"Anadolu Dünya Dolu" programı
- Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan: (3) - "Bugün Kudüs'te ve Filistin şehirlerinde ağlatılan her çocuk, acı çektirilen her anne, vurulan, dövülen, hakaret edilen her insan yaklaşan yeni bir fırtınanın habercisidir. Adaletin olmadığı yerde zulüm vardır ama aynı zamanda bir uyanış, başkaldırı da vardır. Kudüs meselesi inşallah topyekun insanlığın ve özellikle de Müslümanların uyanışına vesile olacaktır" - "70 yıldır göçmen durumunda olan Filistinli kardeşlerimiz yeniden yurtlarına, evlerine kavuşana kadar da bu mücadelemizi sürdürüreceğiz. Adaletten, hukuktan, meşruiyetten asla taviz vermeden, teröre, iftiraya, çirkinliğe kesinlikle müsaade etmeden bu mücadeleyi zafere ulaştırmakta kararlıyız"
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün Kudüs'te ve Filistin şehirlerinde ağlatılan her çocuk, acı çektirilen her anne, vurulan, dövülen, hakaret edilen her insan yaklaşan yeni bir fırtınanın habercisidir. Adaletin olmadığı yerde zulüm vardır ama aynı zamanda bir uyanış, başkaldırı da vardır. Kudüs meselesi inşallah topyekun insanlığın ve özellikle de Müslümanların uyanışına vesile olacaktır." dedi.
Erdoğan, ATO Congresium'da Dünya Göçmenler Günü dolayısıyla AK Parti Genel Merkez Sosyal Politikalar Başkanlığı tarafından düzenlenen "Anadolu Dünya Dolu" programında konuştu.
Türkiye'ye söz verdiği yardımları yapmayan Avrupa ile Türkiye'nin yaptığı yardımları sorgulayan ana muhalefet partisinin aynı kafada olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Her ikisi de Türkiye'nin gerçekleştirdiği yakın tarihin en
büyük insani operasyonunu gölgelemeyi, itibarsız hale getirmeyi
amaçlamaktadır. Bizim için önemli olan kapımızı açtığımız,
bağrımıza bastığımız bu kardeşlerimizin ne dediği ve ne
hissettiğidir. Onların şöyle kalpten gelen 'Allah razı olsun.' sözü
bizim için dünyanın tüm iltifatlarından, tüm yardımlarından çok
daha değerlidir."
- "Turistik seyahate gitmedi, Bay Kemal"
Aliya İzzetbegoviç'in "Her şey bittiğinde düşmanlarımızın sözlerini değil, dostlarımızın sessizliğini hatırlayacağız." ifadesini aktaran Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bu söz bize Peygamber Efendimizin, 'Sizden biriniz bir yanlış
gördüğünde eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmezse diliyle ihtar
etsin. Buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin.' emrini
hatırlatıyor. Göçmeler konusunda biz elimizle yapabildiğimiz her
şeyi yapıyoruz. Müdahale alanımızın dışındaki konularda her
platformda meseleleri dile getirerek dilimizle ihtar görevini de
gerçekleştiriyoruz. İşte bugün bakın Başbakanımız, bir heyetle
Bangladeş'te. Turistik seyahate gitmedi, Bay Kemal. Nereye gitti?
Rohingya Müslümanları var ya Myanmar'dan kovulan, göçe zorlanan, o
dereleri, o bataklıkları geçerken bazı çocukların, annelerin,
babaların ölümünü sizler de ekranlarda izlemişsinizdir. Oradaki
aileleri görmeye, 'onlara nasıl yardım edebiliriz' bunu yerinde
tespit etmek için Bangladeş'e gitti. Orada kampları ziyaret
edecekler. Bir ay önce Dışişleri Bakanı, eşim, sivil toplum
kuruluşları da gitmişti. Takip ediyoruz. Sahra hastanesi vesaire
neler yapabiliriz onun üzerinde duruyoruz."
- "Karar, bu zulmün adeta ödüllendirilmesidir"
Türkiye'nin bulunduğu coğrafyadaki sorunların çoğaldığını ve derinleştiğini belirten Erdoğan, bu sorunlara karşı artık kalple buğzetmekle yetinmeyeceklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD tarafından Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak tanınması kararına tepki göstererek, şöyle konuştu:
"Kudüs, İsrail'in işgalinden beri kesintisiz şekilde
huzursuzluğun, haksızlığın, adaletsizliğin yaşandığı bir yer haline
gelmişti. İsrail'in Kudüs ile birlikte tüm Filistin'de uyguladığı
devlet terörünün acı görüntüleri hepimizin hafızalarındadır.
Amerika'nın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararı, bu
zulmün adete ödüllendirilmesidir, teşvik edilmesidir. Kudüs
meselesi sadece kalple buğzedilerek geçiştirilebilecek bir konu
değildir. Hatta bu konudaki sorumluluğumuzun gereğini sadece dille
ifade ederek de yerine getirmiş olamayız. Kudüs konusunda mutlak
somut, elle tutulur, gözle görülür netice almaya yönelik adımlar
atmak zorundayız. Müslümanlarla birlikte Hristiyanların da kutsal
mekanlarını barındıran Kudüs'ü İsrail gibi işgalci bir gücün
insafına terk etmek insanlığı bin yıl geriye götürecek tehlikeli
bir sürecin kapısını açmaktır."
- "Allah gözlerini doyursun"
Kudüs gibi mübarek toprakların geçmişte çok büyük acılara şahitlik ettiğini dile getiren Erdoğan, "Üzerine dökülen çok kanı emmek zorunda kaldı. Bugün Kudüs'te ve Filistin şehirlerinde ağlatılan her çocuk, acı çektirilen her anne, vurulan, dövülen, hakaret edilen her insan yaklaşan yeni bir fırtınanın habercisidir. Adaletin olmadığı yerde zulmü vardır ama aynı zamanda bir uyanışta, başkaldırı da vardır. Kudüs meselesi inşallah topyekun insanlığın ve özellikle de Müslümanların uyanışına vesile olacaktır." dedi.
Erdoğan, Türkiye'nin Filistinliler konusunda üzerine düşeni yaptığını, yapmaya da devam edeceğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"70 yıldır göçmen durumunda olan Filistinli kardeşlerimiz yeniden yurtlarına, evlerine kavuşana kadar da bu mücadelemizi sürdürüreceğiz. Adaletten, hukuktan, meşruiyetten asla taviz ve vermeden, teröre, iftiraya, çirkinliğe kesinlikle müsaade etmeden bu mücadeleyi zafere ulaştırmakta kararlıyız."
"Dünya hepimize yetecek, hepimize güvenli, huzurlu, müreffeh bir gelecek sağlayacak büyüklüktedir. Yaşarken dünyaya sığmayan insana, öldüğünde iki metrekarenin dahi büyük geldiği bilindiği halde tamahkarlığından geri durmayanların Allah gözlerini doyursun." diyen Erdoğan, iki kapılı bir han olarak gördükleri dünyada sadık yarlarının kara toprak olduğunu unutmadan yollarına devam edeceklerini sözlerine ekledi.
- Notlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a konuşmasının ardından, farklı kıtalardan gelip Türkiye'de yaşayan insanları temsilen birer vatandaş hediye takdim etti. Asya'yı temsilen Filistin'in Başkenti Doğu Kudüs'ten gelen vatandaşlar Kubbet-üs Sahra'nın minyatür portresini Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sundu.
Recep, Tayyip, Erdoğan isimli Suriyeli üçüzler de sahneye gelerek Erdoğan'a Tüm dünyada yaşayan Suriyeli muhacirler adına hediyelerini verdi.
Türkiye'de yaşayan yabancı vatandaşların görüşlerinin yer aldığı videoların gösterildiği programa, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık, futbolcular Fernando Muslera, Ricardo Quaresma ve Samuel Eto'o ile çok sayıda davetli katıldı.
(Bitti)
Yorumlar