"Bugün insanlığın sarı öküzü Gazze’dir"

Yeni Şafak Yazarı Yaşar Süngü, İsrail'in Gazze'de işlediği katliamlara yeterince tepki veremeyen İslam dünyasına "Sarı öküz" hikayesi üzerinden yönelik önemli eleştirilerde bulundu. İşte o yazı:

Google Haberlere Abone ol
"Bugün insanlığın sarı öküzü Gazze’dir"

Köpek kudurdu mu onu iyileştirmenin hiçbir yolu yoktur.

Kudura kudura ölecek.

Köpek kudurdu mu?

Evet.

Bundan sonra dünyanın her tarafı Gazze.
Masumların yanında yer alan her dünyalı da Filistinli.

**

Devletlerden hiç umut yok.

Birinin hesabına uymuyor.

Diğerinin işine gelmiyor.


Bir diğeri korkuyor.

Bir başkası savaştan çıkar elde etme peşinde.

Ama katil ve destekçileri öldürürken hiç hesap kitap yapmıyor.

Uluslararası hukukmuş,
insan haklarıymış,

sivilmiş,

çocukmuş,

kadınmış,

yaşlıymış,

kedi köpekmiş,

kuşmuş, koyunmuş,

öküzmüş, deveymiş,

tarlaymış, bahçeymiş,

ağaçmış çiçekmiş bakmıyor.

Hepsine düşman.

Hepsini öldürüyor.

Hem insanlık düşmanı
hem hayvan düşmanı

hem de çevre düşmanı.

Kendinden başka canlıya tahammülü yok.

**

Taraflar netleşti;
Filistinin dışında kalan dünyanın geri kalan tarafı da savaş alanı oldu artık.

Gazze’de çocukları öldüren israille Hamas savaşacak.

Diğer ülkelerde de siyonist destekçileri küresel şirketlere karşı masumlardan yana olan dünya halkları savaşacak.


Ne ile?

Boykot silahı ile.
Hanımlar deterjan markasını değiştirecek, erkekler tiryaki oldukları marka ürünlerini, gençler kahve, çerez ve hamburger mekanlarını.

**

Neden?

Çünkü bugün insanlığın sarı öküzü Gazze.
Dün Bosna’ydı, Suriye idi, Irak’dı, Yemen’di, Libya’ydı.

Oralarda sarı öküzü feda ettik, ülkeleri kaybettik.

Her kayıp insanlığımızı da bir parça aldı.
Geri kalanla boykot silahımızı elimizden bırakmamak ve çocuk katillerine ve destekçilerine karşı hıncımızı canlı ve diri tutmak için sarı öküzün hikâyesini tekrar hafızalarımıza kazıyalım;
**

Otlakların birinde bir öküz sürüsü yaşarmış.
Çevredeki aslan sürüsünün de gözü öküzlerdeymiş.


Ancak, öküzler saldırı anında toplandıkları için aslanlar yanaşamazlarmış.

Otlarla ve küçük hayvanlarla beslenmek zorunda kalan aslanlar buna bir çare düşünmüşler.

Topal aslan yanına bir iki aslanı da alarak, beyaz bayrak çekmiş ve öküz sürüsüne yanaşmış.

Öküzlerin lideri Boz Öküz ve yanındakilere tatlı dille konuşmaya başlamış:

“Saygıdeğer öküz efendiler. Sizden özür dilemeye geldik. Bugüne kadar sizlere zarar verdik ama inanın ki, bunların hiçbirini isteyerek yapmadık. Bütün suç hep o Sarı Öküz’de.
Onun rengi sizinkilerden farklı ve bizim de gözümüzü kamaştırıyor, aklımızı başımızdan alıyor.

Biz de barışseverliğimizi unutuyor ve saldırganlaşıyoruz. Sizle bir sorunumuz yok.


Verin onu bize, siz kurtulun, yine barış içinde yaşayalım.”

Boz Öküz ve heyeti bu sözler üzerine aralarında tartışmış ve teklifi haklı bularak, Sarı Öküz’ü vermişler aslanlara.
Bir tek Benekli Öküz karşı çıkmış ama kimseye derdini anlatamamış.

Bir süre sonra aslanlar yine aynı yöntemle gelip, bu kez Uzun Kuyruk’u istemişler: “Şu sizin Uzun Kuyruk var ya, kuyruğunu salladıkça nereden baksak görünüyor ve aklımızı başımızdan alıyor. Size saldırmamak için kendimizi zor tutuyoruz. Oysa sizler normal kuyruklusunuz. Verin onu bize, bu konuyu kapatıp, barış içinde yaşamaya devam edelim.”

Boz Öküz ve heyeti, Uzun Kuyruk’u teslim etmiş, yine Benekli Öküz karşı çıkmış. Uzun Kuyruk, aslanların pençesi altında can vermiş.

Bu olay sürekli tekrarlanmış, her seferinde farklı bahanelerle.

Sonunda öküzler zayıflamış, aslanlar küstahlaşmış.

Artık, hiçbir bahane ileri sürmeden, “Verin bize şunu, yoksa karışmayız” demeye başlamışlar.
Birer birer aslanların pençesinde can verirken, Boz Öküz ve birkaç öküz kalmış geride.

İçlerinden biri liderlerine, “Ne oldu bize, nerede yanlış yaptık? Eskiden ne kadar güçlüydük” diye sormuş.
Boz Öküz, Benekli Öküz’ün sözlerini hatırlayarak, gözleri nemli “Biz” demiş, “Sarı Öküz’ü verdiğimiz gün kaybettik bu savaşı.”

Yorumlar