28 Şubat Paşasının Erbakan'a yaptığı saygısızlık

28 Şubat davasında savcının son sözlerini söylemesinden sonra gözler bir kez daha o dönemlere çevrildi. Özellikle dönemin Başbakanı Merhum Erbakan'a yapılan saygısızlıklar bir kez daha akla geldi.

Google Haberlere Abone ol
28 Şubat Paşasının Erbakan'a yaptığı saygısızlık

Sonhaberler | Haber Merkezi

Türkiye tarihine 'post modern darbe' olarak geçen 28 Şubat darbesinin failleriyle ilgili davanın son duruşması yapıldı. Savcı, sanıklar hakkında son sözlerini söyledi. Savcı, sanıkların darbe girişiminde bulunduklarını elirterek müebbet hapisle cezalarındırılmasını istedi. Davanın sona yaklaşmasıyla birlikte akla bir kez daha ülke tarihine kar bir leke olarak geçen o dönemde yaşan üzücü olaylar geldi. 

O dönemde yaşanan en üzücü olaylardan biri dönemin Başbakanı Merhum Necmettin Erbakan'a darbenin paşaları tarafından yapılan saygısızlıktı. 

Dönemin Refah Partisi milletvekillerinden Yasin Hatipoğlu, 28 Şubat Milli Güvenlik Kurulu ve YAŞ toplantılarından sonra Başbakan Erbakan'ın verdiği yemeğe davet ettiği paşalardan Güven Erkaya'nın büyük bir terbiyesizliğe imza attığını söyledi. 

Hatipoğlu, Erkaya'nın yemeğe davet edildiğini, yemek salonuna girişte sağa sola küçümser bir tavırla baktıktan sonra yüksek bir sesle, "Nerede benim rakım?" diye sorduğunu, akabinde "Efendim, ev sahibi yemekte rakı ikramında bulunmadığı için yok" cevabını aldığı, bunun üzerine de, yine yüksek sesle, "Hemen bana rakı getirin gidin, nereden bulursanız bulun" şeklinde bağırdığını söyledi. 

Bunun üzerine görevlilerin Erkaya için dışarıdan rakı getirdiğini belirterek, darbe paşasının buradaki tek amacının Merhum Erbakan'ı üzmek için böyle bir harekette bulunduğunu kaydetti.

UTANMADAN GURUR DUYARAK ANLATTI

Dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Güven Erkaya ise bu olayı yakın dostu Emekli Büyükelçi Taner Baytok'a gururla anlattı. Baytok, ‘‘Bir Asker, Bir Diplomat’’ adlı kitabında, Erkaya’nın ağzından bu olayı şöyle anlatmıştı: ‘‘Askeri Şura toplantısı vesilesiyle, Başbakan'ın verdiği yemekte garsonların servis yaptıkları tepsilere baktım, alkollü içki yok. Bir garsondan rakı istedim. ‘‘Alkollü içki yok efendim’’ dedi. Israr edince garson bir kadeh rakıyı görünmesin diye peçete kağıdına sarılmış olarak getirdi. Peçeteyi çıkarıp garsona verdim. O sırada Genelkurmay Başkanı geldi. Bardağına hemen portakal suyu koydular ama ‘‘Ben şarap içeceğim‘‘ dedi. Ben de garsona, ‘‘Rakıya devam edeceğim, sen rakı şişesini servis masasına koy, kadehim boşaldıkça doldurursun’’ dedim. Yemeğe geçilmeden evvel medya mensupları içeri alındı. Ben rakının etrafındaki bardakları kenara çektim. Genelkurmay Başkanı'nın şarabı fotoğrafçılar gittikten sonra geldi. Medyanın ilgisi benim rakı kadehime yöneldi. Ertesi günkü haberlerin de odak noktasını oluşturdu.’’ 

Yorumlar

ihsan sadece askeri ayağı olmaz diğer medya üniverist banka siyastci vs. ayaklarıda yargılanmalı adalet öyle tecelli eder yoksa eksik kalır