veya projeye dayalı ürünler için yerinde görmek veya ürünü test etmek, teknik donanımı hakkında eğitim almak üzere ihracatçının davet yazısı üzerine Ülkemize gelecek olan müşterilerin vize işlemlerinin asgari 1-2 ayda sonuçlanması veya bazen de basit bir evrak eksiliğinden ret edilmesi, yurtdışı konsolosluklarımızdaki randevu sürelerinin çok uzun sürede sonuçlanması bu müşterileri Ülkemizden ürün almaktan vazgeçirmektedir. Bunun yerine, ihracat amacını taşıyan Ülkemize yapılacak ziyaretlerde ihracatçı firmanın ve bağlı olduğu İhracatçı Birliğinin referans yazısı üzerine vize işlemlerinin 2-3 günde tamamlanmasını sağlayacak hızlandırılmış vize prosedürünün ihdas edilmesinin sağlanması gerekmektedir. Bölge olumsuz şartları çerçevesinde ihracatçılarımıza destek verilmesi, altyapı eksikliklerinin biran önce tamamlanması, yatırım teşvik mevzuatında Bölgemizin mevcut durum ölçeğinde 5. veya 6. bölge kategorisine alınması ve bölgede dış ticareti somut olarak destekleyecek gerçek yatırım projelerinin hayata geçirilmesinin gerekliliği yönündeki beklentilerimiz yetkili makamlara ve Bölge siyasi otoritelerine müteaddit zamanlarda intikal ettirilmişti. Ayrıca, lojistik merkez, demiryolu yeni ulaşım güzergahları, Sarp kapısının yoğunluğunun azaltılması için genişletme çalışması ihtiyacı, Muratlı Kapısı’nın tamamlanması, alternatif bölge sınır kapılarının hayata geçirilmesi, bölgenin demiryoluna kavuşturulması, İpekyolu demir hattına entegrasyonun sağlanması, altyapı.. Birçok problem gerçekleştirilen girişimler sonucunda çözüme kavuşmuştur ancak yukarıda bahsekonu ana problemler maalesef hala çözümlenmeyi beklemektedir. 5 milyar dolar ihracat elbette bölgenin en büyük ekonomik girdisi olarak hepimizin arzusudur ancak bu sorunlarla bu rakama erişmek kuvvetli ihtimal görülmemektedir. Bu olumsuzlukların giderilmesi ile ihracatçılarımız sorunsuz bir şekilde gerçekleşerek dinamik bir yapı kazanacak ve sağlıklı bir altyapıya kavuşacak olan Bölge dış ticareti bölge ekonomisine daha fazla katma değer sağlayacak ve dolayısıyla ülkemizin 2023 yılı ihracat hedefine daha fazla oranda katkı sağlayacaktır. Her zaman dile getirdiğimiz gibi çok basit, sade ve nispeten daha maliyetsiz hamlelerle gerçekleştirilecek düzenlemeler ile ihracatçılarımızın sorunları çözülerek ihracatımızda çok büyük sıçramalar sağlanabilecektir. Bundan dolayı en büyük temennimiz, önümüzdeki dönemde iş adamına, yatırımcıya, ihracatçıya sorun teşkil eden unsurların ve mevzuatların bir an önce yeniden düzenlenmesi ve iş adamı, yatırımcı ve ihracatçının önünün açılmasıdır.”
Yorumlar