Ankara Garı önündeki terör saldırısı davası

- Ankara Garı önünde 102 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısıyla ilgili 36 sanığın yargılandığı davaya devam edildi - Müşteki avukatlarından Karakoç: - "Bizim canımız yandı ama artık bu ülke, katliamlar ülkesi olmasın. Daha önce de gördük, örgüt üyeleri yakalanıyor, 8 ay tutuklu kalıyor, mahkeme tahliye ediyor, sonra adam gidip bir yeri patlatıyor. Artık bunlara öyle bir ders verilsin ki, bunu siz yapın, bu örgüte haddini bildirin"

Google Haberlere Abone ol
Ankara Garı önündeki terör saldırısı davası

ANKARA (AA) - Ankara Garı önünde 102 kişinin hayatını kaybettiği,10 Ekim 2015'te düzenlenen terör saldırısıyla ilgili 36 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, müştekiler, yakınları, tutuklu sanıklar ve avukatları ile çok sayıda müşteki avukatı katıldı.

Duruşmayı, CHP İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner, Ankara bağımsız milletvekili Aylin Nazlıaka da izledi.

Müşteki avukatlarından Özcan Karakoç, sanıkların DEAŞ'a ait şirketlerde sigortalı olduklarını, halen törgütü ve birbirlerini koruyup kolladıklarını söyledi.

Sanıkların duruşmalarda birbirlerini tanımadıkları yönünde yalan söylediklerini belirten Karakoç, toplanan güvenlik kamerası kayıtlarına ise sanıkların bir arada görüntülerinin yansıdığını anlattı.

Karakoç, "HDP'nin 7 Haziran seçimleri öncesindeki Diyarbakır mitingindeki bombalı saldırı gerektiği gibi araştırılsa Suruç katliamı yaşanmazdı, Suruç katliamı yeterince soruşturulsa bu facia yaşanmazdı." dedi.

Avukat Karakoç, dün yapılan duruşmada, tanıklık yemini sırasında bazı sanıkların ayağa kalkmadığını hatırlatarak, tanık yemini sırasında mahkeme salonundaki herkesin ayağa kalkmasının yasal zorunluluk olduğunu belirtti.

Sanıkların, "inancımız gereği kalkmıyoruz" dediklerini ifade eden Karakoç, "Bu sanıkların ayağa kalkmayarak tanımadıkları, Türkiye'nin anayasal düzenidir. Sanıkların halen bu cesareti bulabiliyor olması önemli. Halen cesurlar, çünkü halen IŞİD'liler. Halen tutuklu da olsalar örgütlü tavırları devam ediyor. Bunlar, basit bir suç örgütünün üyesi değildir. Ülkenin en büyük katliamının sanıklarıdır." diye konuştu.

Türkiye'de terör örgütü DEAŞ'ın halen faaliyetlerine devam ettiğini aktaran Karakoç, bu davanın sanıkları arasında da canlı bomba eğitimi aldıklarından tereddüt olmayan kişiler bulunduğunu kaydetti.

Karakoç, "Bizim canımız yandı ama artık bu ülke katliamlar ülkesi olmasın. Daha önce de gördük, örgüt üyeleri yakalanıyor, 8 ay tutuklu kalıyor, mahkeme tahliye ediyor, sonra adam gidip bir yeri patlatıyor. Artık bunlara öyle bir ders verilsin ki, bunu siz yapın, bu örgüte haddini bildirin." dedi.

Avukat Karakoç, darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edilen Gaziantep'te DEAŞ dosyalarından sorumlu emniyet amiri Beyazıt Bestami Duman ile polis memuru Tahir Sarıışık'ın tanık olarak dinlenmesini istedi.

Duruşmada daha sonra sanık avukatlarının beyanları alındı.

Yakalanacağını anlayınca Gaziantep'te kendisini patlatan Halil İbrahim Durgun'un eşi Esin Altıntuğ'un avukatı, müvekkilinin terör örgütü üyesi olmadığını, eşinin örgüt üyesi olduğunu bilmediğini iddia ederek tahliyesini istedi.

İntihar bombacılarını Ankara'ya getirdiği otomobili sağlamakla suçlanan tutuklu sanık İbrahim Halil Alçay'ın avukatı da müvekkilinin suçsuz olduğunu iddia ederek, tahliyesini istedi.

Diğer sanık avukatlarının da sanıkların suçsuz olduğunu iddia ederek, tahliyelerini istemeleri üzerine salonda bulunanlar, "Bunları savunmaya utanmıyor musunuz?" diyerek tepki gösterdi.

Duruşmaya öğleden sonra sanık beyanlarıyla devam edilecek.

Yorumlar