Çavuşoğlu İngiliz The Telegraph gazetesi için makale yazdı
- Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: - "Zeytin Dalı Harekatı, terörist oluşumların Suriye’nin toprak bütünlüğüne yönelik tehdidine karşı harekete geçerek, barışa giden yolu açmayı amaçlamaktadır" -"DEAŞ’la mücadele, diğer teröristlerle mücadele etmediğimiz anlamına gelmemelidir. ABD ve diğerlerinden PKK/YPG’yi silahlandırmaktan vazgeçmelerini talep ediyoruz” - "Türkiye’nin Suriye’deki rolü hakkında kamuoyunu yanlış yönlendirmeyi amaçlayan kara propagandayı ifşa etmeyi sürdüreceğiz"
LONDRA (AA) - Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İngiliz "The
Telegraph" gazetesi için yazdığı makalede Zeytin Dalı Harekatı’nın,
terörist oluşumların, Suriye’nin toprak bütünlüğüne yönelik
tehdidine karşı harekete geçerek barışa giden yolu açmayı
amaçladığını vurguladı.
Çavuşoğlu, The Telegraph gazetesinde yayımlanan “Türkiye hakkındaki hurafeleri yok etme zamanı. Avrupa Türkiyesiz yapamaz” başlıklı makalesinde Suriye, Ortadoğu, Türkiye’nin temel yönelimi, AB üyeliği ve demokrasi başlıkları altında değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’nin Suriye’de 3 amaca yönelik gayret sarf ettiğini
belirten Çavuşoğlu, bunları “insani ızdırabı dindirme”, “terörle
mücadele” ve “siyasi çözüm” olarak sıraladı.
Türkiye’nin Suriye’deki insani ızdırabı dindirme çabalarına
öncülük ettiğini belirten Çavuşoğlu, sayıları 5,5 milyonu aşan
Suriyeli mültecilerin çoğunluğunun Türkiye’de bulunduğunu ve
Türkiye’nin tüm dünyada insani yardım konusunda kişi başına düşen
en çok harcamayı yapan ülke konumuna geldiğini kaydetti.
Türkiye’nin Suriye’de terörist oluşumlara hiçbir alan tanımamak
için inisiyatif aldığına dikkat çeken Çavuşoğlu, şu ifadeleri
kullandı:
“Türkiye, sivillerin zarar görmemesi için her türlü dikkat ve hassasiyeti göstererek hem PKK/YPG hem de DEAŞ terör örgütüne karşı güç kullanmaktadır. Türkiye’nin Suriye’deki rolü hakkında kamuoyunu yanlış yönlendirmeyi amaçlayan kara propagandayı ifşa etmeyi sürdüreceğiz. Ayrıca, PKK/YPG’li teröristlerin DEAŞ’la mücadele ediyor gibi görünerek bir yandan da onların özgürce dolaşmalarına izin vermeleri gibi, terör ağları arasındaki danışıklı dövüşü de açığa çıkardık.”
- Suriye'de siyasi çözüm
Suriye’de siyasi bir çözüm bulunması için de yoğun çaba
gösterdiklerine değinen Çavuşoğlu, Türkiye’nin Suriye’nin toprak
bütünlüğüne dayalı ve Suriye halkının iradesini yansıtan bir siyasi
çözüm bulunmasından yana olduğuna işaret etti.
Zeytin Dalı Harekatı'na da değinen Çavuşoğlu, “Zeytin Dalı
Harekatı, vatandaşlarımızı teröristlerden korurken, terörist
oluşumların Suriye’nin toprak bütünlüğüne yönelik tehdidine karşı
harekete geçerek, barışa giden yolu açmayı amaçlamaktadır. DEAŞ’la
mücadele, diğer teröristlerle mücadele etmediğimiz anlamına
gelmemelidir. ABD ve diğerlerinden, PKK/YPG’yi silahlandırmaktan
vazgeçmelerini talep ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
- Ortadoğu
Avrupa’nın yakın çevresinde yer alan Ortadoğu’da acilen kapsamlı
bir uzlaşı sağlanması gerektiğini belirten Çavuşoğlu, “Avrupa’da
barış, Helsinki’de 1970’li yılların ortalarında Avrupa’daki
sınırların dokunulmazlığını tanıdığımızda ve insan hakları ve temel
özgürlüklere saygı sözünü verdiğimizde sağlanmıştır. Orta Doğu,
barışın tesisi için benzer bir sözleşmeye her zamankinden daha
fazla ihtiyaç duymaktadır.” değerlendirmesini yaptı.
