Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, Diyarbakır'da: (2)

- "Sur içerisindeki harcamaları alt alta koyduğumuzda 2 milyar lira bir bedel tutuyor" - "Terör örgütünün sivil uzantıları dışarıda bazı avukatlar vasıtasıyla çok yanlış bilgilendirme yapıp, insanları yanlış yerlere çekiyorlar. Burada mutabakat zabtının az imzalanmasının bir nedeni de o işte" - "Burada çatışma yaşanmış, vatandaş mağdur olmuş. O zaman eskiden ne olup bittiğine bakmadan hepsinin evini teslim etmek gerek. Devlete yakışan bu, biz de bunu yapıyoruz" - "Bu devlet, teröristlerin yaktığı yıktığı yerdeki insanların mağduriyetini gidermek için kıt imkanlarda büyük bütçe ayırmış, vatandaşın gönlünü kazanmaya çalışıyor. Onlar da birazcık Diyarbakır ve vatan sevgisi varsa artık bu yalanlardan vazgeçsinler"

Google Haberlere Abone ol
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, Diyarbakır'da: (2)

DİYARBAKIR (AA) - Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, tarihi Sur ilçesinde sürdürülen restorasyon çalışmalarına ilişkin, "Sur içerisindeki harcamaları alt alta koyduğumuzda 2 milyar lira bir bedel tutuyor." dedi.

Özhaseki, bir otelde düzenlenen basın toplantısında Sur içerisinde PKK'lı teröristlerin saldırıları dolayısıyla tescilli yapıların yüzde 5-7'sinde hasar olduğunu söyledi.

Bu yapıların Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü'nce restore edildiğini anımsatan Özhaseki, "Sur içerisindeki harcamaları alt alta koyduğumuzda 2 milyar lira bir bedel tutuyor." bilgisini verdi.

Özhaseki, Sur'da hak sahiplerinin kararsız olduğuna işaret ederek, 3 bin 700 civarında hasarlı konutun bulunduğu Sur'da bin 200 civarında mutabakat zaptının imzalandığını aktardı.

Hak sahiplerinin bazılarının TOKİ konutlarını tercih ettiğini, bazılarının Sur içerisinde ev yapmak istediğini, bir kısım vatandaşın ise konutunun bedelini istediğini anlatan Özhaseki, vatandaşın talep ettiği seçeneklere razı olduklarını belirtti.

Bakan Özhaseki, evini yapmak isteyenlerde artış olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Ama onlar da işin zorluğunu görünce vazgeçiyorlar. Hakikaten proje yaptırmak, bunu kurullardan geçirmek ve o projeleri aslına uygun olarak yaptırabilmek bazen insanın takat gücünün üstünde gibi gözüküyor. Ne kadar yardımcı olursak olalım zor görünüyor. Bazı vatandaşlarımız, 'Geleneksel Diyarbakır evlerini yapın bize oradan evimizi verin.' diyor. Arada fark çıkarsa farkı istiyoruz. Bazen konu komşu bir araya gelip 'TOKİ'den ev alalım', bazen de 'biraz daha bekleyelim' diyorlar. Biz de sabırla bekliyoruz."

- "İnsanları yanlış yerlere çekiyorlar"

Bakan Mehmet Özhaseki, yürütülen çalışmalarla ilgili kara propagandanın ardı arkasının kesilmediğini dile getirdi.

Bunu engellemek için çalışmaları bilboardlara asıp, yapılanları göstereceklerini belirten Özhaseki, şöyle devam etti:

"O propagandanın önüne geçmek için de bir takım tedbirler almamız icap ediyor. Terör örgütünün sivil uzantıları dışarıda bazı avukatlar vasıtasıyla çok yanlış bilgilendirme yapıp insanları yanlış yerlere çekiyorlar. Burada mutabakat zabtının az imzalanmasının bir nedeni de o işte. 'Yurt dışına götürürüz, orada çok büyük paralar kazanırız, şöyle böyle yaparız.' gibi, bu işe devam ediyorlar."

Eğer onlar bu ülkenin insanlarıysa ben bunu Meclisteki siyasi partilerdeki arkadaşlara da geldiklerinde ifade ettim, bana yardımcı olmaları lazım. Ben bir Kayseri Milletvekili olarak Ankara'dan kalkıp buraya geliyorum, şu projeleri ortaya koymak için çırpınıyorum, fakat burada o arkadaşların hiçbirisi yardımcı olmadığı gibi yaptığımız tüm işlere de takoz olmaya devam ediyor. Bu Diyarbakır'ı, bu vatanı sevmek değil. Bu devlet, teröristlerin yaktığı yıktığı yerdeki insanların mağduriyetini gidermek için kıt imkanlarda büyük bütçe ayırmış, vatandaşın gönlünü kazanmaya çalışıyor. Onlar da birazcık Diyarbakır ve vatan sevgisi varsa artık bu yalanlardan vazgeçsinler. Onlara diyecek başka bir şey bulamıyoruz."

- "Devlet olmanın gereği vatandaşa merhametle yanaşmaktır"

Tapusu olmayan ailelerin durumuna ilişkin bir soru üzerine Özhaseki, mülkiyeti esas aldıklarını söyledi.

"Yarın 100 bin kişi gelse 'Ben burada oturuyordum' derse nasıl ispatlayacağız. Bizim muhatap alacağımız tapudur. Sur içerisinde neredeyse hazine arazisi hiç yok gibi. Tapu sahibi ve muhatap olacağımız kişiler belli." diyen Özhaseki, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Çatışmalardan sonra ekipler aylarca o evleri tek tek gezdi. Fotoğrafını çekip, metrekaresine ve bina yapısına kadar yazdılar. Aslında eğer çok objektif davranıp doğru yapılacaksa içerideki yıkılan evlerin hiç birisine tam karşılık ev vermemek lazım. Çünkü karşılamıyor ki. Ama devlet olmanın gereği vatandaşa merhametle yanaşmaktır. Burada çatışma yaşanmış, vatandaş mağdur olmuş. O zaman eskiden ne olup bittiğine bakmadan hepsinin evini teslim etmek gerek. Devlete yakışan bu, biz de bunu yapıyoruz. Kiracılar kira yardımı alıyor. Üzerinde ev varda tapusu kendisinin değilse onlar da enkaz bedeli, eşya bedeli alıyor. Kendisinin olmayan bir arsanın tapusunun bedelini de ona veremeyiz."

- Mirasçılar ihtilaflı

Evleri bulananların mirasçıları arasında da sıkıntı yaşandığına işaret eden Özhaseki, "Karşımızda muhatap bulamamamızın bir sebebi de o. Kendi aralarında ihtilaf var. Yapacak bir şeyimiz yok. Nihayetinde hisselerine düşen parayı ödeyeceğiz." dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, bin 100 hektarı kapsayan Dicle Vadisi Projesi'nde yürüyüş ve bisiklet yollarının yanı sıra içerisinde hediyelik eşya, cami, dinlenme yerlerinin yer ala alacağı sosyal tesislerin bulunacağını aktararak, "Yapacağımız her şey tarihi eserleri gölgelemeyecek, onlara zarar vermeyecek. Bakıldığında silüetini etkilemeyecek şekilde olacak. Yoksa mutlaka ticari faaliyetler olacak. Zenginlerin çarşıları, alış veriş merkezleri gibi öyle şeyler olmayacak." ifadelerini kullandı.

Toplantıya, Vali Hüseyin Aksoy, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Cumali Atilla, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Ebubekir Bal da katıldı.

(Bitti)








Yorumlar