AB Bakanı Çelik Brüksel'de

- Bakan Çelik basın toplantısı düzenledi: (2) - "Genişlemeden Sorumlu Komiser (Johannes) Hahn sürekli olarak, 'Türkiye ile müzakerelerin kesilsin' diyen bazı milletvekillerinin tweetlerini retweet yapıyor. Genişleme Komiseri yerine 'genişlemeyi engelleme komiseri' gibi hareket ediyor. O koltukta oturan birisinin daha kaliteli politikalar, daha kaliteli yaklaşımlar üretmesi gerekir" - "PKK terör örgütü meselesi, Fetullahçı Terör Örgütü meselesi, Türkiye'de ne oluyor ne bitiyor gibi meseleleri Kati Piri'nin anlamasını beklemeyin. Onun anlamasını beklemek ona haksızlık olur" - "AP'den beklenmesi gereken, bir Avrupa ülkesi, Bir Avrupa demokrasisi saldırıya uğramışken onunla güçlü bir dayanışma göstermesidir"

Google Haberlere Abone ol
AB Bakanı Çelik Brüksel'de

BRÜKSEL (AA) - AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn'ın, "genişlemeyi engelleme komiseri" ve gibi hareket ettiğini, Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri'den de PKK ve FETÖ meselelerini anlamasını beklemenin ona haksızlık olacağını söyledi.

Çelik, Brüksel temasları kapsamında AB Komisyonunun Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans, Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan sorumlu üyesi Dimitris Avramopoulos ve Güvenlik Birliğinden sorumlu üyesi Julian King ile görüştü.

Görüşmelerinin ardından basın toplantısı düzenleyen Çelik, Türkiye-AB Sivil Toplum Buluşmaları çerçevesinde Türkiye'den gelen gazeteciler ve akademisyenlerin dün Brüksel'deki muhataplarıyla bir araya geldiğini hatırlatarak, "Aldığım izlenimler, verimli görüşmeler olduğu şeklinde. Çünkü herkesin kendi değerlendirmesini paylaşması, Türkiye'de ne olup bittiğinin doğru anlaşılması, Avrupa'daki kamuoyu değerlendirmelerinin doğru anlaşılması bakımından bu toplantılara önem veriyoruz." dedi.

Bu görüşmelerin gelecek aylarda Paris, Berlin ve Londra'da da gerçekleştirileceğini ifade eden Çelik, ayrıca İstanbul'da da Avrupa'nın geleceğine ilişkin bir toplantı yapmayı planladıklarını söyledi.

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye ile üyelik müzakerelerinde yeni fasılların açılmasına karşı olduğu yönündeki haberlere atıfta bulunan Çelik, "Bu tür haberlerin çok olumsuz etki yaptığını söyledim. Bunların birçoğunun liderler tarafından teyit edilmediği ifade edildi." şeklinde konuştu.

Suriye'de, Irak'taki olaylara bağlı olarak yeni göç dalgalarının ortaya çıkabileceğinin belirten Çelik, Pakistan'daki 3 milyon civarındaki Afganlının ülkeyi terk etmesinin istendiğini ve Musul operasyonunun 6 ay süreceğinden bahsedildiğini hatırlatarak, bu gibi gelişmelerin sivil insanlar üzerinden nasıl etki yapacağının iyi değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

- "Bölge yeni göç dalgasını kaldırabilecek kapasitede değil"

Bölgenin yeni göçü kaldırabilecek kapasitesinin olmadığını söyleyen Çelik, savaştan kaçan insanları Suriye ve Irak içerisinde güvenli bölgelerde koruyabilecek yapılanmaların hızlıca harekete geçirilmesinin önemine değindi. Terör örgütlerinin Suriye ve Irak'ın yanı sıra Afrika'daki faaliyetlerinin yol açacağı etkiler konusunda daha titiz çalışmalar yapılması gerektiğini söyleyen Çelik, bu anlamda 2017'nin yeni gelişmelerin yaşayabileceği bir yıl olacağını belirtti.

Türkiye'nin bu konudaki çalışmalarını ayrıntılı bir şekilde anlattığını aktaran Çelik, özellikle yabancı teröristlerin Türkiye'den nasıl sınır dışı edildiği ve bu konuda nasıl bilgi paylaştığını muhataplarına bir kez daha ilettiğini bildirdi. Türkiye'nin iade ettiği bazı kişilerin Avrupa'daki terör saldırılarına karışmasının Türkiye'nin bu konudaki çalışma hassasiyetinin yüksek olduğunu ancak muhataplarının gerekli iş birliğini ortaya koyamadığını gösterdiğini vurgulayan Çelik, bu konuda daha yoğun bir iş birliğine ihtiyaç olduğunu söyledi. PKK'nın Avrupa'daki faaliyetlerine değinen Çelik, terör örgütleri arasında ayrım yapılmaması gerektiğini vurguladı.