Ulus devletlerin sınır aşan güçlerden gelen ayrımcılık,
mezhepçilik, terör gibi saldırılara maruz kaldığına dikkat çeken
Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Ulus devletlerin direncinin, bu zararlı güçler karşısında
kuvvetlendirilmesi gerekmektedir. Bölgedeki ve ötesindeki herkesin
güvenlik ve refahını sağlayacak olan formül budur, devletlerin
bitmek bilmeyecek şekilde parçalanması değil. Bölge, 70 yıl önce BM
Güvenlik Konseyi tarafından Filistinliler için şart koşulan bir
devletin varlığı da dahil olmak üzere, mevcut sınırları olduğu
haliyle benimseyen, kendi içinden çıkacak bir düzene ihtiyaç
duymaktadır.”
- Türkiye’nin temel yönelimi
Türkiye’nin güçlü, kararlı, aktif bir NATO müttefiki ve yüksek
ölçekli çok sayıda tehlikeyi daha Avrupa’ya ulaşmadan filtreleyen
bir demokrasi olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, “Halkımın, bazı
müttefiklerimizin bir dizi konuda takındığı tutumdan memnun
olmadığı doğrudur. Çeşitlilikte birlik olsa da çeşitlilikten
uyumsuzluğa düşmeden önce durmalı ve karşılıklı (tek taraflı değil)
dayanışma göstermeliyiz.” değerlendirmesinde bulundu.
- Türkiye’nin AB üyeliği
Türkiye’nin AB üyeliğinin herkesin menfaatine olduğunu belirten
Çavuşoğlu, bununla birlikte üyeliğe giden adımların hızının
Türkiye’nin değil, AB’nin kontrolünde olduğuna dikkat
çekti.
Bu konudaki perspektifin doğru bir konuma oturtulması
gerektiğini ifade eden Bakan Çavuşoğlu, makalesinde, “Türkiyesiz
bir Avrupa korunmasız ve savunmasız kalacaktır. Türkiye, her Avrupa
ülkesinin ulaşmak istediği seviyelerde büyüyen ekonomisiyle,
ekonomik anlamda da bir değerdir. Türkiye’nin AB’ye yük olacağı
fikri bu nedenle kesinlikle yanlıştır.” görüşüne yer verdi.
“Halklarımızı Türkiye’nin üyeliğinin olumlu sonuçlanacağı
yönünde hazırlamak, çok sayıdaki Avrupa ülkesinde siyasi merkezi
yeniden tanımlama tehdidinde bulunan aşırılıkçılara boyun eğmekten
daha uygun olacaktır.” ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, Avrupa
demokrasisini, barışını ve refahını korumakta Türkiye’nin
oynayabileceği rolün önemine dikkati çekti.
Avrupa’nın aşırılıklara sürüklenmeye karşı vereceği mücadelede
Türkiye’nin çözümün bir parçası olacağını belirten Çavuşoğlu, vize
serbestisinin de bu kapsamda atılması gereken adımların ilki
olduğunu bildirdi.
- Türkiye’de demokrasi
Türkiye’de yürürlükte olan olağanüstü halin ihtiyaç kalmadığında
sona ereceğini belirten Çavuşoğlu, “Bundan herkesten daha fazla
hükümetimiz, memnun olacaktır.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi sonrasında aldığı
tedbirlerle ilgili değerlendirmelere yer veren Çavuşoğlu, şunları
kaydetti:
“Yalnızca 20 ay önce bir grup fanatik, Türkiye’de demokrasiyi
zorla yıkmak istemiştir. Türk halkı ve Türkiye devleti, destansı
bir meydan okumayla FETÖ ismindeki yeni bir tür terör örgütü
tarafından gerçekleştirilen bu girişimi yenilgiye uğratmıştır. Türk
halkı, demokratik bir ülkede yaşamak istemektedir. Uyuyan hücreleri
de dahil olmak üzere, FETÖ mensuplarının devlet organlarında,
basında, iş ve akademik çevrelerde güç sahibi pozisyonlardan
çıkarıldıklarından emin olmamız gereken, zorunlu bir süreçten
geçmekteyiz. Bu sancılı bir süreçtir ancak kesinlikle hukukun
sınırları içinde hareket etmekteyiz.”
Bakan Çavuşoğlu, bu süreçte alınan kararları gözden geçirmeye
dönük mekanizmaların da yürürlükte olduğunun altını çizdi.
Eşi görülmemiş bir yoğunlukta tüm yönlere akan bilgilendirme ve yanlış bilgilendirmenin en akil kişilerin bile aklını karıştırabildiğini belirten Çavuşoğlu, “Ancak, bu tür kafa karışıklıklarının önüne geçmenin, hepimiz için Türkiye ile AB arasında tüm düzeylerdeki temaslara ve süreçlere yeniden yoğunlaşmanın ve karşılıklı dayanışma sergilemenin zamanıdır.” ifadelerini kullandı.
Yorumlar