Cemal Kaşıkçı katledildiği yerde anılıyor

Cemal Kaşıkçı bir yıl önce katledildiği Suudi Arabistan başkonsolosluğu önünde bugün düzenlenen etkinlikle anıldı.

Google Haberlere Abone ol
Cemal Kaşıkçı katledildiği yerde anılıyor

Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, vefatının 1. yılında Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu önünde düzenlenen etkinlikle anılıyor.

Uluslararası sivil toplum kuruluşları, düşünce platformları ve insan hakları örgütlerinin katılımıyla Kaşıkçı'nın başkonsolosluk binasına girdiği 13.14'te bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan anma etkinliğinin moderatörlüğünü Middle East Eye Editörü David Hearst yapıyor.

Anma etkinliğine, Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz, Nobel ödüllü aktivist Tawakkol Karman, AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay, Türk Arap Medya Derneği Başkanı Turan Kışlakçı, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Temsilcisi Andrew Gardner, Mısırlı siyasetçi Eymen Nur, Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, DAWN Kurucusu Nihad Awad, BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard, insan hakları aktivisti Mohamed Soltan ve El Şark Forumu Başkanı Wadah Khanfar konuşmacı olarak katılıyor.

Programı yerli ve yabancı çok sayıda basın mensubu takip ediyor.

Cemal Kaşıkçı katledildiği yerde anılıyor

Anma etkinliğine Amazon'un kurucusu ve Üst Yöneticisi (CEO), Washington Post'un sahibi Jeff Bezos da katıldı.

Programa, Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz (ortada), Amazon Üst Yöneticisi Jeff Bezos (solda) ile Washington Post gazetesinin Üst Yöneticisi Fred Ryan da (sağda) katıldı.

Aktay: Düşüncelerinden korktukları için öldürdüler

AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay, etkinlikte yaptığı konuşmada, Cemal Kaşıkçı'nın artık insan haklarına saygının, insan onurunun, özgürlüğün, adaletin sembol ismi haline geldiğini söyledi.

Dünyada Kaşıkçı cinayeti gibi her gün çok sayıda cinayet olduğunu ifade eden Aktay, Suriye'de, Mısır'da, Myanmar'da, Keşmir'de, Libya'da ve Yemen gibi İslam dünyasından ülkelerde çok sayıda cinayet, suikast ve katliamların yaşandığını anlattı.

Tarih boyunca Kabil'in Habil'i, Yezid'in Hz. Hüseyin'i katletmesinin sembol cinayetlerden olduğunu ifade eden Aktay, şöyle konuştu:

"Bazı analizlerde 'uluslararası ilişkilerde devletler böyle cinayetler yapar, fazla büyütmemek lazım' diyenler var. Hayır büyütmek lazım. O, ölümüyle bizi uyandırdı. Çağımızın Kerbelası'nı yaşattı ama ölümüyle bizi uyandırdı. Onu düşüncelerinden korktukları için öldürdüler. Onu öldürdükleri için düşünceleri çok daha canlı ve onları tehdit edecek hale geldi. Düşüncelerden korkan diktatörlere söylüyoruz; Düşüncelerden korkmak sizin ecelinize mani değildir. Kaşıkçı kendi ülkesinin konsolosluğundan içeri girerken bir devletin cinayet işleyeceğini aklından geçirmiyordur. Çünkü devletler tabiatları itibarıyla insanları öldürmek değil yaşatmak için var olurlar."

Türkiye'nin cinayetin ardından olayın takipçisi olduğunu belirten Aktay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"En azından büyük bir teselli ile şunu söyleyebilirim ki Cumhurbaşkanımız, olayı duyduğu andan itibaren hiçbir hesap gözetmeden tamamen adaletin, hukukun gereğinin yerine getirilmesi konusunda konuyu ele aldı. Şu anda bu aşamadayız hala bu cinayetten doğan hukukun yerine getirilmesini talep ediyoruz. Halen cesedin nerede olduğuna dair bir açıklama duyabilmiş değiliz. Kendi sorumluluk altında cereyan etmiş olduklarını söyleyenler sahip oldukları bilgileri paylaşmış değiller." 

Kışlakçı: Cemal'in cesedi nerede?

Türk Arap Medya Derneği Başkanı Turan Kışlakçı da Cemal Kaşıkçı'nın temiz bir kalbe sahip, sadık bir dost olduğunu söyledi.

Kışlakçı, "halim ve selim" bir insan olarak nitelediği Kaçıkçı'nın iki kez şehit edildiğini dile getirerek, "Önce, onu öldürdüklerinde şehit oldu. İkincisi ise barbar ve alçakça katliam ile ilgili kanıtları tahrif ettiklerinde. Fakat şunu unuttular, bu çocuksu kalbe sahip adam ölmeyecek ve insanlığın ebedi muhayyilesinde yaşayacak." dedi.

Kaşıkçı ile Türkiye ve Suudi Arabistan dışında da birçok ülkede konferanslarda bir araya geldiklerini belirten Kışlakçı, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Coğrafyamın çocuklarına çıkış ve kurtuluş yolu olarak demokrasiyi ve Türkiye'yi örnek gösterirdi hep. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hayranlık duyardı. Askeri cuntalar, diktatörler ve radikal dini gruplar arasında sıkışmış halklar ve gençler için Arap Baharı'nı bir umut olarak görmüştü. Şimdi bizler bir yıl öncesinde onun şehit olduğu bu mekanda yeniden bir aradayız. Tüm dünya medyası da burada. Geçen yıl Türk-Arap Medya Derneği (TAM) olarak bu kapının önünde Cemal'in şehadetini ilk biz dünyaya duyurmuştuk. Ve bugün bu mazlum adamın davasında adaletin tahakkuk etmesi için haykırıyoruz. Cemal'in cesedi nerede? Ve onu katledenler cezasını bulacak mı?"

Hearst: Cemal'in sesi artık daha güçlü

Programın moderatörü olan Middle East Eye Editörü David Hearst ise "Cemal'in mesajı çok güçlü. O, bölgesinde bulunan nadir insanlardan bir tanesiydi. Cemal, Suudi Arabistan ve bölgenin ihtiyacı olan, entelektüel bir merakı olan ve yenilikçi düşünceleri ve tecrübeleri olan birisiydi. Cemal mütevazi bir insandı. Onu gülüşüyle hatırlıyorum. Mizah anlayışı olan birisiydi. Bütün bu olanlardan sonra şunu söyleyebilirim; Cemal'in sesi artık daha güçlü." dedi.

Yorumlar