Borsa İstanbul Başkanı Karadağ, Finans Masası'na konuk oldu: (1)

- "Darbe girişimi sonrasında yabancı yatırımcı tercihlerinde çok ciddi bir azalma veya risk algısı tespitimiz yok. Zaten 15 Temmuz öncesinde Borsamızda çok ciddi bir yükseliş yaşanmıştı ve BIST 100 Endeksi 82 binin üzerine çıkmıştı. Bu olağanüstü durum gerçekleşmese de kar satışlarıyla beraber biz 70 binli rakamları görmeyi beklerdik" - "Çok şükür BIST 100 Endeksi, 77 bine yaklaşıyor. Darbe girişiminin etkilerini çok ciddi anlamda atlatmış durumdayız. İnşallah bundan sonra daha iyi, daha pozitif şekilde devam edecek" - "Şu an maliye ve para politikalarında temel göstergelerimiz o kadar sağlıklı ve sağlam işliyor ki 2000 öncesi krizlerle kıyaslanmayacak yüksek volatiliteli olaylar yaşanmasına rağmen ekonomik parametreler çok kısa sürede toparlanıyor. Bunu Gezi'de gördük, daha sonra terör hadiselerinde gördük ve darbe girişiminden sonraki hafta da yaşadık" - "(Darbe girişimi öncesi Borsa'daki olağan dışı hareketler) Bilinen uluslararası yatırımcı gruplarının isimleri de basında zikrediliyor. Bu çok yanlış. Bizim uluslararası yatırımlara ihtiyacımız var. Gerçekten basın kuruluşlarımızın dikkat etmesi lazım"

Google Haberlere Abone ol
Borsa İstanbul Başkanı Karadağ, Finans Masası'na konuk oldu: (1)

İSTANBUL (AA) - Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sonrası yabancı yatırımcı tercihlerinde çok ciddi bir azalma veya risk algısı tespitlerinin olmadığını belirterek, "Zaten 15 Temmuz öncesinde Borsamızda çok ciddi bir yükseliş yaşanmıştı ve BIST 100 Endeksi 82 binin üzerine çıkmıştı. Bu olağanüstü durum gerçekleşmese de kar satışlarıyla beraber biz 70 binli rakamları görmeyi beklerdik." dedi.

Anadolu Ajansı'nın (AA) 100. Yıl Vizyonu çerçevesinde geliştirdiği ve AA Finans Haberleri Terminali'nden canlı yayınlanan Finans Masası'na konuk olan Karadağ, 15 Temmuz gecesi saldırıya maruz kalan Borsa İstanbul'da yaşananlara değinirken, kendisinin akşam saat 20.30 civarında havalimanına geçtiğini, Borsa'ya saldırı olduğunda Beştepe Külliyesi'nde bulunduğunu, hemen arkadaşlarıyla telefon üzerinden kriz masası kurduklarını anlattı.

Borsa İstanbul'un girişinin oldukça güvenli olduğunu, ancak darbecilerin güvenlik personeline bomba ihbarı bulunduğunu söyleyerek içeriye girdiğini belirten Karadağ, darbecilerin içeri girdikten sonra güvenlikçileri etkisiz hale getirdiğini söyledi.

Karadağ, "Daha sonra kısa sürede bizim güvenlik personelimiz bana ulaştı ve biz de 'borsanın çevresinden ayrılmayın, güvenli bölgede bekleyin' diye diğer güvenlikçileri Borsa'da tüm ekibimizle konuşlandırdık. Sarıyer Emniyet Müdürlüğüne haber verdik ve kısa sürede emniyet personelimiz TOMA'larla geldi. Bu arada çok yoğun bir şekilde Sarıyer'de yaşayan vatandaşlarımızın katılımıyla, halk desteğiyle kalabalık oluştu. Tabii kalabalığın oluşmasıyla darbecilerin acımasız saldırıları da başlıyor. Şehit ve yaralılarımıza da sebep olan darbecilerden bazıları sniper şeklinde nişan alıp kalabalığa ateş açmış, çok acımasız şekilde." diye konuştu.

