Bağdat ile Kerkük arasında bayrak krizi büyüyor

Sonhaberler | Haber Merkezi

Irak, Kerkük yerel yönetimi ile Bağdat merkezi yönetimi arasındaki bayrak krizi her geçen gün büyüyor. Irak'ta, Kerkük İl Meclisi'nin, parlamentonun kentteki kamu kurum ve kuruluşlarına yalnızca "Irak bayrağı" asılması yönündeki kararını uygulamayacağı açıklandı. Kerkük İl Meclisi Başkanı Rebiwar Talabani, düzenlediği basın toplantısında, "O karar (Irak Meclisi'nin aldığı) Kerkük'te uygulanmayacaktır çünkü Irak Federal Mahkemesine göre, Meclis'ten alınan her kararın uygulanma şartı yok. Yani karar Kerkük İl Meclisi tarafından uygulanmayacaktır." diye konuştu.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) bayrağının Kerkük'te göndere çekilmesinin anayasaya aykırı olmadığını ileri süren Talabani, şunları ifade etti: "Kerkük İl Meclisi, Anayasa'nın 115'inci ve 140'ncı maddelerine göre bu kararı aldı. Anayasanın 115'inci maddesine göre yerel meclisler, merkezi hükümetin yetki alanı dışında kararlar alabiliyor. Bunun yanında 140'ncı maddede de Kerkük, Irak merkezi hükümeti ve IKBY arasındaki ihtilaflı bölgeler arasında yer alıyor. Her iki tarafın da kendi bayraklarını göndere çekme hakkı vardır. Bu yüzden İl Meclisi yasal ve anayasaya aykırı bir davranış içinde bulunmamıştır."

Parlamentonun sadece "Irak bayrağının" kaldırılması kararını almadan önce tüm taraflarla görüşmesi gerektiğini savunan Talabani, "Ancak bunu yapmadılar. Parlamentodaki tarafların temsilcilerinin konuyu tartışmaya açmaması, yasal tarafın eksik olduğunu gösteriyor." dedi. Parlamento tarafından çıkarılan kararın Cumhurbaşkanı Fuat Masum'un onaylamamasını temenni ettiklerini söyleyen Talabani, ''Yasa parlamentodan geçti ancak son söze sahip olan Cumhurbaşkanı Masum'un kararı onaylamamasını istiyoruz.'' ifadelerini kullandı.

Irak Meclisi, Kerkük'teki kamu kurum ve kuruluşlarına yalnızca "Irak bayrağı" asılması yönündeki kararı onayladığı bildirilmişti. Türkmen ve Arap üyelerin boykot ettiği, 26 Kürt üyenin katılımıyla toplanan Kerkük İl Meclisi'nde geçen hafta Salı günü yapılan oylamada kentteki kamu binalarına Irak bayrağının yanında IKBY bayrağının asılması kararı kabul edilmişti.

TÜRKİYE'NİN TEPKİSİ

Kerkük'e iki bayrak asılması Türkiye'nin de tepkisini çekti. Son olarak Başbakan Binali Yıldırım tarafından yapılan açıklamada, bayrak krizi konusunda Türkiye'nin Irak merkezi yönetiminin yanında olduğunu belirterek şunları söyledi: Arapların Türkmenlerin itirazına rağmen bu kararı aldılar bu kararın bir anlamı yok. Irak bayrağından başka bayrak çekilmez. Bizim ilişkiler ayrı. İlişkiler terörle mücadele bakımından ayrı. Ama işin diğer tarafı başka. Burada bir alan genişletme kabul edilemez. Biz bu kararı almadan önce gerekli resmi yerlerden uyarılarımızı yaptık. Bu konuda Irak hükümetinin yanındayız. Ve bu alınan kararı doğru bulmuyoruz. Gereksirse başka araçlarla, BM ile diğer kurumlarla diyaloğa gireriz. Irak Başbakanı ile dün konuştuk. 45 dakika görüştük. Bu konuda tamamen görüş birliği içerisindeyiz. Bağdat'ın yanındayız. Oldu bitti kabul etmiyoruz. Kerkük'ün demokgrafik yapısını değiştirecek böyle bir kararı doğru buılmuyoruz. Bunun Irak anayasasına aykırı olduğu aşikardır. İran'ın da bu konuda gerekli aktif katkıyı yapması lazım. Bu konuda komşu ülkelerden biri olarak gerekli duyarlığı göstermesi gerek."

KERKÜK'ÜN STATÜSÜ

ABD'nin 2003'te Irak'ı işgali sırasında Kürt güçleri, Kerkük'ü fiilen ele geçirmiş, kente yoğun bir Kürt göçü yaşanmıştı. 2005 yılında yazılan Irak Anayasası'nın 140. maddesine göre, Kerkük'ün statüsü, devrik lider Saddam Hüseyin döneminde Kerkük'ten zorla göç ettirilenlerin geri dönmesi, ardından Kerkük'te nüfus sayımı yapılması ve kentin statüsü hakkında referanduma gidilerek nihai durumun belirlenmesi olarak öngörülüyordu ancak çeşitli nedenler ve anlaşmazlıklar sebebiyle bu madde henüz uygulanamadı.

Bağdat, Kerkük'ün idari olarak merkezi yönetime bağlı olduğunu belirtirken, Kürtler ve özellikle kentte hakimiyet süren Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB), Kerkük'ün IKBY'ye ilhak edilmesini talep ediyor. Türkmenler ise buna karşı çıkarak Kerkük'ün özel statüye sahip olmasını istiyor. Kent nüfusu, büyük ölçüde Türkmen, Kürt ve Araplardan oluşuyor.