"Aynacı, 'Ankara'yı, İzmir'i aldık, bir tek İstanbul kaldı' dedi"

- FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün işgal girişimi ile Esenler Birlik Köprüsü'ndeki olaylarda 5 kişinin şehit olmasıyla ilgili aralarında tankın içinden çıkan eski emniyet müdürü Mithat Aynacı'nın da bulunduğu 23'ü tutuklu 67 sanığın yargılanmasına devam edildi - Tutuklu sanık eski öğrenci Selim Ses, Aynacı'nın zırhlı aracın içerisinde, "Ankara'yı, İzmir'i aldık, bir tek İstanbul kaldı" dediğini söyledi

Google Haberlere Abone ol
"Aynacı, 'Ankara'yı, İzmir'i aldık, bir tek İstanbul kaldı' dedi"

İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün işgal girişimi ile Esenler Birlik Köprüsü'ndeki olaylarda 5 kişinin şehit olmasıyla ilgili aralarında tankın içinden çıkan eski emniyet müdürü Mithat Aynacı'nın da bulunduğu 23'ü tutuklu 67 sanığın yargılanmasına devam edildi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Bakırköy Adliyesi Konferans Salonu'nda yapılan duruşmaya, 29'u tutuklu 20 sanık ile taraf avukatları, müştekiler ve izleyiciler katıldı.

Olay tarihinde Balıkesir Kara Astsubay Meslek Yüksekokulu öğrencisi olan ve staj için 66. Mekanize Zırhlı Piyade Tugay Komutanlığı'nda bulunan tutuklu sanık Selim Ses, savunmasında, 15 Temmuz'da eski binbaşı Ahmet Baykal'ın kendisini nöbetçi amir diye tanıttığını, konferans salonunda bir toplantı düzenlediğini ve toplantıda tatbikattan bahsettiğini söyledi.

Akşam saatlerinde birliğe saldırı olduğunun söylendiğini ve polise destek için dışarı çıkıldığını iddia eden Ses, Vatan Caddesi üzerinde cipten inerek tutuklu sanık eski yarbay Osman Akkaya'nın emriyle zırhlı (Geliştirilmiş Zırhlı Personel Taşıyıcı) araca bindiklerini, bu sırada Akkaya'nın kendilerine, "Olumsuz bir durum olursa ateş etmekte serbestsiniz." dediğini ifade etti.

Eski emniyet müdürü Mithat Aynacı'nın da kendilerinden çok kısa bir süre sonra araca bindiğini anlatan Ses, şunları anlattı:

"Üzerinde polis üniforması vardı. Elindeki telefonla sürekli mesajlaşıyordu. Mithat Aynacı, Osman Akkaya'ya, 'Ön tarafa tanklar gelecekti, neden zırhlı araçlar geldi?' dedi. Bunun üzerine Osman Akkaya, yukarı çıktı ve ateş etti. Daha sonra Mithat Aynacı, Osman Akkaya'ya, 'Hava desteğine, helikoptere ihtiyaç var.' Mithat Aynacı bir de 'Ankara'yı, İzmir'i aldık, bir tek İstanbul kaldı.' dedi."

Polislerin daha sonra aracın üstünden Osman Akkaya'yı aldığını ve bunun üzerine Mithat Aynacı'nın "Teslim olmayın." dediğini aktaran Ses, "Polisler aracın içerisine geldi, 'Napıyorsunuz müdürüm, burada ne işiniz var, bu yaptığınız yanlış, teslim olun.' dedi, daha sonra Mithat Aynacı'nın üzerindeki polis üniformasını çıkarttı ve beyaz tişörtle gözaltına aldı." ifadelerini kullandı.

Tutuksuz sanık astsubay Bülent Kaplan ise ZMA ile Vatan Caddesi'ne gittiğini ve hiçbir olaya karışmadan geri döndüğünü savundu.

15 Temmuz ve öncesinde 3. Kolordu Komutanlığı'ndan terör eylemi olacağına yönelik mesajlar geldiğini ifade eden Kaplan, "3. Kolordu, NATO'yla bağlantılı. Buradaki tümenlerde NATO ülkelerinden temsilciler olduğunu biliyorum. Gün boyu mesajlar buradan geliyordu. Bu durumu biraz garipsedim. Bu mesajların darbeye hazırlık amacına yönelik olduğunu değerlendiriyorum." dedi.

Duruşma diğer sanıkların savunmalarının alınması için yarına ertelendi.


- İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, 15 Temmuz'da İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün işgal edilmesine teşebbüs eden ve aralarında tankın içinden çıkan eski emniyet müdürü Mithat Aynacı, yine olay tarihinde Edirne Emniyet Müdürlüğü'nde görevli olup İstanbul Emniyet Müdürlüğü binası çevresinde bulunduğu tespit edilen eski emniyet müdürü İsmail Uğuz'un yanı sıra yarbaylar Osman Akkaya ve Fatih Sönmez'in de bulunduğu 23 rütbeli asker ile 44 er "sanık" sıfatıyla bulunuyor.

İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ve 73 kişinin "müşteki" ve 14 kişinin "mağdur" sıfatıyla yer aldığı iddianamede, darbe girişimi sırasında rütbeli askeri personel sanık Ömer Kalın'ın kullandığı tankı, duran araçların ve vatandaşların üzerine sürmesi sonucu Hüseyin Kısa, Muhammet Aksu, Mehmet Şefik Şefkatlioğlu ve Türkmen Tekin'in şehit oldukları anlatılıyor.

Ahmet Kocabay'ın ise sanık yarbay Fatih Sönmez tarafından silahla vurularak şehit edildiği belirtilen iddianamede, her iki bölgede çıkan olaylarda 30 kişinin de yaralandığı ifade ediliyor.


- "Askerlerle görüştükten sonra evden çıktı"

İddianamede, yapılan araştırmalarda örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullandığı belirlenen eski 4. sınıf emniyet müdürü Mithat Aynacı'nın üzerinde 1 dolarlık banknot bulunduğu vurgulanıyor.

Aynacı'nın kullandığı telefon hattındaki görüşmeler incelendiğinde 15 Temmuz'da başka dosyadan tutuklu eski İstanbul Jandarma Komutanı Albay Gürcan Sercan ile bu dosyanın sanıklarından Osman Akkaya ve bazı askerlerle birçok kez telefon görüşmesi yaptığı belirtiliyor.

Sanık Aynacı'nın cep telefonu baz bilgisine göre, 15 Temmuz'da saat 20.00 sıralarında Küçükçekmece'deki ikametinde olduğu ve 20.14'te aktif görevde olan bir uzman çavuş tarafından arandıktan sonra ikametinden ayrıldığı belirtilen iddianamede, sanığın, eski albay Gürcan Sercan'la saat 22.49'da görüşme yaptıktan sonra Küçükçekmece'den ayrılarak İl Emniyet Müdürlüğü'nün bulunduğu Vatan Caddesi'ne hareket ettiği anlatılıyor.


- İstenen cezalar

İddianamede, tüm sanıklar hakkında ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'', ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme'', ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme'' ve ''silahlı terör örgütüne üye olma'' suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15'er yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Sanıklardan Mithat Aynacı hakkında ayrıca "kasten öldürmeye teşebbüs", "hakaret" ve "tehdit" suçlarından 30 yıldan 55 yıla kadar hapis cezası istenen iddianamede, kullandığı tankla 4 kişiyi ezerek ölümüne yol açtığı gerekçesiyle sanık Ömer Kalın'ın "kasten öldürme'', kasten yaralama'', ''mala zarar verme'' suçlarından 4 kez müebbet ile 529 yıldan 990 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülüyor.

Maktul Ahmet Kocabay'ın silahla vurularak şehit edilmesi ve diğer maktullerin ölümünden sorumlu tutulan sanık yarbay Fatih Sönmez hakkında ayrıca "kasten öldürmeye azmettirme" suçundan 5 kez müebbet ve "kasten öldürmeye teşebbüs", "kasten yaralama", "hakaret", "tehdit", "mala zarar verme" suçlarından 559 yıldan 1030 yıla kadar hapis cezası talep edilen iddianamede, "ana darbe davası"nın sanıklarından eski Tugay Komutanı Tuğgeneral Mehmet Nail Yiğit'in kendisine İstanbul Emniyet Müdürlüğü yerleşkesinin işgal edilmesi talimatı verdiği belirtilen dönemin 66. Mekanize Piyade Tugayı'nda Kurmay Başkan Vekili Yarbay Osman Akkaya hakkında da ayrıca ''kasten yaralama", "kasten öldürmeye teşebbüs", "hakaret" ve "tehdit" suçlarından 113 yıldan 256 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

İddianamede, diğer bazı sanıkların da yine benzer suçlardan 13,5 yıl ila 990 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılmaları talep ediliyor.

Yorumlar