"Buna dur diyecek bir biz varız"

- Piyanist, besteci Uğurlu: - "Akıl çok önemli bir şey. Şam'da, Bağdat'ta o akıl vardı mesela. Şam'ın, Bağdat'ın halini görüyorsunuz. Mısır Kahire'de o vicdan, o akıl vardı. Mısır'ın halini görüyorsunuz. Yemen, Filistin ve Mescid-i Aksa konusuna en çok yardım eden millet ve devletti. Yemen'in halini görüyorsunuz. Maalesef buna dur diyecek bir biz varız" - "Dolayısıyla bizler de elimizden geleni yapmalıyız her konuda. Sanat, kültür, ilim, insan hakları ve demokrasi anlayışımızla farklı düşünceleri, farklı inançları aynı çatı altında toplama noktasındaki büyük gayretimiz, başarımız ve Osmanlı'dan Selçuklu'dan gelen tecrübemizle bunu başarmaya çalışmalıyız" - "Hazreti Ömer ruhunu tekrar yaşatmamız, hayata geçirmemiz gerekiyor. Ez cümle aslında bu. O, hiç kimseyi hakir görmeyen, gerektiğinde yardımcısına bile sırasını veren adamın ruhunu hayata geçirmemiz lazım. O zaman bu sıkıntıların hepsi ortadan kalkar"

Google Haberlere Abone ol
"Buna dur diyecek bir biz varız"

İSTANBUL (AA) - HİLAL UŞTUK - Piyanist, besteci Tuluyhan Uğurlu, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine tepki göstererek, "Sanatçı adam, hem ülkesindeki haksızlıklara hem de dünyadaki haksızlıklara, zulme duyarlı olur. Ortada sanat olmadığı için sanatçı da yok. Sanatçı olmayınca, ortada bir sürü ünlü kişi var ama ünlü kişilerle olmuyor, yürümüyor. Ünlü kişiler başka şeyleri kendilerine popüler ediniyor ve onla yaşıyor." dedi.

İsrail polisinin Mescid-i Aksa'nın kapısında yatsı namazı kılan cemaate yaptığı müdahaleyi değerlendiren sanatçı, artık bütün insani kuralların ötesine geçildiğini belirterek, insanların inanç hürriyetlerinin tamamen ayaklar altına alındığını söyledi.

Uğurlu, İsrail'in güzellikleri, zenginlikleri yok eden bir anlayış içinde olduğuna vurgu yaparak, "Bu çok üzücü. Dünyanın hiçbir tarafında, kim olursa olsun namaz kılan, ibadet eden birine tekme atılması hoş karşılanmamalı diye düşünüyorum. Ama insanlık, dünya çıldırmış vaziyette. Kötü bir yere doğru gidiyoruz." diye konuştu.

ABD ve Almanya gibi ülkelerin yöneticilerine dikkati çeken sanatçı, bunun facia olduğunu aktararak, "O yüzden bu daha da kötüleşerek devam edecek diye düşünüyorum. Çünkü buna dur diyebilecek akıl da yok artık. Dolayısıyla bizler de elimizden geleni yapmalıyız her konuda. Sanat, kültür, ilim, insan hakları ve demokrasi anlayışımızla farklı düşünceleri, farklı inançları aynı çatı altında toplama noktasındaki büyük gayretimiz, başarımız ve Osmanlı'dan Selçuklu'dan gelen tecrübemizle bunu başarmaya çalışmalıyız. Bu gayreti göstermeliyiz. İş başa düştü yani." açıklamasında bulundu.

Usta piyanist Uğurlu, dünya liderleri arasında, Türkiye'nin dışında, yaşananlara dur diyecek çok fazla kişi olmadığını kaydederek, "O entelektüel birikim millet olarak bizde var aslında. Onu hayata geçirmemiz gerekiyor. Farklı inançların aynı potada eridiği bir coğrafya, barışın, huzurun, kardeşliğin hakim olduğu bir coğrafya. Bizler birçok kere yaptık, başardık. Hazreti Ömer ruhunu tekrar yaşatmamız, hayata geçirmemiz gerekiyor. Ez cümle aslında bu. O, hiç kimseyi hakir görmeyen, gerektiğinde yardımcısına bile sırasını veren adamın ruhunu hayata geçirmemiz lazım. O zaman bu sıkıntıların hepsi ortadan kalkar. Umarım aklı başında insanlar dünyanın başına geçer. En kısa zamanda haksızlıklara dur deriz ve dünyanın bataklığa giden gidişatına hep birlikte dur diyebiliriz ümit ediyorum. Bütün inançların özgürce yaşandığı bir dünya arzu ediyorum." ifadelerini kullandı.

- "Ortalıkta sanatçı olmayınca, vaziyet bu noktaya geliyor"

Sanatçıların da artık bir şeyler yapması gerektiğinin altını çizen Uğurlu, şöyle devam etti:

"Bizim coğrafyamız sadece bugün bilinen Türkiye coğrafyası değil. Bizim manevi coğrafyamız var. Manevi hudutlarımız çok farklı. Dolayısıyla Orta Doğu'nun bu haline bizim müsaade etmememiz gerekiyor. Bazı insanlar 'Suriyeliler gitsin' diyorlar. Ben hayretler içinde bakıyorum o insanlara. Sanatçıların biraz daha duyarlı olması kanaatindeyim. Umarım olurlar ama ben çok ümitvar değilim. Çünkü ortada sanatçı yok aslında. Sanatçı adam böyle olmaz. Sanatçı adam, hem ülkesindeki haksızlıklara hem de dünyadaki haksızlıklara, zulme duyarlı olur. Ortada sanat olmadığı için sanatçı da yok. Sanatçı olmayınca ortada bir sürü ünlü kişi var ama ünlü kişilerle olmuyor, yürümüyor. Ünlü kişiler başka şeyleri kendilerine popüler ediniyor ve onla yaşıyor. Ama konumuz ünlü olmak ya da olmamak, tanınmış, popüler olmak değil. Sanatçı duruşu denilen bir şey var. O da ezilmişlerin yanında yer alma, haksızlıklara karşı durma duruşudur ama sanatçı olmayınca ortalıkta, vaziyet bu noktaya geliyor tabii. Çok üzülüyorum ben."

Tuluyhan Uğurlu, geçtiğimiz aylarda Kudüs Platformu organizasyonunda Aya İrini'de konser verdiğini anımsatarak, "Bu konserde Kudüs'ün tüm yaşamış olduğu evreleri anlatan bir eser seslendirdim. Çok sevildi. Sevgili Hafız Yunus Balcıoğlu ile de çok enteresan bir çalışmayı orada sahneye koyduk. Fevkalade başarılı oldu ve bunu, bütün dünyada seslendirerek Kudüs için bir inisiyatif oluşturmaya gayret göstereceğiz." dedi.

İki yıl önce Ramallah'ta da konser verdiğini sözlerine ekleyen usta piyanist, "İki sene evvel Kudüs'e gittim. Batı Şeria'ya geçtim. Orada konser verdim. Çok büyük ilgi, alaka oldu. Çok sevdiler. Hem göze hem kulağa hitap eden bir çalışma sahneye koydum. Çok beğendi insanlar ve bunu çeşitli yerlerde yapmamız gerektiğini o zaman söylediler. Umarım gerçekleşir." diye konuştu.

Uğurlu, yaklaşık 10 ay içinde Gazze'de konser vermeyi planladığını dile getirdi.

Yorumlar