Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

- Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3) - "Bugün ülkemizde halen 'Bizim Afrin'de ne işimiz var' diyebilen bir zihniyetin olması, kim olduğunu anlıyorsunuz, gerçekten üzüntü vericidir. Sokaktaki vatandaşımızın çok iyi anladığı, çok iyi tespit ettiği, çok iyi gördüğü gerçeği anlayamayan güya siyasetçi, güya aydın, akademisyen, sanatçı kisveli herkese 'yazıklar olsun' diyorum" - "Bunların mantığına göre, 'PKK, DEAŞ Suriye'de olabilir, Amerika, Rusya, İran, Fransa, İngiltere ve daha nice ülke çeşitli görüntü ve bahaneler altında Suriye'de olabilir, İsrail canı istediği zaman Suriye'de operasyon yapabilir, Türkiye 911 kilometre sınırının bulunduğu Suriye'de olamaz.' Var mı 25 kuruşa simit ya?" - "Bir asır önce gözyaşları içinde çekildiğimiz bu toprakları yüreğimizden sildiğimizi sananlar yanılıyorlar. Bunu da böyle bilmeleri lazım. Zaten öyle olmadığını bildikleri için hepimizi birden hedef alıyorlar. Dün bizi lime lime ederek yok ettiklerini sananlara yeniden dirilişin nasıl olduğunu göstermeksek ecdadımıza da evlatlarımıza da mahçup oluruz"

Google Haberlere Abone ol
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün ülkemizde halen 'Bizim Afrin'de ne işimiz var' diyebilen bir zihniyetin olması, kim olduğunu anlıyorsunuz, gerçekten üzüntü vericidir. Sokaktaki vatandaşımızın çok iyi anladığı, çok iyi tespit ettiği, çok iyi gördüğü gerçeği anlayamayan güya siyasetçi, güya aydın, akademisyen, sanatçı kisveli herkese 'yazıklar olsun' diyorum." dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 45. Muhtarlar Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "ezan sesi duyulan hiçbir yere yabancı bayrak asılmasın" diye mücadele ettiklerini belirtti.

"İstiklalimiz ve istikbalimiz tehlikedeyse, bize düşen yeniden bu toprakları kanla yoğurarak vatanımız olduğunu tescil ettirmektir." diyen Erdoğan, şehit yakınlarıyla her fırsatta görüştüğünü, onların metaneti, dik duruşu, cesareti ve kararlılığının mücadele azimlerini daha da bilediğini söyledi.

Şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve Türk milletine başsağlığı, gazilere sağlık ve esenlik dileyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin bölgede uygulamaya başladığı aktif politika içeride ve dışarıda pek çoklarını rahatsız ediyor. İçeride artık gafleti geçip ihanet boyutlarına varan tavırları sizler de görüyorsunuz, takip ediyorsunuz. Bunların içinde ülkemiz bir başka devletle savaşa girse safının karşı taraf olacağını söyleyeninden, ezanlarımızdan rahatsız olanına, hatta şehitlerimize hakaret edenine kadar ne ararsanız var. Bunları CHP'nin içinde görebilirsiniz. Genel başkan yardımcılarından, sözcülerinden vesaire bunları hep görürsünüz, var. Hatta sırf Türkiye düşmanlarına malzeme vermek için yurt içinde ve dışındaki operasyonlarımızda sivillerin hedef alındığı iftirasını atabilecek kadar alçalanlara, muvazeneyi kaybedenlere rastladık."

- "Bunlara hiçbir zaman aldanmayacağız"

Avrupa Parlamentosunda bazılarının, terör örgütünün paçavralarını boyunlarına astıklarını anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Kimin paçavraları bunlar? PKK'nın. Kimin? Terörist başının. Avrupa Birliği ki biliyorsunuz PKK'yı terör örgütü ilan etmiştir. Terör örgütü ilan ettiği halde bunların paçavrasını nasıl oluyor da bunlar boyunlarına sarıyorlar? Çünkü dürüst değiller, samimi değiller. Bunlarla beraber hareket edenler, bunlar da aynı. Biz bunlara hiçbir zaman aldanmayacağız. Onları da hiçbir zaman samimi bulmadığımızı kendilerine, yüzüne yüzüne vuracağız. Bugün ülkemizde halen 'Bizim Afrin'de ne işimiz var.' diyebilen bir zihniyetin olması, kim olduğunu anlıyorsunuz, gerçekten üzüntü vericidir. Sokaktaki vatandaşımızın çok iyi anladığı, çok iyi tespit ettiği, çok iyi gördüğü gerçeği anlayamayan güya siyasetçi, güya aydın, akademisyen, sanatçı kisveli herkese 'yazıklar olsun' diyorum."

