ASDER Genel Başkanvekili Hacımustafaoğulları:

- "28 Şubat, Ergenekon ve Balyoz süreçlerinde gerçekleştirilen sinsi tuzaklarla hainler koruma altına alınırken, masum insanlar kıyıma uğramıştır. FETÖ ile mücadele sürecinde de aynı oyunların hayata geçirilmesi için terör örgütlerinin her türlü girişimi iş birliği içinde yapacakları bilinmeli ve ona göre tedbirler geliştirilmelidir"

Google Haberlere Abone ol
ASDER Genel Başkanvekili Hacımustafaoğulları:

İSTANBUL (AA) - Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Genel Başkanvekili Mustafa Hacımustafaoğulları, "28 Şubat, Ergenekon ve Balyoz süreçlerinde gerçekleştirilen sinsi tuzaklarla hainler koruma altına alınırken, masum insanlar kıyıma uğramıştır. FETÖ ile mücadele sürecinde de aynı oyunların hayata geçirilmesi için terör örgütlerinin her türlü girişimi iş birliği içinde yapacakları bilinmeli ve ona göre tedbirler geliştirilmelidir." dedi.

Hacımustafaoğulları, yaptığı açıklamada, 21 Temmuz 2016'da ilan edilen olağanüstü hal (OHAL) ile başta TSK olmak üzere devlet kurumları içinde yuvalanmış FETÖ militanları ve onlara destek olanların temizlenmesi ve hak ettikleri cezalara çarptırılmaları için mücadelenin sürdürüldüğünü anımsattı.

Halkın milli seferberlik ruhuyla yürütülen bu mücadelenin arkasında olduğunu ifade eden Hacımustafaoğulları, "FETÖ, PKK, DEAŞ, Ergenekon... Karşımıza hangi maskeyle çıkarlarsa çıksınlar, hepsi karanlık odakların ve tarihsel düşmanlarımızın kontrolündeki bu terör örgütleri arasında hiçbir fark yoktur." ifadelerini kullandı.

Bu örgütlerin her zaman iş birliği yapabileceğine işaret eden Hacımustafaoğulları, şunları kaydetti:

"Şimdi FETÖ ile yürütülen mücadele sürecinde, devlet içinde varlıklarını korumaya çalışan kripto FETÖ mensupları ile pozisyonlarını güçlendirmeye çalışan ulusalcı maskeli darbeci damar mensupları, gerçekleştirdikleri iş birliği ile FETÖ ile mücadele sürecini zehirleyerek amacından saptırmak, terör örgütü elemanlarını ve örgütlerinin gücünü korumak, kendilerine engel gördükleri kişileri bertaraf etmek maksadıyla yeni planlar peşinde olduklarının işaretleri görülmektedir. 28 Şubat, Ergenekon ve Balyoz süreçlerinde gerçekleştirilen sinsi tuzaklarla hainler koruma altına alınırken, masum insanlar kıyıma uğramıştır. FETÖ ile mücadele sürecinde de aynı oyunların hayata geçirilmesi için terör örgütlerinin her türlü girişimi iş birliği içinde yapacakları bilinmeli ve ona göre tedbirler geliştirilmelidir."

Hacımustafaoğulları, 122 bin civarında FETÖ mensubu olma şüphesiyle işlem yapılan kişi bulunduğunu belirterek, "Bu ciddi mücadele sürecinde, haklı güvenlik endişeleri etkisinde istenmeyen adli ve idari kazaların ve hata payının olması kabul edilebilir bir durumdur. Zaman zaman yapılan KHK düzeltmeleriyle bahse konu hatalar telafi edilmekte ve oluşan mağduriyetlerin giderilmesine çalışılmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.

Bu konuda devletin en üst düzeyde, adalete uygun şekilde işlem tesisi için gereken hassasiyeti gösterme gayretinde olduğunun müşahede edildiğini kaydeden Hacımustafaoğulları, şöyle devam etti:

"Ancak, FETÖ dolayısıyla haklarında işlem yapılan ve fakat hiçbir şekilde bu örgüt ve faaliyetleriyle ilgisi bile düşünülemeyecek, tam aksine bu örgüte karşı darbe gecesi başta olmak üzere her zaman mücadele etmiş bazı kimselerle ilgili yapılan hataların artma istidadı gösterdiği ve toplum vicdanında endişelere sebep olduğu da açık bir gerçektir. Tüm sivil toplum kuruluşları ve toplum olarak desteklediğimiz FETÖ ile diğer terör örgütlerine karşı yürütülen mücadelenin etkin olarak sürdürülüp amacına ulaşması ve ülkenin bir daha darbe ile benzeri ihanetlerle karşı karşıya gelmemesi için alınması gereken tedbirleri belirtmekte fayda görüyoruz. Haklarında terör örgütü elamanı veya örgütsel ilişkisi olduğu konusunda güçlü deliller olmayan, çevrelerinde olumlu kanaatler bulunan, iftiraya maruz kalma veya adli, idari ve güvenlik kazasına maruz kalma ihtimali olan kişiler hakkında tesis edilecek işlemlerde, muhatabın masum, suçsuz olabileceğine göre işlemler tesis edilmelidir. 15 Temmuz gecesi ve devam eden günlerde yapılan hain darbe girişimine fiilen katılan, yöneten, planlama sürecine dahil olan, FETÖ kurucusu, yöneticisi, militanı ve destekçisi olduğu yönünde güçlü deliller olanlar hariç tutulmak üzere; kaçma, delil karartma, delil yok etme ihtimali olmayan, haklarında terör örgütüyle ilgisi ve iltisaklığıyla ilgili güçlü deliller bulunmayan kişilerin masum olabilecekleri ihtimali göz önüne alınarak tutuksuz yargılanmaları değerlendirilmelidir."

Yorumlar