Çatışmaların sabaha kadar sürdüğünü ve kendilerinin gelişmeleri tüm detaylarıyla takip ettiğini anlatan Karadağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sarıyer'deki komşularımızdan Fatih Satır kardeşimiz, Mehmet Uzun kardeşimizle beraber şehit oldu. 30'un üzerinde yaralımız var. Yaralıların büyük çoğunluğu, bizim İstinye'de ana yoldan Borsa'ya doğru yönelmek isteyen kesimden. Borsa'ya doğru daha yönelmeden, o kalabalığa ateş edildi. O kadar acımasızlar ki kendilerine doğru yönelen bir tehdit olmadığı halde hedef gözeterek, nişan alarak çok sayıda yaralıya sebep oldular. Sabaha karşı da halkın yoğun desteği ve polisle birlikte Borsa darbecilerden temizleniyor. Maalesef şehit ve yaralılarımız var. Ben hemen İstanbul'a döndüğümde şehit ailelerimizle görüştüm, yaralılarımızı hastanede ziyaret ettik. Bazı hastalarımızın vücudunda mermi parçaları duruyor ama hiçbirinde zerre kadar bir tereddüt ve pişmanlık yok. 'Yine olsa yine geliriz, darbeye karşı yine vatanımızı savunuruz. Cumhurbaşkanımızın sesini duyduk ve koştuk' diyorlar. Borsa'mızı savunmaya gelen vatandaşlarımız, oradaki komşularımız... Bunlar genelde Borsa'yla çok fazla yatırım anlamında işleri olmayan vatandaşlarımızdan ama canhıraş bir şekilde gecenin karanlığında Borsa'yı korumak için geldiler."


- "Darbeciler bizim sistemleri de kapatmaya çalıştı"


Karadağ, şehit Fatih Satır'ın mahallede çok sevilen biri olduğunu dile getirerek, "Bu şehidimizin arkadaşı ilk çatışmada üç kurşunla yaralanıyor. Şehidimiz, arkadaşını hastaneye yetiştiriyor ve işlemlerini başlattıktan sonra hemen tekrar Borsa'ya gidiyor. İkinci gidişinden sonra şehit oluyor, yani pişmanlık ya da en ufak bir duraksama yok." dedi.

Borsa olarak hem şehitlerin yakınlarıyla hem de gazilerle ilgilenmeye devam edeceklerini belirten Karadağ, şunları kaydetti:

"Allah, milletimizi büyük bir tehlikeden kurtardı. Ben de haberim olduğunda Ankara'ya yeni inmek üzereydim. Eve vardım, büyük bir ümitsizlik vardı ama Cumhurbaşkanımızın sesini duyar duymaz bütün arkadaşlarla beraber yarım saat içinde Beştepe'nin oralara gittik. Biz sonuç alamadık, sabaha kadar uğraştık. Epey yaralanan ve şehit olan arkadaşlarımız oldu. Bizim önümüzde Jandarma Genel Komutanlığı varmış, ikna etmeye çalışıyoruz ama mümkün değil. En son büyükşehir belediyesinden büyük iş makineleri geldi, onları siper ettik. Hava ağardıktan sonra kısmen oradan sonuç alındı. Herhalde darbecilerin merkez üslerinden biriymiş orası. Çok şükür tehlikenin atlatıldığı bir dönem oldu."

Hemen cumartesi günü darbenin izlerini emniyet ve savcılıkla beraber Borsa'dan ayıkladıklarını, pazar günü itibarıyla Borsa'da olağan akışa geçebilecek şekilde hazır olduklarını vurgulayan Karadağ, pazartesi günü Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ve hükümetle de istişare olarak piyasaları olağan bir şekilde açtıklarını söyledi.

Karadağ, "Darbeciler bizim sistemleri de kapatmaya çalışmışlar ama arkadaşlar onları oyalayarak sistemlerin kapanmaması için onları geçiştirmiş. O anlamda sistemde herhangi bir aksama yaşanmadı. Pazartesi gününden itibaren normal ticari işlemler olağan şekilde devam etti." ifadelerini kullandı.

Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK) olağan dışı dönem sonrası özellikle şirketlerin pay geri alımlarına ilişkin kolaylaştırıcı düzenlemeler açıkladığını bildiren Karadağ, Borsa olarak kendilerinin de haftayı yakından takip ettiklerini ve olağanüstü önlem alabilecekleri bir işlem gerçekleşmediğini söyledi.

Darbe girişimini takip eden hafta kayıpların ciddi anlamda telafi edildiğini belirten Karadağ, "Çok şükür, BIST 100 Endeksi şu anda 77 bine yaklaşıyor. Etkilerini çok ciddi anlamda atlatmış durumdayız. İnşallah bundan sonra daha iyi, daha pozitif şekilde devam edecek." dedi.


- "Yabancı yatırımcı tercihlerinde çok ciddi bir azalma veya risk algısı tespitimiz yok"


Himmet Karadağ, darbe girişiminin ardından piyasalarda oluşan kaygılara yönelik değerlendirmelerde bulunarak, şöyle devam etti:

"Benzer kaygılar Gezi sürecinden bu yana özelikle uluslararası basında sürekli dile getiriliyor. AK Parti hükümeti öncesi Türkiye'sinde, 2003 öncesi Türkiye'sinde maalesef küçük krizler ve siyasi olaylar çok ciddi ekonomik dalgalanmalara sebep oluyordu. 2003'ten sonra temel makroekonomik göstergelerde çok ciddi yapısal adımlar atıldı. Şu an maliye ve para politikalarında temel göstergelerimiz o kadar sağlıklı ve sağlam işliyor ki 2000 öncesi krizlerle kıyaslanmayacak yüksek volatiliteli olaylar yaşanmasına rağmen ekonomik parametreler çok kısa sürede toparlanıyor. Bunu Gezi'de gördük, daha sonra terör hadiselerinde gördük ve darbe girişiminden sonraki hafta da yaşadık."

Karadağ, 2000 öncesi kamu finansmanında borç çevirme sorunu bulunduğuna ve şirketlerin finansmana erişimde sıkıntı yaşadığına değinerek, şu an sermaye piyasasının, bankacılık sektörünün ve Merkez Bankası rezervlerinin çok güçlü olduğunu kaydetti.

Bunların, uluslararası yatırımcılara çok ciddi güven verdiğini vurgulayan Karadağ, "Darbe girişimi sonrasında yabancı yatırımcı tercihlerinde çok ciddi bir azalma veya risk algısı tespitimiz yok. Zaten 15 Temmuz öncesinde Borsamızda çok ciddi bir yükseliş yaşanmıştı ve BIST 100 Endeksi 82 binin üzerine çıkmıştı. Bu olağanüstü durum gerçekleşmese de kar satışlarıyla beraber biz 70 binli rakamları görmeyi beklerdik. Bu olayın etkisiyle bu biraz daha derin hissedildi ama çok kısa sürede toparlandı. Ertesi hafta BIST 100 Endeksi de, finans ve ekonomi piyasaları da toparlanma sürecine girdi. Bu hafta zaten tamamen tüm piyasalarımız olağan akışında seyrediyor." şeklinde konuştu.


- "SPK ile yakın iş birliği içinde çalışıyoruz"


Borsa İstanbul Başkanı Karadağ, yeni bir yönetim kurulu ile nisan ayında göreve başladıklarını hatırlatarak, Takasbank ve Merkezi Kayıt Kuruluşu ile Borsa ve iştirakleri olarak düşünüldüğünde görevlendirildikleri andan itibaren ana eksenlerinden birinin FETÖ üyeliğini tespit ettikleri her düzeyde çalışanla ilişkilerini kesmek olduğunu söyledi.

Borsa'da istihdam anlamında temizlik süreçlerinin devam ettiğini vurgulayan Karadağ, "15 Temmuz'dan sonra bu süreci çok daha hızlandırdık. Artık iş gerekliliği ve istihdamına çok acil ihtiyaç duyduğumuz kişiler bile olsa eğer bu riskli kategoride olduğu değerlendirilen personelden oluşuyorsa mutlaka bunlarla hizmet akdimizi fesh ediyoruz. Bu borsada içe dönük olarak yaptığımız bir şey. Diğer taraftan, bu terör örgütüyle bağlantısı tespit edilen borsa kotunda olan şirketler ve diğer ekonomi-finans ayağıyla ilgili iş ve işlemlerle ilgili incelemeler, birçok boyutta yürümesi gereken işlemler... Eğer bu konudaki iş ve işlem sermaye piyasası suçu niteliğinde ise bu konudaki temel yetki bizim düzenleyici ve denetleyici otoritemiz olan SPK'dadır." diye konuştu.

Karadağ, kendisinin Borsa İstanbul'daki görevinden önce SPK'da hem üyelik hem de başkan vekilliği yaptığını anımsatarak, Borsa İstanbul'un denetim ve gözetim birimlerinin SPK ile yakın iş birliği içinde çalıştığını söyledi.


- "SPK, çok hassas bir şekilde konuyu soruşturuyor"


Himmet Karadağ, FETÖ darbe girişiminin hemen öncesi ve sonrasında Borsa'da şüpheli işlemler olup olmadığı yönündeki haberlerle ilgili değerlendirmesinde ise uluslararası yatırım gruplarının adının haberlerde kullanılmadan önce araştırılması gerektiğini söyledi.

Karadağ, şöyle devam etti:

"Bu konu iki yönlü bir konu. Bir, biz uluslararası sermaye ihtiyacı olan bir ülkeyiz. Bu tür konularda haberler yapılırken süreç nasıl işliyor, bilmek gerekir. Buradaki ana otorite SPK'dır. Bu darbe öncesi süreçte alım satım yapanların tercihlerinde darbecilerle aktif bir iş birliği rol oynadıysa, bunların darbeyi önceden haber alması bir kademe… İki, bir yandan darbe yaparken bir yandan da yatırım tercihlerini buna göre yönlendirip vatandaşı bir yandan öldürüp, bir yandan parasını alıp… Maalesef bunu şeyde de gördük. Sayın Cumhurbaşkanımızın kaldığı otele baskına giden teröristler polisleri şehit ediyor, üstüne de oradaki cüzdanlarını alıyorlar. Bu kadar aşağılık şeyler yapabiliyorlar. Bize de aynı şekilde, biz bu riskleri kapsayabilmek için darbecilerin finans tarafında, özellikle bizim sorumlu olduğumuz borsalarda şüpheli işlemlerini anlık mutlaka SPK'ya raporluyoruz."

Darbeden önceki hafta Borsa'nın yükseliş trendinde olduğunu hatırlatan Karadağ, birçok yatırımcının o günlerde kar satışına yönelmiş olduğunu anımsattı. Karadağ, "Bazı riskli yatırımcılar da bu darbeyle entegre işlem yapmış olabilirler. Biz herhangi bir değerlendirme yapmıyoruz. Çünkü bizim işimiz sadece veri sağlamak bu konuda. SPK, bu konuda gerçekten çok hassas bir şekilde konuyu soruşturuyor." diye konuştu.

SPK'nın şüpheli işlemleri soruşturduktan sonra bir risk ve suç unsuru tespit etmesi halinde bunu genelde bir bültenle duyurduğunu ya da savcılıklara suç duyurusunda bulunduğunu bildiren Karadağ, şunları kaydetti:

"Bu konuda şuna dikkat etmek lazım; özellikle bilinen uluslararası yatırımcı gruplarının isimleri de basında zikrediliyor. Bu çok yanlış. Yani bizim uluslararası yatırımlara ihtiyacımız var. 'Herhangi bir suç tespiti yok, risk yok, sen o gün borsada niye işlem yaptın?' gibi algılanabiliyor. Gerçekten basın kuruluşlarımızın dikkat etmesi lazım. SPK'nın Başkanı Vahdettin Bey, zaten bu konuda açıklamalar yapar. Onun dışındaki açıklamaların hukuken zaten geçerliliği yok. Bilgi kaynaklarından gelen açıklamalara basın kuruluşlarımız itibar etmesinler. Bu, ülkemizin uluslararası yatırım konusunda algısına da zarar veriyor."

(Sürecek)

Yorumlar