Bozdağ, AK Parti'li Yıldırım'ın kitabına ön söz yazdı

ANKARA (AA) - Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AK Parti İstanbul Milletvekili Hurşit Yıldırım'ın "Parlamenter Sistem Krizleri ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" isimli kitabına ön söz kaleme aldı.

Bozdağ, kitaba yazdığı ön sözde cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye için acil, zaruri ve yararlı olduğunu belirtti.

Türkiye'de geçmişte yaşanan kriz ve kaos ortamlarının tekrarlanmaması için Türkiye'ye özgü cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin önemini vurgulayan Bozdağ, "Ülkemizde 1921, 1924, 1961 ve 1982 anayasalarında öngörülen hükümet sistemleri, birbirinden farklılıklar içerse de temelde Türkiye'ye özgü parlamenter sistemlerdir." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ihtiyaç duyulmasının en önemli nedeninin zayıf iktidarlara son vermek, zayıf iktidarların ülkeye verdiği zararları önlemek olduğunu ifade eden Bozdağ, güçlü iktidar ihtiyacına cevap verilmek istendiğini anlattı.

Parlamenter sistemde hükümetlerin, kirli ve karanlık güçler, menfaat gruplarınca tehditlere, şantajlara, ahlaksız ve hukuksuz operasyonlara açık olduğunu belirten Bozdağ, bu yöntemlerle millet iradesiyle kurulmuş pek çok hükümetin düşürüldüğünü hatırlattı.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi sayesinde bundan sonra kimsenin kirli, karanlık, ahlaksız ve hukuksuz operasyonlarla iktidar değişikliği yapamayacağının altını çizen Bakan Bozdağ, Türkiye'de, yasama ve yürütmenin birbirinden tam ayrı ve birbirine karşı tam bağımsız olmadığını bildirdi.

- Çifte meşruiyet tartışması

Kanunlaşan metinlerin neredeyse tamamının hükümet tasarısı olduğuna dikkati çeken Bozdağ, kabul edilip yasalaşan tekliflerin tamamının da hükümetin teklif olarak verdirdiği ya da yasalaşmasını hükümetin onayladığı tekliflerden ibaret olduğunu ifade etti.

Türkiye'de gerçek anlamda bir kuvvetler ayrılığının ve kuvvetlerin tam bağımsızlığının söz konusu olmadığını aktaran Bozdağ, yürütmenin çalıştırdığı, sevk ve idare ettirdiği bir yasamanın bulunduğuna değindi. Bozdağ, şunları kaydetti:

"Anayasanın cumhurbaşkanına verdiği yetkiler ve yüklediği görevler, halkın cumhurbaşkanı seçimi ile birleştirilip değerlendirildiğinde 10 Ağustos 2014'te Türkiye'nin yeni bir döneme girdiği aşikardır ve tartışmasızdır. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinden sonra ortaya çıkan yeni durum, mevcut anayasaya göre daha fazla sürdürülebilir nitelikte değildir. Cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçimi, çifte meşruiyet tartışması ve sorununu da beraberinde getirmiştir. Bu sorundan ve tartışmadan kurtulmanın yolu da sistem değişikliğidir. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde kuvvetlerin tam ayrılığı ve tam bağımsızlığı esastır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde siyasi istikrar, sistemin doğal ve zorunlu sonucudur. Cumhurbaşkanının yasamayı seçime götürme yetkisine karşılık, yasamanın seçim kararı alması halinde cumhurbaşkanı seçiminin de yenilenmesi yetkisinin TBMM'ye verilmesi, yürütme karşısında yasamayı güçlendirmekte ve cumhurbaşkanının TBMM seçimlerini yenileme yetkisini dengelemektedir."

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle siyasi istikrar, güçlü iktidar, güçlü yasama, etkin denetim, hızlı karar almanın sağlanacağını vurgulayan Bozdağ, Türkiye'nin ve Türk milletinin güçlü geleceğinin temellerinin atılacağını belirtti.