Dijital Bankasürans Türkiye ve Global Zirvesi
- Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği Başkanı Ülger: - (Trafik sigorta fiyatlarının yüksek olması) "Bu sorunu çözme görevi bizim. Yasal düzenlemenin önemini vurguluyorum. Bu sayede bir istikrara kavuşacağına inanıyoruz.” - "Ülkemizde emeklilerin çoğunluğu çalışmaya devam ediyor. Gençler işsiz kalıyor. BES gibi sistemler emeklilerin ekonomik sistemden çıkıp gençlerin çalışmasına destek olacak sistemlerdir." - Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Aktay: - "Türkiye halkı darbelere karşı, öngörülemeyen tehlikelere karşı sigortalıdır”
İSTANBUL (AA) - Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği Başkanı Ramazan Ülger, zorunlu trafik sigorta fiyatlarının yüksek olmasına ilişkin, "Bu sorunu çözme görevi bizim. Yasal düzenlemenin önemini vurguluyorum. Bu sayede bir istikrara kavuşacağına inanıyoruz.” dedi.
Ülger, Dijital Bankasurans Türkiye ve Global Zirvesi’ndeki konuşmasında, sektöre ilişkin sayısal verilere değinerek, "Türkiye’de toplam 63 sigorta şirketi var. Sigortacılık sektöründe uluslararası ortaklı şirket oranı yüzde 72. Teknoloji olarak dünyada kullanılan teknolojileri kullanıyoruz. 19 bin kişi sigorta şirketlerinde çalışıyor. Eksper, acente ve broker ve yanlarında çalışanlar dikkate alındığında 75 binden fazla kişi çalışıyor. Bireysel emeklilik sisteminden 6,5 milyonu aşkın katılımcı var. 2015 itibariyle 38,2 milyon kasko, yangın gibi hayat dışı sigorta poliçesi var. 3,1 milyon hayat sigorta poliçesi var. 15,4 milyon trafik sigortası poliçesi var. Üstlenilen tazminatlara gelirsek sigortalılarımıza 2015 yılında 17,4 milyar nakit hasar ödemesi yaptık.” bilgilerini aktardı.
Trafik sigortası fiyatlarına da değinen Ülger, Türkiye’de 16 milyonu ilgilendiren bu konuya herkesin kendi cephesinden baktığının altını çizerek, "Fiyatlar yüksek deniyor. Ama kimse niye yüksek diye sormuyor. Uzun vadede bunları çözmediğimiz sürece bu kangren devam edecek.” ifadesini kullandı.
Ülger, Türkiye’de kaza oranlarının yüksekliğine değinerek, Türkiye’de 1 milyon 200 bin trafik kaza olduğunu, bu kazalarda kaza anında 4 bin, kazadan sonraki bir ayda ise 7 bin 500 kişinin öldüğünü bildirdi.
12 bin kişin de kazalarda sakatlandığını belirten Ülger, "Bu
istatistik dünya ortalamasının 2 katı. 1 milyon 200 bin kazanın 900
bininin bizde kaydı var. Anlaşmalı tutanak dediğimiz tutanağın
bizde kayıtları var. Bu tutanak artık elektronik ortamda
yapılabiliyor. 900 binin içinde yaralanmalı kazalar yok.
Yaralanmalı ve ölümlü kazalarda polis tutanak tutuyor.” diye
konuştu.
Ülger, trafik sigortacılığı branşının dünyada da hep zarar
ettiğini bildirerek, "Ama bu zarar diğer branşlarla finanse edilir.
Geldiğimiz noktada finanse edilemez hale geldi. Fiyat artışının
arkasındaki sebep bu zarardır. Mevzuat boşluklarının mahkeme
kararlarıyla genişletilmesiyle ve bunun ticari meta haline
dönüşmesiyle bu zararlar ortaya çıktı. Biz bir finansal kuruluşuz,
hep sermaye koyan bir sektörüz. 2016 nisan ayında bizim
sorunlarımızı giderecek, belirsizlikleri ortaya koyan bir yasa
çıktı. Bu yasanın uygulanmasıyla sektörün normale döneceğini
düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
- "SGK'nın ne kadar harcadığının bir kaydı, şeffaflık yok"
Başkan Ülger, poliçe tutarlarının artmasında hastane
giderlerinin etkili olduğunu vurgulayarak, "Trafik sigortasında
maddi hasarları, ticari giderleri ve sürekli sakatlık, ölüm
durumlarında destekten yoksun kalma tazminatı ödüyoruz. Geçmişte
hasta giderlerini trafik poliçesi kapsamında ödüyorduk. Fakat kamu
hastaneleri bu giderleri bizden isteme yetkilerini kaybettiler.
Takip edip de tedavi bedelini isteyemiyorlar. Bir kanun çıkardılar,
sigorta primlerinin yüzde 10’una el koydular. Aldığımız primin
yüzde 10’unu Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) aktarıyoruz. Ama
SGK'nın ne kadar harcadığının bir kaydı, şeffaflık yok. Sonuçta biz
de bunu vatandaştan alıp SGK’ya veriyoruz. Bu bir maliyet unsuru.
