2. Ordu'daki darbeci generaller hakim karşısında

15 Temmuz darbe girişimine Malatya'daki 2. Ordu Komutanlığı'ndan iştirak eden generaller ve subaylar bugün aynı şehirde hakim karşısına geçti. Sanıklarla birlikte darbe girişimi mağdurları da bugün mahkemedeki yerini aldı.

Google Haberlere Abone ol
2. Ordu'daki darbeci generaller hakim karşısında

Sonhaberler | Haber Merkezi 

Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen 15 Temmuz kalkışmasının failleri tek tek yargılanıyor. Darbe girişiminin 2. Ordu'daki ayağını oluşturan general ve subaylar bugün Malatya'da hakim karşısına çıktı. Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili tutuklanan aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti, 2. Ordu Kurmay Başkanı Avni Angun ile bazı darbeci askerler, ilk kez hakim karşısına çıktı. Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince Yakınca Spor Salonu'nda gerçekleştirilen duruşmada, dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti, 2. Ordu Kurmay Başkanı Angun ile 19 tutuklu askerle bazı tutuksuz sanıklar, avukatlar ve sanık yakınları hazır bulundu. Darbe girişiminde yaralanarak gazi olan Enes Gün ile babası Abdullah Gün ve bazı vatandaşlar da müşteki sıfatıyla duruşmaya katıldı. Aralarında rütbeli askerlerin de bulunduğu bazı sanıklar ise tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı. İddianamenin özetinin okunmasıyla başlayan duruşmada, sanıkların kimlik tespiti yapılıyor. Mahkeme Başkanı Vedat Koç, duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, davanın bir numaralı sanığı Huduti ile diğer sanıkların savunmasının alınmasına başlanacağını belirtti.

Haklarında kamu davası açılan aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti, 2. Ordu Kurmay Başkanı Angun, 7. Ana Jet Üs Komutanı Emin Ayık, 2. Ordu Harekat Destek Yarbaşkanı Zeki Karataş, 2. Ordu İdari Kurmay Yarbaşkanı Mustafa Serdar Sevgili, meslekten ihraç edilen 2. Ordu'da görevli Ersin Yıldırım ile subay, astsubayların da bulunduğu 28'i tutuklu 76 sanık için duruşmanın yapılacağı Yakınca Spor Salonu çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı.

Jandarmanın öncü araçları eşliğinde cezaevi araçlarıyla spor salonuna kelepçeli getirilen Huduti ve Angun ile 19 tutuklu sanık, jandarma eşliğinde salona alındı. Geri kalan tutukluların ise SEGBİS üzerinden duruşmaya bağlanacağı öğrenildi. Spor salonu girişinde kontrol noktası oluşturan, çevrede güvenlik önlemi alan polis ve özel harekat ekipleri, avukatların yanı sıra tutuksuz sanıkları, sanık yakınlarını, müştekileri ve izleyicileri X-Ray cihazından geçirerek üst araması yaptıktan sonra salona aldı. İlk kez hakim karşısına çıkacak sanıkların, kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasının ardından ifade vermesi bekleniyor.

Malatya Cumhuriyet Başsavcısı Ergül Yılmaz ile Başsavcıvekili Mehmet Badem tarafından hazırlanan ve Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, sanıklar hakkında, "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve "terör örgütü FETÖ/PDY üyesi olmak" suçundan da 15 yıl hapis cezası talep ediliyor.

MÜŞTEKİ GÜN: BANA ATEŞ AÇANLARDAN DAVACIYIM

Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde yaralanarak gazi olan ve bugün Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde başlayan 2. Ordu'daki darbeci generallerin yargılandığı davaya müşteki olarak katılan Enes Gün, "Kendini satmakla kalmamış vatanı da satmayı düşünen teröristlerle karşılaşma günüydü bugün." dedi. Yakınca Spor Salonunda görülen duruşmaya verilen arada konuşan Gün, 15 Temmuz hain darbe girişiminde dışarı çıkarak Malatya 2. Ordu Karargahı önüne gittiklerini anlattı. Karargahta hareketlilik gördüğünde orada bulunan kamyonun üzerine çıktığını belirten Gün, kamyon üzerineyken 2 ya da 3 asker kıyafeti giymiş terörist tarafından başına doğru ateş edildiğini söyledi. Karın boşluğundan vurularak boşluğa düştüğünü aktaran Gün, hastanede 4 operasyon geçirip 26 gün tedavi gördükten sonra taburcu olduğunu hatırlattı.