- "Duyan da sanır ki Suriye'de her şey güllük gülistanlık"

Söylenecek çok şey olduğunu, milletin canını sıkmamak, güvenlik güçlerinin moralini bozmamak için bu konuları gündeme getirmek istemediğini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"PKK'ya, PYD'ye, YPG'ye terör örgütü demeye dili varmayan veya bunu kerhen zikredenlere milletimizin ilk fırsatta söyleyecek bir çift sözü elbette olacaktır. Biz siyasetçi, hükümet, devlet olarak bunlar hakkında gerekenleri yapıyoruz, yapacağız. İçeridekiler bunu yapar da el oğlu boş durur mu? Bizden, Suriye topraklarından bir an önce çıkmamızı isteyenler olduğunu duyuyoruz, görüyoruz. Bunu duyan da sanır ki Suriye'de her şey güllük gülistanlık, sadece Türkiye'nin varlığı işi bozuyor. Bunların mantığına göre PKK Suriye'de olabilir, DEAŞ Suriye'de olabilir. Amerika, Rusya, İran, Fransa, İngiltere ve daha nice ülke çeşitli görüntü ve bahaneler altında Suriye'de olabilir. İsrail, canı istediği zaman Suriye'de operasyon yapabilir ama Türkiye 911 kilometre sınırının bulunduğu Suriye'de olamaz. Var mı 25 kuruşa simit ya?

Ama Türkiye sadece son birkaç ayda bine yakın roketin ve bombanın ülkesine yöneltildiği Suriye topraklarına ayak basamaz ha... 700'ü aşkın taciz atışı yaptılar ve 100'e yakın kardeşimiz şehit oldu. Biz halen seyredeceğiz, 'devam edin' diyeceğiz... Türkiye, bizzat kendi ağızlarıyla ikrar ettikleri şekilde, tamamı da ülkemize saldırmak için özel olarak eğitilip teçhiz edilmiş 30 bin kişilik terörist ordusunun kurulduğu Suriye'ye yönünü dahi dönemez ha. Hasbinallah. Yahu 13-14 yaşındaki çocukları eğitip, bunları savaş meydanına gönderiyorlar. Bazen sözün bittiği yer vardır ya, işte bu konu da öyle bir şey."

- "Bunlara kalsa bize yağmurlu havada bir bardak su bile vermeyecekler"

Yaşanılan sürecin zaten bilinen bir gerçeği sahada atılan her adımda bir kez daha gösterdiğine dikkat çeken Erdoğan, "Normalde birbirleriyle can düşmanı olanlar, söz konusu Türkiye ise hemen ittifak içine giriyorlar. Hemen gizli veya açık ortaklıklar kurabiliyorlar. Bugün Türkiye yaptığı her şeyi tamamen veya kısmen diğer tüm güçlere rağmen yapıyor. Bugün Türkiye sadece ve sadece milletimizin cesareti, kararlılığı, dirayeti ve dostlarımızın dualarıyla ayakta duruyor. Eğer bunlara kalsa inanın bize yağmurlu havada bir bardak su bile vermeyecekler. Öylesine ülkemize ve milletimize karşı husumet içindeler." dedi.

Erdoğan, dün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nu İran'a gönderdiğini, bu sabah da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile detaylı bir görüşme yaptığını belirterek, "O da, 'Ben de ilgili Bakanıma, Genelkurmay Başkanıma talimat vereceğim. Siz de talimat verin, hemen görüşmeler yapılsın.' dedi. Önümüzdeki hafta başında ABD'den Dışişleri Bakanı ve yanında güvenlik müsteşarı gelecekler. Onlarla burada görüşmeler yapılacak. Yoğun şekilde bu süreci devam ettiriyoruz. Çünkü Türkiye olarak biz burada kendi göbeğimizi kendimiz kesmeye mecburuz. Bunun başka çıkar yolu yok." diye konuştu.

- "Bizim için Suriye halkı önemli, Esed değil"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye, Irak ve gönül coğrafyasındaki diğer yerlerin, vatan topraklarından bir farkı olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bizim için şu anda Suriye halkı önemli, Esed değil. Çünkü Esed, burada terör estirmiştir, devlet terörü estirmiştir ve bunca insanın ölümüne neden olmuştur. Halen de öldürmeye devam etmektedir. Bizim derdimiz, 3,5 milyon Suriyeli kardeşimizin, 'Bir an önce evlerimize, topraklarımıza dönmek istiyoruz.' diyen bu kardeşlerimize, evlerine, topraklarına dönmelerini sağlamaktır. Samimi olanlar, buyursunlar burada beraberce her türlü hizmeti yapalım.

Suriye'de ve Irak'ta bu ülkelere ve halklarına karşı kurulan her tezgah Türkiye'ye karşı kurulmuş demektir. Bir asır önce gözyaşları içinde çekildiğimiz bu toprakları yüreğimizden sildiğimizi sananlar yanılıyorlar. Bunu da böyle bilmeleri lazım. Zaten öyle olmadığını bildikleri için hepimizi birden hedef alıyorlar. Dün bizi lime lime ederek yok ettiklerini sananlara yeniden dirilişin nasıl olduğunu göstermeksek ecdadımıza da evlatlarımıza da mahçup oluruz. Hamd olsun, milletimiz bu büyük oyunun, üzerimizdeki bu büyük sorumluluğun farkındadır."

(Sürecek)

Yorumlar