Çanakkale Komutanı kimdir veya komutanları?

Çanakkale Komutanı kimdir veya Çanakkale Savaşı'nda Genelkurmay Başkanı, başkomutan ve diğer komutanlar kimlerdir, isimleri nedir, Mustafa Kemal savaşın hangi aşamasındaydı, savaşın asıl kahramanları kimlerdir?

Google Haberlere Abone ol
Çanakkale Komutanı kimdir veya komutanları?

Çanakkale Komutanı kimdir, Çanakkale Savaşı'nda Genelkurmay Başkanı, zaferin komutanları, başkomutan ve diğer komutanlar kimlerdir, isimleri nedir, Mustafa Kemal savaşın hangi aşamasındaydı, savaşın asıl kahramanları kimlerdir, soruları 18 Mart vesilesiyle bir kez daha merakla soruluyor. 

Çanakkale Savaşı'nda görev alan komutanlar, resmi ve bilinen tarihte, hiyerarşiye göre şöyledir: 

Çanakkale Komutanı kimdir veya komutanları?
Çanakkale Komutanı kimdir veya komutanları?

 

Enver Paşa

Alman İmparatorluğu Otto Liman von Sanders

Cevat Paşa

Mehmet Esat Paşa

Alman İmparatorluğu Erich Weber

Kaçı Vehip Paşa

Fevzi Paşa

Çolak Faik Paşa

Mustafa Kemal Bey

Yakup Şevki Bey

Cafer Tayyar Bey

Ahmet Fevzi Bey

Halil Sami Bey

Kâzım Karabekir Bey

Selahattin Adil Bey

Çanakkale Savaşı'nın asıl kahramanlarının kimler olduğuna yönelik resmi tarihte pek sözü edilmeyen isimler de var. 

O isimleri Yazar İbrahim Halil Er'in 2015 yılında Milli Gazete'de kaleme aldığı yazısından bulmak mümkün İşte o yazı: 

Çanakkale deniz savaşı ve birinci aşamasının komutanı Esad Paşa'dır.

Çanakkale zaferinin asıl kahramanı o dur.

Tarihimiz yalanlarla dolu.

Çanakkale Savaşı denildiğinde komutan olarak hep Alman

Limon von Sanders öğretildi ülkemdeki çocuklara.

Hâlbuki Limon Paşa deniz savaşının kazanılması üzerine bu göreve getirildi.

Savaşın en önemli aşaması deniz savaşıydı.

Limon'un kara harekâtı sırasında ordularımızın başına getirilmesi Alman genelkurmayın bir planıydı. Onun asıl misyonu İngilizleri savaşın sonuna kadar burada tutmaktı. Eğer kara harekâtı sırasında da komutanımız Esad Paşa olsaydı savaş bu kadar uzamaz ve bu kadar insan şehit olmaz. Bu da ayrı bir yazı konusu...

Çünkü İngilizlerin donanmasını yenecek bir ülke yoktu ve onlar tüm güçlerini deniz harekâtına vermişlerdi.

Boğazı donanmayla yarıp İstanbul'a girmeyi planlıyorlardı. Müttefikler bile savaşı kaybetmişiz gözüyle bakıyorlardı.

Çünkü yenilmez armadayı kimse yenememişti. Üstelik dünyanın en büyük ve süper gemisi olan Kuinelizabet de savaşa katılmıştı.

Bu nedenle savaşın ilk aşaması olan deniz savaşı bölümü asıl önemli aşamaydı. İş kara harekâtına kalırsa düşmanı oyalayabilirdik. İşte deniz harekâtı bölümünde bizim komutanımız Esad Paşa'dır.

Onun uyguladığı strateji savaşı sayesinde zaferi elde ettik.

Ama kimse onu tanımaz.

18 Martı konuştuğumuz bugünlerde bile kimse onun ismini anmaz.

Yaşarken de unutturulmaya terk edildi.

Tüm paşalar Cumhuriyet'in nimetlerini yaşayıp paşa paşa yaşarken o yolsuzluklara bulaşmadı. Ama geçinmesi, ailesinin nafakasını sağlaması gerekiyordu.

Bunun için Balıkesir Belediyesinde personel olarak çalıştı.