Burada maliyet kaçsa onu alsınlar. ” şeklinde konuştu.
Mahkeme kararlarıyla geriye dönük tazminat ödediklerini kaydeden
Ülger, zararların artma sebeplerinden birinin de bedeni hasar
oranlarının artması olduğunu ve bu oranın artmaya devam edeceğini
bildirdi.
Ülger, sigortacılık sektöründeki gelecek öngörülerine de
değinerek, şunları söyledi:
"Sektör bu işten zarar ediyor. Tüm taraflar mutsuz. Sigorta
şirketleri zarar ettiği için mutsuz. Poliçeyi alan vatandaş mutsuz,
poliçe fiyatları artıyor. Bu işe aracılık eden dağıtım kanalları da
mutsuz. Tek mutlu olan bu sistemin boşluklarından yararlanıp para
kazananlar. Bu sorunu çözme görevi bizim. Yasal düzenlemenin
önemini vurguluyorum. Bu sayede bir istikrara kavuşacağına
inanıyoruz."
- "Ülkemizde emeklilerin çoğunluğu çalışmaya devam ediyor. Gençler
işsiz kalıyor"
Bireysel Emeklilik Sistemi’ne (BES) de değinen Ülger, çıkarılan
kanunun 45 yaş altındaki herkesi kapsadığını ve bu kanunda dünyadan
farklı olarak işveren katkısı olmadığını söyledi.
Ülger, BES’e katılımın zorunlu olmadığını belirterek, şunları
kaydetti:
"Sistem otomatik olarak çalışanları bireysel emeklilik sistemine
üye yapacak. Kişilerin 2 ay sonra çıkma hakkı var. Bu sistemi
teşvik eden önemli unsurlardan biri yüzde 25 devlet katkısı. Mevcut
bireysel emeklilik sisteminden farklı olarak bin TL hoşgeldin
ücreti var. 2 ay içinde çıkmaz sistem içinde kalırsanız size bin TL
veriliyor. Emekli olunca mevcut birikiminizi toplu almak yerine
yıllara yayarak 10 yıl boyunca sistemde tutarsanız devlet size
yüzde 5 para veriyor. Ülkemizde emeklilerin geliri yetersiz.
Ülkemizde emeklilerin çoğunluğu çalışmaya devam ediyor. Gençler
işsiz kalıyor. BES gibi sistemler emeklilerin ekonomik sistemden
çıkıp gençlerin çalışmasına destek olacak sistemlerdir."
- "Türkiye halkı darbelere karşı sigortalıdır"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Aktay da
Türkiye’nin bölgede iddiasını sosyal ve ekonomik olarak sürdüren
bir ülke olduğunu vurgulayarak, “Türkiye, 79 milyon dinamik
nüfusuyla her bakımdan uluslararası yatırımlarda ilgi odağı
olmaktadır. Türkiye ekonomik olarak AB’nin pek çok ülkesinden çok
daha iyi olduğu halde, halen AB’nin mağduru olduğu bir gerçek.
Bunların en büyük sebeplerinden biri de 79 milyonun bir çoğunun
genç olmasıdır.” diye konuştu.
"Genç nüfusumuzun çok olması geleceğimizin sigortasıdır.” diyen
Aktay, sigorta konusunun dünyanın dönüşümünün bir ifadesi, bir
düşünce tarzı olduğunu belirterek, modern dönemde her şeyin kontrol
altına alındığı bir ortamda bir sürprizle karşılaşıldığında onu
telafi edecek bir sigorta sisteminin olması gerektiğini
vurguladı.
Aktay, sorunların önemli bir kısmının hükümetin sektörle iletişim
sorunlarından kaynaklandığını belirterek, "İletişimi kurmak
siyasetçi olarak bizim işimiz. 2002 yılından beri siyaset
anlaşımız, bütün sahalarda iç içe olarak bu sorunları tespit edip
yönetime yansıtmaktı.” dedi.
Türkiye’nin birbirine kenetlenmiş olmasının da darbelere karşı bir
sigorta olduğunu kaydeden Aktay, “Ciddi bir sigortamız var. Türkiye
halkı darbelere karşı, öngörülemeyen tehlikelere karşı
sigortalıdır.” ifadesini kullandı.
Zirve, moderatörlüğünü Sigorta Medya Başkanı Can Kantar’ın yaptığı,
Garanti Emeklilik Genel Müdürü Cemal Onaran, Finansbank KOBİ
Bankacılığı Sigorta Yönetimi Müdürü Sancar Akcan, Anadolu Sigorta
Banka Sigortacılığı Müdürü Ahmet Gökhan Kerem ve Generali Sigorta
Direkt Satış ve Pazarlama Müdürü Burak Gündüz’ün konuşmacı olarak
katıldığı “Türkiye Bankasürans Forumu” ile devam etti.
Zirveye, Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras, Birleşik
Krallık İstanbul Başkonsolosu Judith Slater, Acerpro Bilişim
Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Acer’in yanı sıra
sigorta ve bankacılık sektöründe çalışan bir çok uzman da
katıldı.
Yorumlar