DP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile
birlikte milletvekilleri Nursel Aydoğan, Sırrı Süreyya Önder, Selma
Irmak, Ziya Pir, Ferhat Encü, Gürser Yıldırım, Abdullah Zeydan,
İdris Baluken, Leyla Birlik ve İmam Taşçıer gözaltına alındı.
Diyarbakır'daki evinde gözaltına alınan Demirtaş ile Ankara'daki
evinde gözaltına alınan Yüksekdağ, tutuklama istemiyle mahkemeye
sevk edilirken Ziya Pir, adli kontrol şartıyla serbest
bırakıldı.
DEMİRTAŞ HAKKINDAKİ SUÇLAMALAR
Selahattin Demirtaş'ın fezlekelerinde, "suç işlemek amacıyla örgüt
kurmak", "terör örgütü üyesi olmak", "silahlı terör örgütüne üye
olmak" ve "örgüt adına suç işlemek" gibi suçları işlediği yer
alıyor.
ADLİYEYE SEVK EDİLDİLER
Gözaltına alınan vekiller emniyetteki işlemlerinin ardından
adliyeye sevk ediliyor. Önder Diyarbakır'da, Baluken Bingöl'de,
Irmak ve Zeydan da Hakkari'de adliyeye sevk edildi.
HDP GENEL MERKEZİNDE ARBEDE
HDP Genel Merkezi'nde İdris Baluken, Mithat Sancar ve Aysel Tuğluk
gibi isimler durumu değerlendirmek için MYK toplantısı
gerçekleştirdi. Polisin, HDP Genel Merkezi'ne terörle mücadele
polisleri tarafından baskın düzenlemesiyle toplantı sona erdirildi
ve Genel Merkez boşaltıldı. Genel Merkez'in boşaltılması sırasında
polisler ve partililer arasında arbede yaşandı.
BAŞBAKANLIKTAN "ULUSLARARASI" AÇIKLAMA
Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü, HDP eş
başkanları ve milletvekillerine yönelik operasyonla ilgili
uluslararası basına yönelik bir duyuru yayınladı.
Duyuruda, gözaltıların HDP'li vekillerin ifade vermeye gitmemeleri
nedeniyle gerçekleştirildiği belirtildi. Duyuru şöyle:
"Hakkında suç isnadı bulunan bazı milletvekillerinin
dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin Anayasa değişikliğinin
yürürlüğe girmesinden sonra ifade vermek üzere mahkemelere çağrılan
bazı HDP'li Milletvekillerinin bu çağrıya uymaması üzerine,
savcılıklarca verilen talimatlar doğrultusunda gözaltı kararları
uygulanıyor.
Polis ekiplerince ilk olarak HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü terör soruşturması
çerçevesinde daha önce çağrılmasına rağmen ifade vermeye gitmediği
gerekçesiyle Ankara'daki evinde gözaltına alındı.
ADALET BAKANI'NDAN HDP AÇIKLAMASI!
HDP'nin diğer Eş Başkanı Selahattin Demirtaş Diyarbakır'da, HDP
Milletvekili Süreyya Sırrı Önder de Ankara'da gözaltına
alındılar.
Bilindiği gibi Savcıların ifade vermek üzere Adliye'ye çağırdığı
kişilerin bu davete ısrarla uymayarak yasaları ihlal etmeleri
durumunda sanıklar ifadelerine başvurulmak üzere gözaltına
alınıyor.
Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasını öngören anayasa
değişikliği Mayıs ayında, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 376
oyla, referanduma gerek kalmadan kabul edilmişti."
HDP GENEL MERKEZİ ÖNÜNDE GÜVENLİK ÖNLEMİ
HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile
birlikte 11 milletvekilinin gözaltına alınmasının ardından HDP
Genel Merkezi önünde polis yoğun güvenlik önlemleri aldı. Genel
Merkeze parti çalışanları dışında kimsenin girmesine izin
verilmedi.
HDP binasının önünün polisler tarafından kapatılmasına ilişkin
basın mensuplarına bir açıklamada bulunan HDP Eş Genel Başkan
Yardımcısı Aysel Tuğluk, "Basın mensuplarının da içeriye geçmesine
izin verilmiyor. Valiliğin kararı olduğunu, yasakladığını, güvenlik
nedeni ile böyle bir tedbir aldıklarını ifade ediyorlar. Bizim bir
çağrımız yok, duyarlılık edip geliyor insanlar. Ayrıca bizim
uluslararası alanda da bazı kurumlar genel merkezimizi ziyaret
edecekti. Onların gelişine de izin verilmeyeceği söyleniyor. Parti
çalışanları dışında da kimse alınmıyor" şeklinde konuştu.
Öte yandan, HDP Genel Merkezi'ne girmek isteyen partilileri polis
Genel Merkez önünden uzaklaştırıldı.
HDP'DEN AÇIKLAMA: SİYASET TARİHİNE KARA LEKE OLARAK
GEÇECEK
HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen basın açıklaması yaptı. Bilgen'in
açıklamaları şöyle:
"Dün gözaltına alınan arkadaşlarımızın yargıdan kaçma diye bir
derdi yok. Biz bu ülkede darbe koşullarının herkes tarafından
görülmesini, bütün dünya tarafından bilinmesini istediğimiz için
ifadeye gitmedik. Dolayısıyla da bir kaçma yaklaşımıyla olayı
değerlendiren havuz medyası sadece kirli propagandasına, karalama
kampanyasına devam ediyor. Darbe koşullarını bu ülke eninde sonunda
aşacak Geçmişte de darbeler yaşandı. Geçmişte de siyasetin önünü
kesen engellemeler, müdahaleler yapıldı. Ama o günler nasıl
geçtiyse, bugünler de geçecek. Fakat Türkiye tarihine, siyaset
tarihine bir kara leke olarak geçecek.
Biz, ifadeye çağrılan arkadaşlarımız ve bugüne kadar gözaltına
alınan bütün yöneticilerimize karşı tutumu bir tasfiye girişimi
olarak görüyoruz. Bir siyasi linç, bir kuşatma ve baskı, faşizan
rejimin ayak sesleri olarak görüyoruz. Bundan sonrasında bu sürecin
geleceğini belirleyecek olan şey, demokratik çevrelerin, sivil
toplumun, uluslararası kamuoyunun Türkiye’de barıştan demokrasiden
yana olan kamuoyunun sesini yükseltmesi olacak. Buna boyun
eğmeyeceğimizi, bize oy veren herkesin, bizim duruşumuzu tavrımızı
önemseyen herkesin sergileyeceği tavırla bu faşizan baskıyı
püskürtmesini istiyoruz. Dolayısıyla herkesi dayanışma içerisinde
olmaya çağırıyoruz."
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar