Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY)
''Tahşiyecilere kumpas kurduğu" iddiasıyla firari sanık Fetullah
Gülen ile aralarında Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet
Karaca'nın da bulunduğu 9'u tutuklu, 33 sanığın yargılandığı
davanın 36. duruşması başladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Hidayet Karaca'nın
da yer aldığı 8 tutuklu sanık katılırken, başka suçtan tutuklu bir
sanık ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bulunduğu
cezaevinden duruşmaya bağlandı. Tahşiye Yayınevi'nin sahiplerinden
Mustafa Kaplan'ın da aralarında bulunduğu 4 müşteki de duruşmada
hazır bulundu.
"HEDEF GÖSTERİLDİM"
Duruşma, tutuklu sanıklardan Karaca'nın çapraz sorgusuyla başladı.
Karaca bir soru üzerine, kendisinin senarist olmadığını, dizide
hiçbir müştekinin adının yer almadığını ve hedef gösterilmediğini
öne sürerek, ''Dizi senaryosunda bir projeden bahsediliyor. İsim
olarak da Tahşiye deniliyor. Dizide, bu grubun, inançlı ve masum
insanları kullandığı ve bu grubun terör örgütü olarak anlatılıyor.
Bu dizi tamamen bir hayal ürünüdür. Gerçekle karıştırılmaması
gerekiyor." iddiasında bulundu.
"ALGI YAPILDIĞI ORTADA"
Bunun üzerine tekrar söz alan müşteki Mustafa Kaplan, daha önce
Aydınlık, Star, Yeni Şafak gibi bazı gazetelerde dava konusu
dizilere ilişkin çıkan haberleri örnek göstererek, kapatılan Zaman
gazetesinin yazarı Ali Ünal'ın, "STV'de yayınlanan diziler
deşifredir. İyi takip etmek gerekir." şeklinde yazdığını ve yine
aynı gruba bağlı STV'de yayınlanan bir haber de "Şefkat Tepe
dizisinde Türkiye'ye kurulan gerçek tuzaklar anlatılıyor." şeklinde
ifadenin yer aldığını, ayrıca bu dizilerle ilgili RTÜK kurulunun
raporunda da şahısların hedef gösterildiğinin belirtildiğini ifade
ederek, "Bunlara baktığımızda algı yapıldığı ortada. Nasıl hayal
ürünü sormak istiyorum.'' dedi.
Sanık Karaca da "Algının suç olduğuna dair bir madde var mı? Algı
yapmak suç mu? Basının, toplumu yönlendirmek ve kamuoyu oluşturmak
gibi bir vazifesi vardır." diye konuştu.
Bu dizilerde kimsenin hedef gösterilmediğini savunan Karaca,
bahsedilen raporla ilgili RTÜK'ün, diziye bir ceza vermediğini
belirterek, "Bu dizi bir senaryodur ancak burada bir hata veya
yanlış var ise muhatabı ben değilim. Gerçek ile hayal
karıştırılmamalıdır." diye konuştu.
Duruşmaya öğlen arası verildi.
CEZA İSTEMLERİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca
hazırlanan iddianamede, bir numaralı sanık Fetullah Gülen ile
tutuklu sanıklardan Karaca, "silahlı terör örgütü kurmak ve
yönetmek"le suçlanırken, diğer 31 sanığın "silahlı terör örgütü
üyesi olma" suçundan cezalandırılmaları isteniyor. İddianamede,
Gülen ve Karaca'nın, "silahlı terör örgütünü yönetme" suçundan 15
ila 22 yıl 6 ay, zincirleme şekilde "resmi belgede sahtecilik"ten 4
yıl 10,5 ay ila 22 yıl ve zincirleme şekilde "delil uydurarak
iftirada bulunma" suçundan 1 yıl 10,5 ay ila 10 yıl 6 ay olmak
üzere toplam 21 yıl 9 ay ila 55 yıl arasında değişen hapis
cezalarına çarptırılması talep ediliyor.
Ayrıca eski emniyet müdürlerinden Ali Fuat Yılmazer'in, "silahlı
terör örgütüne üye olma" ve "delil uydurarak iftirada bulunma"
suçlarından 9 yıl ila 21 yıl, Tufan Ergüder'in, "silahlı terör
örgütüne üye olma" ile zincirleme şekilde "resmi belgede
sahtecilik" ve "delil uydurarak iftirada bulunma" suçlarından 14
yıl 3 ay ila 47 yıl 6 ay arasında değişen hapisle cezalandırılması
isteniyor.
Yurt Atayün ve Ömer Köse'nin de "silahlı terör örgütüne üye olma"
ile zincirleme şekilde "kamu görevlisinin resmi belgede
sahteciliği" ve "delil uydurarak iftirada bulunma" suçlarından 14
yıl 3 aydan 47 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasına çarptırılması
talep edilen iddianamede, Mutlu Ekizoğlu'nun da "silahlı terör
örgütüne üye olma" suçundan 7,5 ila 15 yıl arasında hapisle
cezalandırılması talep ediliyor.
26 SANIĞA HAPİS İSTEMİ
İddianamede, Ertan Erçıktı, Mustafa Kılıçaslan, Kazım Aksoy, Ali
Cihan, Mehmet Ali Doğan, Recep Güleç, Mustafa Altunbulak, Çetin
Öztürk, Rıfat Aslan, Erdem Kısa, Halit Akbulut, Yakup Ergün, Ufuk
Yıldırım, Yasin Koyuncu ve Mustafa Uyanık'ın da yer aldığı 26
sanığın "silahlı terör örgütüne üye olma", zincirleme şekilde "kamu
görevlisinin resmi belgede sahteciliği" ve "delil uydurarak
iftirada bulunma" suçlarından 7,5 ila 47,5 yıla kadar hapis
cezasına çarptırılması isteniyor.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar