Başbakan Yardımcısı Şimşek: (2)

- "Büyüme bu sene rahat bir şekilde muhtemelen yüzde 5 ile 6 arasında olacak" - "KGF kefalet büyüklüğü 186 milyar liraya, kredi büyüklüğü ise 210 milyar liraya ulaştı. Sistem çalıştı ve son derecede başarılı oldu" - "Kalan yaklaşık 50 milyar liralık kısmını da yatırıma ve ihracata tahsis edilmesini istiyoruz. Çünkü Türkiye'nin önceliği yatırım ve ihracattır. Sistem bu çerçevede devam edecek"

Google Haberlere Abone ol
Başbakan Yardımcısı Şimşek: (2)

ANKARA (AA) - Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, "Büyüme bu sene rahat bir şekilde muhtemelen yüzde 5 ile 6 arasında olacak." dedi.

Şimşek, BloombergHT-Habertürk ortak yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Türkiye'nin, geçen yıl çok büyük bir şok yaşadığını, kredi sisteminin çökmemesi için geçen yıl olağanüstü bir tedbir devreye koyduklarını hatırlatan Şimşek, "Hazine olarak 25 milyar liraya kadar bir kaybı, zararı göze aldık ve 25 milyar lirayı 250 milyar lira krediye dönüşecek şekilde sisteme kullandırdık." diye konuştu.

Şimşek, geçen hafta itibarıyla Kredi Garanti Fonu (KGF) kefalet büyüklüğünün 186 milyar liraya, kredi büyüklüğünün ise 210 milyar liraya ulaştığını belirterek, sistemin çalıştığını ve son derecede başarılı olduğunu vurguladı.

Bu konunda sürecin nasıl devam edeceğini de anlatan Şimşek, şunları kaydetti:

"Kalan yaklaşık 50 milyar liralık kısmını da yatırıma ve ihracata tahsis edilmesini istiyoruz. Çünkü Türkiye'nin önceliği yatırım ve ihracattır. Sistem bu çerçevede devam edecek. Ama şunu kimse beklemesin, 'Türkiye'deki bütün kredileri hazine kefaletine dönüştürmek' asla mümkün değil, bu çok riskli bir yol olur... Tabii ki mevcut imkanları kullandıracağız, geri dönüşler olacak o geri dönüşleri kullandıracak mıyız? Onu çalışıyoruz, değerlendiriyoruz şu anda. O yönde bir talep var, bu değerlendirilebilir. Şu hassasiyeti gözetmemiz lazım, bu sistem içinde hazine ve bankalar açısından riskler içerecek şekilde olmaz. Dünya uygulamaları da böyle."

- Büyüme beklentisi

Türkiye'nin çok güçlü bir büyüme performansı olduğunu vurgulayan Şimşek, küresel kriz, Avrupa'nın borç krizi nedeniyle iç talebin çökmesi, Ortadoğu'daki kaos, terör, darbe girişimi gibi büyük şoklara rağmen büyümenin 2002-2016 döneminde ortalama yüzde 5,7 seviyesinde gerçekleştiğini söyledi.

Yakın dönemde büyümenin yavaşladığını ancak Türkiye'nin doğru tedbirlerle bundan çok hızlı bir şekilde çıktığını anlatan Şimşek, " Yüzde 5 büyüme bu şartlarda oldukça iyi. Özellikle yaratılan istihdama bakılırsa yakın dönem yılların ortalamasının iki katı istihdam yaratılıyor. Yatırımlar toparlanmaya başladı, dış talep güçlü. Küresel finansal koşullar hala elverişli." değerlendirmesinde bulundu.

Para politikasında belirsizliğin azaltıldığını ifade eden Şimşek, şunları kaydetti:

"Büyüme bu sene rahat bir şekilde muhtemelen yüzde 5 ile 6 arasında olacak. Geçen sene biz Orta Vadeli Programı yaparken, bu yılın başında ortalık toz dumandı. Yüzde 4,4'e inanan kimse yoktu. Küresel oyuncuların çoğunun büyüme tahmini yüzde 2-3 arasındaydı. Kısa vadede şartlar Türkiye'yi, enflasyonu aşağı çekmek için ve Türk lirasındaki değer kaybını sınırlamak için sıkı para politikasına mecbur kılmıştır. Orta vadede bunu aşmanın tek yolu yapısal reformlardır. Cari açığı kalıcı bir şekilde aşağı çekmek, büyümenin kaynaklarını, yatırımları daha çok iç kaynaklarla finanse etmek. Tüm amacımız, Türkiye'yi dış kaynağa bağımlı olmaktan çıkarmak, dış bağımlılık oranını azaltmak. 2019 öncesinde reformlar peşinde koşacağımız, reformları hızlı bir şekilde uygulamaya koyacağımız 12 aylık süremiz var. Harıl harıl şu anda mutfak çalışması yapıyoruz."

Meclise ekim ayında bir tasarı gideceği bilgisini veren Şimşek, söz konusu tasarının kitle fonlaması, Ar-Ge-inovasyon-girişimcilik ekosistemini güçlendirme gibi birçok konuyu içerdiğini bildirdi.

- "Uzun vadeli büyüme trendimiz değişmedi"

Reformların başarıya ulaşması halinde büyümenin kapsayıcı, yüksek ve sürdürülebilir olacağını vurgulayan Şimşek, dış kırılganlıkların da azalacağını ifade etti.

Şimşek, çok zor dönemlere rağmen Türkiye'nin dimdik ayakta olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:

"Temellerimiz sağlam olmasa Türkiye bugün çok farklı, çok kötü durumda olabilirdi. İki önemli gelişmekte olan ülke Brezilya ve Rusya, Türkiye'deki benzer sorunların üçte birini bile yaşamadığı halde hala büyüyemiyor, ekonomileri küçüldü. Çok daha düşük dozdaki travma ve şoklara rağmen onlar beceremediler. Çünkü Türkiye'deki dinamizm yok orada. Türkiye'de muazzam bir girişimcilik ruhu var, bizim mali alanımız var. Reformlarla bunu daha da güçlendireceğiz. Büyüme noktasında gelişmeler beni bile şaşırtıyor. Uzun vadeli büyüme trendimizin değiştiğine dair hiçbir emare yok. 2002-2016 döneminde yüzde 5,7 civarında bir büyümeyi yakaladıysak, inanıyorum ki 2018 ve 2019'da da yüzde 5 ile 6 arasında bir büyümeyi yakalarız."

(Bitti)

Yorumlar