"ABD, Filistin siyasetinin elini kolunu bağlamaya çalışıyor"
- ORSAM Başkanı Prof. Dr. Uysal: - "(ABD'nin Heniyye'yi terör listesine alması) Çok şaşılacak bir şey yok. ABD'de, İsrail'in dost bildiğini dost, düşman bildiğini düşman bilen bir siyaset anlayışı var. Biraz da Kudüs meselesinde aldığı yenilgiyi bu tür ufak tefek makyajlarla, hamlelerle kapatmaya çalışıyor diye de düşünebiliriz" - Necmettin Erbakan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bozbaş: - "ABD, Filistin siyasetinin elini kolunu bağlamaya çalışıyor. Aralık ayında ilk defa Ulusal İttifak inşa edilmişti. Heniyye'nin bu noktada terörist ilan edilerek Abbas'tan uzaklaştırılması önemli. Adeta Ulusal İttifak'ın altına dinamit döşüyorlar. Bu şekilde baktığınızda Abbas'ı yalnızlaştırıyorlar olarak görebiliriz" - "Heniyye'nin terörist olarak kabul edilmesi yarın, öbür gün ya da ilerleyen haftalarda olası bir suikastı meşrulaştıracaktır"
İSTANBUL (AA) - Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM)
Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal, ABD yönetiminin Hamas Siyasi Büro
Başkanı İsmail Heniyye'yi terör listesine almasının şaşırtıcı
olmadığını belirterek, "Çok şaşılacak bir şey yok. ABD'de,
İsrail'in dost bildiğini dost, düşman bildiğini düşman bilen bir
siyaset anlayışı var. Biraz da Kudüs meselesinde aldığı yenilgiyi
bu tür ufak tefek makyajlarla, hamlelerle kapatmaya çalışıyor diye
de düşünebiliriz." dedi.
ORSAM Başkanı Prof. Dr. Uysal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, baskılar karşısında ABD Başkanı Trump'ın giderek kendisini İsrail lobisine yakın bir çizgiye yaslayarak kendini güvenceye almaya çalıştığını ifade etti.
Trump'ın seçilmeden önce de "İsrail ne derse yapacağım" şeklinde
söylemleri olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Uysal, yönetime geldikten
sonra da verdiği bu sözleri tuttuğunu kaydetti.
ABD'nin Heniyye'yi terör listesine alınmasının Trump'ın
politikasına uyduğunu vurgulayan Prof. Dr. Uysal, şöyle
konuştu:
"Amerika, genel olarak iki devlet olarak çözümü destekliyordu.
Görüşmelerde ara buluculuk yapmaya çalışıyordu ve bundan sonra
Amerika'nın çok net bir taraf olduğu yani İsrail tarafı olduğu
anlaşılıyor ve taraf olan birisi de bir tarafı tercih ettiği için
ara buluculuk yapamaz. Heniyye'nin terör listesine alınmasında ise
çok şaşılacak bir şey yok. Olumsuz bir şey ama genel Trump
çizgisine uyuyor. ABD'de İsrail'in dost bildiğini dost, düşman
bildiğini düşman bilen bir siyaset anlayışı var. Biraz da Kudüs
meselesinde aldığı yenilgiyi bu tür ufak tefek makyajlarla,
hamlelerle kapatmaya çalışıyor diye de düşünebiliriz."
"Heniyye'nin terör listesine alınmasının nasıl bir etkisi olur?"
şeklindeki soru üzerine Prof. Dr. Uysal, "Filistin işgal altında,
zaten Gazze dahil kuşatma altında. Çok fiili etkisi olmasa da yurt
dışı ziyaretlerini etkileyecektir. Psikolojik olarak ABD'ye çok
yakın duran diğer ülkeler de benzer kararlar alabilir."
dedi.
Uluslararası kamuoyunun tepkilerine karşın Trump'ın çizgisinin değişmesini beklemediğini ifade eden Prof. Dr. Uysal, "Trump'ın vizyon olarak buradan değişime gideceğini beklemek biraz hayalcilik olur. Sıkıştıkça İsrail'e daha fazla yanaşıyor. Bunu devam ettirecektir." şeklinde konuştu.
- "Heniyye'nin terörist kabul edilmesi olası bir suikastı meşrulaştıracaktır"
Necmettin Erbakan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gökhan Bozbaş, Trump'ın yönetime geldiğinden bu yana bölgedeki "tüm yaraları kaşıdığına" dikkati çekti.
