4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugayı'ndaki eylemlerle ilgili dava

- FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında 4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin davaya devam edildi

Google Haberlere Abone ol
4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugayı'ndaki eylemlerle ilgili dava

ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında 4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'ndaki eylemlerle ilgili davanın görülmesine devam edildi.

Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada sanık ve müşteki avukatları da hazır bulundu.

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Cumhuriyet Savcısı'nın esasa ilişkin mütalaasına karşı savunma yapan sanık eski binbaşı Fatih Mehmet Ulukuş, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Başkanlığı'nda çalışmasına rağmen, olay tarihinde Kara Harp Okulu öğrenci alımlarında komisyon üyesi olarak görevlendirildiğini belirtti.

Ulukuş, 16 Temmuz'da Ankara dışında bir düğüne katılacağı için o tarih itibarıyla garnizon terk izni aldığını, 15 Temmuz akşamı da mesai sonrası, akşam saatlerinde düğün hediyesi seçmek üzere çarşıya çıktığını bildirdi.

Akşam 22.00 civarı Etimesgut'taki lojmanlarda bulunan evine döndüğünü ve düğüne gitmek üzere hazırlık yaptığı sırada Kara Harp Okulu'ndaki resmi telefondan bir üsteğmenin arayıp, kurmay başkanının emri gereği öğrenci alımlarındaki personelin ivedi şekilde 28. Mekanize Tugayı'na gitmesi gerektiğini söylediğini aktaran Ulukuş, mesai dışı saatlerde benzer uygulamalar olduğunu savundu.

Ulukuş, sivil kıyafetli şekilde şahsi aracıyla emre uyarak, tugaya gittiğini, personele kartını gösterdikten sonra tugay karargah binasına çıktığını kaydetti.

Karargah önünde bulanan öğrenci alımlarındaki personelden, darbe girişimine yönelik söylemler duyduğunu anlatan Ulukuş, herhangi bir suça karışmamak için çalıştığını ve kışladan ayrılmaya karar verdiğini belirtti.

Ulukuş, ancak öncesinde kışladan çıkış yapmaya çalışanlara nizamiyede izin verilmediği, halkın ve iş makinelerinin de çıkışı kapattığını öğrendiğini, bu yüzden güvenli bir ortamda ayrılmaya karar verdiğini ifade etti.

Kışlada sabaha kadar aracında ve çevrede dolaşarak vakit geçirdiğini öne süren Ulukuş, yanlış bir şeye karışmamak maksadıyla insanlardan uzak durduğunu anlattı.

Ulukuş, sabah toplananlar olduğu için karargah önüne gittiğini, personelin Ali Kalyoncu'nun emirlerini yerine getirmemek gerektiği şeklinde konuşmalarını duyduğunu aktararak, bu sırada oraya gelen darbe karşıtı askeri personelce gözaltına alındıklarını bildirdi.

Amirlerinin emirleri doğrultusunda tugaya gittiğini, iddia edildiği üzere yönetimi devralmak gibi bir kastı olmadığını, hiç kimseden emir almadığını ve kimseye emir vermediğini, silah daha görmediğini savunan Ulukuş, mütalaada tarafına yöneltilen tüm suçlamaları reddetti.

Ulukuş, tahliyesini ve beraatini talep etti.

- Eski kurmay başkanı da suçlamaları kabul etmedi

4. Kolordu Komutanlığı Kurmay Başkanı eski albay Fatih Yücekan da esasa ilişkin savunmasında üzerine atılı suçlamaları reddetti. Daha önce verdiği tüm ifadeleri ise kabul ettiğini beyan eden Yücekan, 15 Temmuz'da Kayseri'de bulunduğunu, buradan 20.00 gibi Ankara'ya hareket ettiğini anlattı.

Yücekan, iddia edildiği üzere hareket ettiği saatte hiç kimseyle görüşmediğini ve darbe girişiminden haberdar olmadığını savunarak, HTS kayıtlarından da kimseyle görüşmediğinin anlaşılacağını ileri sürdü.

FETÖ ile de bir bağı olmadığını öne süren Yücekan, "Ben aklımı peynir ekmekle yemedim. Ben sadece ve sadece kendi komutanlarımdan emir alır, onları yaparım. Allah FETÖ ve bunun gibi milletin kanını emen bütün örgütlerin belasını versin." dedi.

Darbe girişiminin başlaması sonrası hızlıca görev yaptığı kışlaya katıldığı suçlamasıyla alakalı Yücekan, Kayseri'ye 3 saat 45 dakikada gittiğini, Ankara'ya ise 4 saat 26 dakikada döndüğünü vurguladı.

Kolordu karargahına 00.26'da girdiğini belirten Yücekan, yolda kız kardeşinin eşi dahil bazı kişilerin aradığını ve Genelkurmay önünde öle ve yaralılar olduğunu, durum hakkında bilgisini sorduğunu ifade etti.

Yücekan, durumdan haber olmadığını söyledikten sonra Genelkurmay'da çatışma çıktığını düşündüğünü bildirdi.

Yaptığı telefon görüşmelerinde "sıkıyönetim" ya da "darbe" ifadelerinin geçmediğini iddia eden Yücekan, şoföre de radyoyu açmasını söylediğini, ancak sürücünün bir kanal bulamadığını ileri sürdü.

Yücekan, askeri gereklilik olarak kolordu karargahına gittiğini ve burada sıkıyönetim mesajlarını gördüğünü belirterek, "Benim ilk emrim, sözde 'sıkıyönetim mesajlarına hiçbir şey yapılamayacaktır.' Yani 'ast birliklere yayınlanmayacak, emir geçersizdir' anlamındadır. Bu emri 00.30 sıralarında verdim." dedi.

Kolordu personelinin brifing salonunda toplanmasını istediğini ve 01.00 civarında personele yönelik yaptığı konuşmada komutanın Metin Gürak olduğunu ve başkasını da komutan olarak tanımayacaklarını belirterek, darbe girişiminin karşısında olduğunu ortaya koyduğunu savunan Yücekan, kolordu karargahında darbe girişimine yönelik bir faaliyete izin vermediğini iddia etti.

Yücekan, darbe girişiminin hiçbir aşamasında bulunmadığını kaydetti.

Sanık Fatih Gökçe'nin de savunma yaptığı duruşma, 17 Eylül 2018 Pazartesi gününe ertelendi.

Yorumlar