Esad Paşa'ya saygı amacıyla onun yayınlanmış olan anısını okumanızı tavsiye ederim.

Gerçek kahramanları en azından çocuklarımıza öğretelim.

18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi ile Çanakkale Savaşı bitmedi

Bugün Çanakkale Zaferinin yıl dönümü.

Ama insanlarımız zannediyorlar ki 18 Mart 1915 yılında Çanakkale Savaşı'nı kazandık ve bitti.

Hâlbuki öyle değil.

18 Mart'ta kazandığımız zafer savaşın sadece birinci aşaması, yani deniz savaşı kısmını kazandık.

18 Mart'tan sonra kara savaşı başlayacaktır. Çanakkale Savaşı fiilen düşmanın 1916 yılının Ocak ayından itibaren kıyılarımızı kademeli olarak boşaltması ile bitti. Fakat buradaki saldırı 1917'nin sonuna kadar ara ara devam etti.

Çanakkale zaferse ingilizler nasıl İstanbul'u 1918'de işgal ettiler

Bazıları Çanakkale Zaferi nin önemini küçümsemek için bu iddiayı gündeme getirirler.

Bu yanlış bir argüman. Eskilerin tabiriyle kıyası meelfariktir.

Bu olayları anlamak için Birinci Dünya Savaşını iyi incelemek gerekir. Savaşların nasıl olduğunu iyi öğrenmek gerekir. Bir cephede zafer kazanılırken başka cephelerde yenilgi olabilir ve bu yenilgi topyekûn bir kayba yol açabilir. Ayrıca İngilizler, Çanakkale yi silahla ve cephaneyle aşmadılar. Yapılan Mondros Mütarekesi ile burayı aşıp İstanbul'a girdiler.

Yani savaşla alamadıklarını barış masasında aldılar. Ondan sonra herkes bu soruyu sordu. Hatta Çanakkale de savaşan Seyit Onbaşılar bile sordu. Biz düşmanı Çanakkale de yenmemiş miydik

Nasıl İstanbul'u işgal eder diye sordular. Bu da savaşın sadece askerle değil, diplomasiyle de yürütüldüğünü bize gösterir. Ama bizde hâlâ diplomatlarımız yok.

Çünkü diplomasimiz Osmanlı dan itibaren devşirmelerin/azınlıkların ve gayri müslimlerin elinde. Günümüz monşerleri de onların çocukları. 18 Mart 1915 Günü Zafer Kazanmamızı Sağlayan İki Komutan,

Zaferin Asıl Mimarları 18 Mart Çanakkale Zaferi nde ordularımızı komuta eden Binbaşı Selahaddin Adil Bey dir. Diğer komutanlar o günde bir saldırı beklemediklerinden bir araya gelip hem teftiş yapma ve hem de strateji geliştirmek için yerlerinden ayrılmışlardı. Bu nedenle harekâtı yönetme görevi Binbaşı Selahaddin Adil Bey'e kaldı. Onun iyi yönetmesi savaşı kazandırdı. Fakat bugünü andığımız etkinliklerde bile olsun adı unutturulmuş ve sanki 18 Mart'ı M. Kemal yönetmiş gibi tüm övgüler ona verilmiştir.

Türk tarafının karargâh komutanı Albay Cevat Paşa' dır. Ancak o gün bir saldırı beklemediğinden Kirte deki birlikleri teftişe gitti. Saldırıyı öğrendiğinde saat 16.30 gibi ancak gelebildi. Cevat Paşa'da bir kahramandır. Deniz muharebesini iyi yönetmiştir. Fakat savaşı saat 16 ya kadar yardımcısı Selahaddin Bey idare etmiş, daha sonra onun gelmesiyle komutayı devralmıştır.

Maalesef kitaplarımız Çanakkale Savaşının deniz aşamasındaki komutanlarımız Esad Paşa, Cevat Paşa, Binbaşı Selahaddin Adil ve yardımcısı Osman Zati ve Yüzbaşı Hamdi Paşa'yı unutturmuştur. Kahramanlarımızı unutturmak ve onların paylarını başkalarına vermek doğru değildir. Artık gerçekler yazılsın.


 

Yorumlar