8. Boğaziçi Zirvesi
- DEİK Yönetim Kurulu Başkanı Olpak: - “Küreselleşmenin temel sınavı, ‘insani değerlerimiz’ olacaktır” - “Geleceğimizin doğru tasarımını ancak, ‘insanı merkeze almak’ kavramını küreselleştirebildiğimiz ölçüde gerçekleştirebileceğiz” - TOBB Başkan Yardımcısı Kopuz: - “Kimyasal olarak temiz gıda üretme imkanı giderek daralıyor. O yüzden gıda üretimi ve ticareti önümüzdeki yıllarda en önemli küresel konulardan biri olacak”
İSTANBUL (AA) – Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Yönetim Kurulu Başkanı Nail Olpak, “Küreselleşmenin temel sınavı, ‘insani değerlerimiz’ olacaktır. Geleceğimizin doğru tasarımını ancak, ‘insanı merkeze almak’ kavramını küreselleştirebildiğimiz ölçüde gerçekleştirebileceğiz.” dedi.
Olpak, T.C. Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Uluslararası İş Birliği Platformu’nun (UİP) düzenlediği ve bu yıl "Geleceğin Tasarımı: Küreselleşmenin Yeni Sınavı" temasıyla düzenlenen 8. Boğaziçi Zirvesi’nin açılış konuşmasını yaptı.
Modern dünyada “Küresel düşün, yerel hareket et” stratejisinin geride kaldığını belirten Olpak, “Küresel düşünüp, yereli gözetip, küresel hareket etme” döneminin yaşandığını kaydetti.
Ticari kazanımların insanlığın ortak kazanımlarının önüne geçmemesi gerektiğine işaret eden Olpak, şöyle konuştu:
“İş dünyası kar merkezlidir. Daha fazla ürün ya da hizmet üretimi, daha fazla gelir ve kar elde etmek ve bunları sağlayabilecek araçları daha fazla kullanabilmek, iş dünyasının odak noktasıdır. İktisadi işletmeler için, işin doğası budur.
Ancak başka gerçeklerimiz de var. Bizler, sorumluluğumuzun ve hedeflerimizin, sadece firmalarımızın bulunduğu coğrafyalarla veya iş yaptığımız coğrafyalarla ve bilançolarımızla sınırlı olmadığının da farkındayız.
Ortaya koyduğumuz ürün ve hizmetlerle, sadece kendi coğrafyalarımızda değil, küresel ölçekte refahı ve gelişmeyi de etkiliyoruz. Öyleyse, değişimi yönlendirmek, bunu yaparken de tüm toplumun faydasına olacak şekilde kanalize etmek gibi, çok önemli bir sorumluluğumuz var.
- “Değerlerimizle barışık bir değişim sürecini yönetmek
durumundayız”
“Bizler, değerlerimizle, kültürümüzle, toplumsal
dinamiklerimizle ve potansiyelimizle barışık bir değişim sürecini,
hep birlikte yönetmek durumundayız.” diyen Olpak, bu noktadaki en
kritik sorunun, bunları yaparken, neyin merkeze alınacağı sorusu
olduğunu kaydetti.
Birçok hedefi ve önceliği merkeze almanın mümkün olduğunu
belirten Olpak, “Eğer geleceğimize gerçekten doğru çözümlerle
odaklanmak istiyorsak, hiç şüphesiz, insanı, değişim sürecinin en
önemli yerine, yani merkezine konumlandırmalıyız.” dedi.
Olpak değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
“Sonuçta her ne elde edersek edelim, hangi başarılara ulaşırsak
ulaşalım, insani değerlerimizi yitirdiğimiz noktada, iktisadi
kazanımlarımızın, maalesef, hiç ama hiç bir anlamı kalmıyor. Bunun
çok acı örneklerini ve sonuçlarını, hem yakın tarihimizde ve yakın
coğrafyamızda, hem de farklı zamanlarda ve coğrafyalarda hep gördük
maalesef.
İşte, yolun çatallaştığı bu noktada, küreselleşmenin temel
sınavı, ‘insani değerlerimiz’ olacaktır. Geleceğimizin doğru
tasarımını ancak, ‘insanı merkeze almak’ kavramını
küreselleştirebildiğimiz ölçüde gerçekleştirebileceğiz.”
- “Dünya nüfusu artıyor, gıda üreticisi nüfus ve gıda alanları
daralıyor”
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı Ali
Kopuz ise ülkeler arasında artan eşitsizliklerle, refahın tabana
yayılması gibi sorunların son dönemde derinleştiğini
söyledi.
Küresel ekonomik sistemin büyük dünya savaşlarını ve pek çok
bölgesel çatışmayı da ortaya çıkardığını aktaran Kopuz, “Şimdi yeni
bir dönemin başlangıcındayız. Küresel ekonomi ve siyasi dengelerin
değiştiği bir sürecin içindeyiz. Bu değişimin sancılarını
yaşıyoruz. Bu değişimi iyi değerlendirmek, geçmişte yapılan
yanlışlardan ders çıkarmak zorundayız. Değişimi iyi okuyan,
dönüşüme yön verenler geleceğin de kazananı olacak.” diye
konuştu.
Önümüzdeki yıllarda enerjiye yatırım yapan ülkelerin kazançlı
çıkacağını ifade eden Kopuz, şöyle konuştu:
“Burada Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölge hala kilit rolde.
Zira yüzde 70’i bu coğrafyada yer alan petrol ve doğalgaz önemini
korumaya devam edecek. İkinci alan gıda. Gıda artık çok çok daha
önemli hale gelecek. Dünya nüfusu artıyor, gıda üreticisi nüfus ve
gıda alanları daralıyor. Daha önemlisi kimyasal olarak temiz gıda
üretme imkanı giderek daralıyor. O yüzden gıda üretimi ve ticareti
önümüzdeki yıllarda en önemli küresel konulardan biri
olacak.
Bir diğer önemli konu da teknoloji. Önümüzdeki dönemde
teknolojinin gelişme hızı geçtiğimiz yüzyılın kat kat ilerisinde
olacak. Bu da teknoloji üreten ülkeler ile üretemeyen ülkeler
arasındaki farkı giderek açacak.”
- 8. Boğaziçi Zirvesi 30 Kasım'a kadar devam edecek
Kopuz, küresel ticarette korumacılığın hangi alanda olursa olsun
faydadan çok zarar getireceğini kaydetti.
Türkiye’nin son yıllarda yakaladığı büyüme rakamlarında rekabet
ve girişimciliğin itici güç olduğunu hatırlatan Kopuz, Türkiye’nin
girişimci ruhunu kaybetmeden yoluna devam etmesi gerektiğini
anlattı.
8. Boğaziçi Zirvesi 30 Kasım Perşembe gününe kadar düzenlenecek çeşitli panel ve oturumlarla devam edecek.
Zirvenin ilk gün oturumlarına yerli ve uluslararası siyasetçi,
bilim insanı ve özel sektör paydaşları katıldı.
Yorumlar