Davaya müşteki sıfatıyla katıldığını belirten Gün, "Kendini satmakla kalmamış vatanı da satmayı düşünen teröristlerle karşılaşma günüydü bugün. Ben çok şaşırdım bugün çünkü aileleri, kendileri bile utanmadan buraya gelmişler. Kendileriyle beraber vatanı da satan insanlar bugün karşımda. Sanki onlar değil de ben satmışım, sanki onlar değil de ben ateş etmişim gibi davranıyorlar." dedi. Darbecilerle karşılaşmasının kendisini yaralandığı güne götürdüğünü belirten Gün, "İlk defa bir teröristle karşı karşıya geliyorum. Bunlar teröristten beter insanlar. Çünkü terörist sadece ateş edip, şehit edip gidiyor. Bunlar kendi namusunu da satmış, vatanını da satmış, geçmişini, atalarını satmış insanlar. İnsan da değil benim gözümde. Ben sonuna kadar şikayetçiyim. Tek başıma da kalsam sonuna kadar ailecek şikayetçiyiz." diye konuştu.

SANIKLAR NE İLE SUÇLANIYOR, İSTENEN CEZALAR

Malatya Cumhuriyet Başsavcısı Ergül Yılmaz ve Başsavcıvekili Mehmet Badem tarafından hazırlanan, Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 165 sayfalık iddianamede, dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti, bir numaralı şüpheli olarak yer alıyor. Dönemin 7. Ana Jet Üs Komutanı Emin Ayık'ın cezaevi girişinde Huduti'ye, "Olmadı işte komutanım, başaramadık." dediği belirtilen iddianamede, şunlar kaydedildi: "Şüpheli Adem Huduti'nin tutuklandıktan sonra diğer şüpheliler Avni Angun ve Emin Ayık ile Malatya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan Düzce T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna sevki sırasında, Düzce T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu girişinde, mahkum kabul bölümünde ilk kez karşılaştıkları, şüphelilerin kişisel malzemelerinin bulunduğu yere gittikleri sırada Adem Huduti'nin daha önceden görüşmediği ve araçtan indirildiği yerde gördüğü şüpheliler Avni Angun ve Emin Ayık'a, 'Ne yaptınız çocuklar, beni de yaktınız.' şeklinde beyanda bulunduğu, 7. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Emin Ayık'ın da 'Olmadı işte komutanım, başaramadık.' şeklinde karşılık verdiği, Avni Angun'un da 'Biz ve sizi' şeklinde söylemde bulunduğu, şüphelilerin sevkine refakat eden jandarma görevlileri İ.M, S.K. ve R.P'nin beyanları ile 23 Temmuz 2016 tarihli tutanaktan anlaşılmıştır."

İddianamede, ayrıca dönemin 2. Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun'un, 16 Temmuz sabahı Şemdinli Tekeli bölgesindeki karakola saldırı olduğu yalanıyla 6 kişilik insanlı keşif uçağı hazırlanması talimatı verdiği ifade edildi. Şüpheli eski 2. Ordu Komutanı Orgeneral Huduti'nin "Yurtta Sulh Konseyi" tarafından yayınlanan "Harekat Yıldırım" öncelik dereceli gizli mesaj formunda "2. Ordu Komutanlığı görevine devam" şeklinde tekrar görevlendirildiği aktarılan iddianamede, şu bilgilere yer verildi:

"Şüpheli Adem Huduti'nin Yurtta Sulh Konseyi tarafından yayınlanan mesaj formunda 'Görevine devam' şeklinde görevlendirdiği, şüphelinin darbe teşebbüsüne fiilen katılan personelin kimler olduğunun aydınlığa kavuştuğu ve bu kalkışmanın yasa dışı olduğunu bildiği ve öğrendiği halde söz konusu personelin etkisiz hale getirilmesi için imkan ve şartlar birkaç defa oluşmasına rağmen, bu hususta zamanında ve etkin karar vermemesi neticesinde darbe teşebbüsünde bulunanların ele geçirilme sürecinin uzamasına neden olduğu hatta daha öncesinde güvenlik kuvvetlerince İnönü Kışlası'ndaki darbecilerin yakalanması ve etkisiz hale getirilmesi için operasyon yapılmasını sürekli engellediği, darbe girişiminin hemen akabinde 1. ve 3. Ordu komutanları ile bir kısım kolordu komutanlarının bu darbe girişimine karşı milletin ve devletin yanında oldukları yönündeki basın açıklamalarının televizyonda yayınlanması, Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın, bu girişimin bir darbe olduğunu basın yoluyla canlı yayında milletle paylaşmasına rağmen, gecenin ilerleyen saatlerine kadar şüphelinin herhangi bir açıklamada bulunmadığı anlaşılmıştır."

İddianamede, şüphelilerin, "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek", "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve "terör örgütü FETÖ/PDY üyesi olmak" suçundan da 15 yıl hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

Yorumlar