Çin'in ABD'ye ait keşif uçağını taciz etmesi

PEKİN (AA) - Çin Savunma Bakanlığı, ABD'ye tarafların askeri güvenliğini riske sokacak faaliyetlerden kaçınması çağrısı yaptı.

Çin Savunma Bakanlığı Sözcüsü Yang Yücün, düzenlediği basın toplantısında, ABD Savunma Bakanlığı'nın Güney Çin Denizi'nde Çin'e ait iki savaş uçağının ABD'ye ait keşif uçağını "güvensiz" bir şekilde girişimde taciz ettiği açıklamasını yinelemesine, karşı çıkarak ABD'ye bu tarz faaliyetleri durdurması çağrısında bulundu.

Yang, Çin savaş uçaklarının, ülke sularında keşif yapan ABD uçağına Çin ve ABD arasında geçen yıl imzalanan anlaşma çerçevesinde emniyet kurallarına uygun olarak müdahalede bulunduğunu söyledi.

Yang, Güney Çin Denizi'nde Çin'e ait bölgede ABD'nin sıklıkla keşif uçuşları yaptığını ve bunun Çin-ABD askeri güvenliği konusunda gerçek bir tehlike kaynağı oluşturduğunu vurguladı.

Taraflar arasındaki anlaşmanın sadece teknik düzenlemeyi oluşturduğunu ifade eden Yang, ABD tarafı için en iyi çözümün bu tarz faaliyetlere sonlandırması olduğunun altını çizdi.

ABD, geçen hafta Çin savaş uçaklarının ABD'ye ait keşif uçağını taciz ettiğini açıklamış ve ABD tarafının "güvensiz" olarak tanımladığı yakınlaşmada iki J-11 tipi Çin savaş uçağının, EP-3E tipi ABD'ye ait keşif uçağına 15 metre kadar yaklaştığı bildirilmişti.

ABD Pasifik'te bulunan ülkelere, suni adalar oluşturarak toprak sahibi olma projelerine son vermeleri çağrısı yaparken, ABD keşif uçaklarının uluslararası hukukun izin verdiği her yerde uçuşlarına devam edeceğini belirtiyor.

Pekin yönetimi, ABD ile bölgede sefer özgürlüğü konusunda tartışma yaşarken, tansiyonu yükselten taraf olmadığını ve sorunların yapıcı bir şekilde ele alınması çağrısı yapıyor.

Çin, Tayvan, Bruney, Malezya, Vietnam ve Filipinler, Güney Çin Denizi'nde egemenlik hakkı iddiasında bulunan ülkeler. Çin bölgenin neredeyse tamamında hak iddia etmesiyle dikkati çekerken, bugüne kadar üç adacık üzerinde sivil ve askeri amaçlara hizmet edebilecek alt yapı çalışmaları gerçekleştirmesiyle eleştiriliyor. Söz konusu bölge küresel ticaret ve enerji yolları ile deniz altı petrol ve doğalgaz kaynakları ve zengin su ürünleriyle önemli bir ekonomik kaynak konumunda olduğu belirtiliyor.
​