'Selam Tevhid'de kumpas davası

FETÖ'nün 'Selam Tevhid' soruşturmasında kumpas kurduğu iddiasına yönelik soruşturmanın yargı ayağını oluşturan ve binlerce kişi hakkında usulsüz dinleme kararı vermekle suçlanan 54 hakim ve savcının yargılandığı davaya Yargıtay'da devam ediliyor.

Google Haberlere Abone ol
'Selam Tevhid'de kumpas davası

Kamuoyunda "Selam Tevhid" olarak bilinen soruşturmada binlerce kişi hakkında usulsüz dinleme kararı vermekle suçlanan 54 hakim ve savcının Yargıtay'da yargılandığı dava, sanık savunmalarıyla devam ediyor.

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "Selam Tevhid" soruşturmasında kumpas kurduğu iddiasına yönelik soruşturmanın yargı ayağını oluşturan ve Yargıtay 16. Ceza Dairesince görülen davanın yedinci duruşması, sanık sayısının fazlalığı, Yargıtay'daki salonların yetersizliği nedeniyle Sincan Cezaevi yerleşkesindeki duruşma salonunda yapıldı.

Heyete Yargıtay 16. Ceza Dairesi Üyesi Mehmet Öztunç'un başkanlık ettiği duruşmaya, sanıklar, avukatları ile müşteki avukatları katıldı.

Savunma yapan sanık Rasim Işıkaltın, nöbetçi olduğu dönemde imza attığı 3 talep nedeniyle suçlandığını söyledi.

Işıkaltın, 63 yaşında olduğunu, 35 yıldır savcılık yaptığını belirterek, bu süreçte mesleki ilkelerden hiç ayrılmadığını, mesleğin onurunu koruduğunu savundu.

Hayatının hiçbir döneminde herhangi bir ideolojiye bağlı kalmadığını savunan Işıkaltın, FETÖ içinde hiç bulunmadığını, kimseden talimat alarak hareket etmediğini öne sürdü.

Sanık Yakup Kaya ise İstanbul 9. Sulh Ceza Mahkemesinde görev yaparken, terör suçlarına bakan TMK 10. maddeyle yetkili mahkemeye atandığını anlattı. Bu karara itiraz ettiğini ancak bunun Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca (HSYK) reddedildiğini ileri süren Kaya, daha önce terör suçlarıyla ilgili hiç çalışmadığını, "göstermelik" olarak nitelediği 2 günlük eğitimin de kendisi için faydalı olmadığını söyledi.

Dinleme talepleri önüne geldiğinde daha önce de bu şekilde yüzlerce karar bulunması ve kolluk güçlerine güvenmesi nedeniyle imzaladığını belirten Kaya, "Bu imzaları atarken bir gün 10 ayrı suçtan yargılanacağım aklıma gelmemişti." dedi.

Mahkeme Başkanı Öztunç'un, 3 klasör, 279 karar verdiğini hatırlatması üzerine Kaya, "Az bile. Bu rakam size çok gözükmesin. 279 karar, iki günde ulaştığımız rakamdı." diye konuştu.

Başkan Öztunç'un Faruk Koca'nın MİT müsteşarıyla görüşmeleriyle ilgili neden dinleme kararı verdiğini sormasına karşılık Kaya, kolluktan kendilerine sadece isim ve telefon geldiğini, ancak dinlenecek kişilerin kimler olduğunun belirtilmediğini söyledi. Emniyete güvendiği için bu kararları verdiğini savunan Kaya, "Talep eden ve dinleyen emniyet, bunların kim olduğunu çok iyi bilmektedir ama bize söylenmezdi." ifadelerini kullandı. Kaya, özensiz davrandığının söylenebileceğini ancak kasıt bulunmadığını ileri sürdü.

Mahkeme Üyesi Hamdi Karahan ise "Hakim, savcı, emniyetin tasvip makamı değil, yetki sizde. Talebi savcı, kararı hakim yazar. 21 kez dinlemeyi uzatma kararı veriyorsunuz, delil olmadan uzatıyorsunuz. 2013'te bu dinleme konularıyla ilgili toplumdaki rahatsızlık iyice ayyuka çıkmış. Örgütle hareket etmediyseniz bile hiç mi şüphelenmediniz?" diye sordu. Kaya, bu soruya "Uyanamadık." karşılığını verdi. Karahan'ın "21. uzatma kararı verirken de mi uyanamadınız?" sorusu üzerine Kaya, "İşin hakkını veremediğimizi başta söyledim." dedi. Karahan'ın "Özensizlikten öte bir durum olduğunu siz de kabul ediyorsunuz öyleyse." demesi karşısında Kaya, "Hayır, güven ilişkisinin kurbanı olduk." diye konuştu.

Sanık Ayhan Bedirhan da 6 kararda imzasının bulunduğunu, imza attığı o gün nöbetçi olmasa bu dosyayla hiçbir ilişkisinin bulunmayacağını kaydederek, suçsuz olduğunu savundu.

Duruşmaya öğleden sonra devam edilecek.

Yorumlar