Trump yönetimindeki ABD'nin Suudi Arabistan ile İran arasındaki gerilimi tırmandırdığını, Türkiye'yi PYD/PKK üzerinden gerdiğini, Kudüs'ü başkent olarak tanıyarak tüm Müslüman ülkelerin hassasiyetlerini yükselttiğini vurgulayan Bozbaş, şöyle konuştu:
"Bölgede tamamen hassas olunan noktaların tamamında ABD var. ABD bu noktaları kaşıyarak bölgedeki hassasiyeti yükseltiyor. Bunun farklı sonuçları var. En önemli sonuçlarından birisi silah satıyor. Bölge ülkelerinin tamamında silahlanma söz konusu. Bunun kendi savunma sanayi açısından faydası olduğu gibi bölgede ciddi anlamda ülkeleri, toplulukları birbirine düşmanlaştırarak savaştırma gibi bir etkisinin olduğu gözüküyor. Burada bölge halklarının, Müslümanların uyanık olması gerektiği kanaatindeyim. Bunu Büyük Orta Doğu Projesi'nin ortaya çıktığı zamana kadar geriye götürebiliriz ama son 2 yıldır özellikle bu hassasiyet üzerinden güçlü aktörleri zayıflatarak hatta becerebilirse bölerek yeni bir siyasetin başlangıcının emareleri söz konusu. Bizim bu noktada Cumhurbaşkanımızın dediği gibi kendi göbeğimizi kendimizin kesmesi gerekiyor. Burada ezeli dostluklar, stratejik müttefikler siyaseti üzerinden değil de kendi göbeğimizi kendimiz keserek, kendi geleceğimizi belirleme noktasında uyanık olmamız gerektiği düşüncesindeyim."
İsrail-Filistin meselesinin son 60 yıldaki en hassas konulardan
birisi olduğuna işaret eden Bozbaş, "ABD, Kudüs'ü başkent ilan
ederek aslında kendince bir fitili ateşledi." dedi.
Trump'ın Filistin-İsrail meselesinde kendisini yönlendiren
danışmanların tamamının Yahudi ve İsrail yanlısı isimler olduğunu
belirten Bozbaş, hedeflerinin Arapların azınlık statüsünde olduğu
Filistin topraklarını da içine alan bir İsrail devleti kurmak
olduğunu vurguladı.
Bozbaş, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin terör
listesine alınması konusunda ise şu değerlendirmede
bulundu:
"Heniyye'nin terörist olarak kabul edilmesi yarın öbür gün ya da
ilerleyen haftalarda olası bir suikastı meşrulaştıracaktır. Bu
anlamda dikkat edilmesi gerekiyor. İsrail güçleri olur da onun gibi
güçlü bir figürü Filistin'in herhangi bir yerinde şehit ettiği
takdirde, Amerika'nın aldığı kararla bir teröristi öldürmüş olacak.
Bu da doğal olarak uluslararası alanda kendi içinde meşru bir
kararmış gibi gözükecek. Bu anlamda dikkat edilmesi gerekiyor. Daha
önce geçmişte bunun örneklerini gördük."
Filistin'in tüm çıkış noktalarının İsrail kontrolünde olduğunu
ve bu nedenle Heniyye'nin ülkesinden dışarıya çıkışının hemen hemen
imkansız hale geldiğini aktaran Bozbaş, şöyle devam etti:
"ABD, Filistin siyasetinin elini kolunu bağlamaya çalışıyor.
Aralık ayında ilk defa Ulusal İttifak inşa edilmişti. Heniyye'nin
bu noktada terörist ilan edilerek Abbas'tan uzaklaştırılması
önemli. Adeta Ulusal İttifak'ın altına dinamit döşüyorlar. Bu
şekilde baktığınızda Abbas'ı yalnızlaştırıyorlar olarak
görebiliriz. Ulusal İttifak'ın bir kanadı felç olduğu takdirde
Abbas yine uluslararası alanda Filistin'in tanınmış lideri olarak
görülebilir ama Henniye gibi toplumsal desteği olan bir liderle
beraber hareket etmesiyle tek başına hareket etmesi farklı
olacaktır."
İsrail'in, ABD'nin Kudüs'ü başkent olarak tanıma kararından çok
önce bu konuda diplomatik girişimlere başladığını hatırlatan
Bozbaş, bu sırada bölge ülkelerinin ise kendi aralarındaki
gerilimlerle uğraştığını ifade etti.
Türkiye'nin ve bölge ülkelerin uyanık olması gerektiğini dile getiren Bozbaş, "Evet, cambaza bakacağız, cambazla uğraşacağız ama arka tarafta hırsızı da kesinlikle kaçırmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Yorumlar