"Cumhurbaşkanı veya meclis dayatması değil, halk oylaması"

- Özgürlükler Komisyonu Başkanı Hatib: "İnanıyorum ki kışkırtan ve gerginliği tırmandıran Batı ülkeleri, referandum sonucunun Türkiye için bir güç kaynağı olacağını fark etti" "Bu, Cumhurbaşkanı veya meclis tarafından dayatılan bir karar değil, halkın oylamasıyla alınacak bir karardır" "Bu sistem Türkiye'nin icadı değil, bu değişikliğe itiraz eden ülkeler de dahil dünyanın birçok ülkesinde var olan bir sistemdir

Google Haberlere Abone ol
"Cumhurbaşkanı veya meclis dayatması değil, halk oylaması"

KUDÜS (AA) - İsrail'deki Arap vatandaşları temsil eden Yüksek Arap Takip Komitesine bağlı Özgürlükler Komisyonu Başkanı Şeyh Kemal el-Hatib, Batılı ülkelerin Türkiye'deki halk oylamasına ilişkin tutumunun "gerginliği tırmandırma, Türkiye'yi zayıflatma" amacı taşıdığını belirtti.

Hatib, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de 16 Nisan'da halk oylamasına sunulacak anayasa değişikliği paketine destek vererek, "Batılı ülkeler kışkırtıcı ve gerginliği tırmandıran bu tutumdan vazgeçmeli ve Türk halkının kararını etkilemeden özgürce sözünü söyleyebilmesi için müsaade etmelidir." ifadelerini kullandı.

"İnanıyorum ki kışkırtan ve gerginliği tırmandıran Batılı ülkeler, referandum sonucunun Türkiye için bir güç kaynağı olacağını fark etti" diyen Hatip şunları dile getirdi:

"Dolayısıyla kendileri gibi güçlü bir ülke istemeyen bu kişilerin, güçlü bir Türkiye istememeleri de sır olmasa gerek. Bu sistemi benimseyen birçok Batı ülkesi, bu uygulama Türkiye'de olunca itiraz ediyorlar."

- "Cumhurbaşkanı veya meclis dayatması değil, halk oylaması"

Hatib, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin halkın oyuna sunulduğuna dikkati çekerek, "Bu, Cumhurbaşkanı veya meclis tarafından dayatılan bir karar değil, halkın oylamasıyla alınacak bir karardır. Ayrıca bu sistem Türkiye'nin icadı değil, bu değişikliğe itiraz eden ülkeler de dahil dünyanın birçok ülkesinde var olan bir sistemdir." görüşünü dile getirdi.

Özgürlükler Komisyonu Başkanı Şeyh Hatib, ayrıca halka referandum mekanizması yoluyla seçme özgürlüğü vermenin, çıkacak sonucun halk tarafından güçlü bir şekilde üstlenilmesi anlamına geleceğini savundu.

Türkiye'deki halk oylamasına karşı tutum sergileyen bazı Batılı ülkelere hitaben de Hatib, "Türk halkının iradesine saygı duymaları, iç işlerine müdahale etmemeleri ve kendilerine yapılmasını istemediklerini başkalarına yapmamaları" çağrısında bulundu.

Yorumlar