- "Genişleme Komiseri yerine genişlemeyi engelleme komiseri gibi hareket ediyor"

Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin terörle mücadele ve göç meselesine indirgenmemesi ve daha geniş ajandada ele alınması gerektiğini dile getiren Çelik, şöyle devam etti:

"Özellikle altını çizdiğim nokta, AB kurumlarında görev yapanların AB perspektifini yansıtacak şekilde görev yapmalarıdır. Çok çarpıcı bir örnek; Genişlemeden Sorumlu Komiser (Johannes) Hahn sürekli olarak, 'Türkiye ile müzakerelerin kesilsin' diyen bazı milletvekillerinin tweetlerini retweet yapıyor. Genişleme Komiseri yerine 'genişlemeyi engelleme komiseri' gibi hareket ediyor. O koltukta oturan birisinin daha kaliteli politikalar, daha kaliteli yaklaşımlar üretmesi gerekir. Çünkü görevi, Genişlemeden Sorumlu, başarısı da bununla, bu alanda nasıl daha kaliteli politikalar ürettiğiyle ölçülür. Ama onun yerine Avusturya hükümetinin dışişleri sözcüsü gibi bir yaklaşım sergilerse, o zaman AB koltukları istismar edilmiş olur. AB makamlarında çeşitli milletlerden, çeşitli kimliklerden insanlar var. Onlar artık AB koltuklarına oturdukları ve yetkili oldukları andan itibaren politik angajmanlarını ya da politik kimliklerini askıya almalılar, AB'nin politikasını yansıtmalar. Bu pozisyonlar kişiselleştirilmemelidir. Sadece Türkiye konusunda değil, göç konusunda da terörle mücadele konusunda daha dengeli daha adil, daha kaliteli politikalar üretilmesi gerekiyor. "

- "Kör bir eleştiri oluyor"

Türkiye'den yapılan açıklamaların Avrupa'dan yapılan vizyonsuz açıklamalara cevap olduğunu, Avrupa'dan herhangi bir açıklama olmadan Türkiye'den bir cevap verilmediğini belirten Ömer Çelik, Avrupa Parlamentosunun (AP) Türkiye'yle müzakerelerinin geçici olarak askıya alınması yönündeki tavsiye kararını eleştirdi. AP'nin darbe girişimi sırasında bombalanan Türk parlamentosuyla dayanışma içinde olması gerektiğini ifade eden Çelik, Türkiye'nin eleştiri yapılmasına itiraz etmediğini, ancak eleştiri yapılırken pozitif olunması gerektiğini belirtti.

İnsan hakları, demokrasi ve hukuk devleti gibi kavramlar ile Türkiye-AB ilişkilerinin bir ülkeyi köşeye sıkıştırmak için kullanılmaması gerektiğini kaydeden Çelik, şöyle devam etti:

"Bu durumda o zaman eleştiri amaçsız bir eleştiri oluyor, kör bir eleştiri oluyor, yapay, yapıcı olmayan bir eleştiri oluyor. Dolayısıyla AP'den beklenmesi gereken, bir Avrupa ülkesi, Bir Avrupa demokrasisi saldırıya uğramışken onunla güçlü bir dayanışma göstermesidir. Hiç kimse 'Eleştirilerinizi bir kenara koyun' demiyor. Bizim de çeşitli uygulamalarla ilgili çeşitli eleştirilerimiz oluyor. Biz bu eleştirileri mümkün olduğunca ilerleme sağlayacak bir şekilde konumlandırmaya çalışıyoruz."

- "Kati Piri'nin anlamasını beklemek ona haksızılık olur"

Bakan Çelik, AP Türkiye Raportörü Kati Piri'nin, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimideki rolü ve terör örgütü PKK'nın faaliyetlerine ilişkin tutumuna dair bir soru üzerine ise, "Biz FETÖ ile ilgili mücadelemizin, bu konudaki kararlılığımızın ve bu konuda verimli bir işbirliği beklediğimizin altını her yerde çiziyoruz. FETÖ'nün darbenin arkasında olduğu konusunda zerre bir kuşku yok. Ama bu meseleleri, PKK terör örgütü meselesi, Fetullahçı Terör Örgütü meselesi, Türkiye'de ne oluyor ne bitiyor gibi meseleleri Kati Piri'nin anlamasını beklemeyin. Onun anlamasını beklemek ona haksızlık olur. " dedi.

- "Sivil siyaset ve şiddet melez bir yapı olarak önümüze çıkamaz"

Yaptığı görüşmelerde HDP'nin, "sivil siyaset yerine Kandil'in mevzi kazanmasına dönük siyasal tutum içinde olduğunu" dile getirdiğini aktaran Çelik, "Herkes 'Milletvekillerinin tutuklanması' diye bir başlık atıyor. Ama milletvekilinin görevi nedir? Milletvekilinin görevi, sivil siyaseti tahkim etmektir, demokratik siyaseti güçlendirmektir. Sivil siyaset niçin var? Hiçbir şekilde şiddete başvurulmasın, şiddet dışlansın diye var. Sivil siyaset ve şiddet melez bir yapı olarak önümüze çıkamaz." değerlendirmesinde bulundu. Çelik, bu konuda İspanya ve Avrupa Adalet Divanının, Batasuna konusundaki mahkeme kararlarını örnek gösterdi.

(Bitti)

Yorumlar