'Sela okuyan imamın dilini kesip bana getirin'

15 Temmuz darbe girişimi gecesinde darbeci albaylardan birinin, sela okuyan imam için, "Dilini kesip bana getirin" talimatı verdiği ortaya çıktı.

Google Haberlere Abone ol
'Sela okuyan imamın dilini kesip bana getirin'

Sonhaberler | Haber Merkezi

15 Temmuz darbe girişimi sırasında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lojistik Merkezi, darbeci askerlere yemek temin edilmesi için ele geçirilmeye çalışıldı; ancak halkın tepki göstermesi üzerine askerler, Hasdal Kışlası’na dönmek zorunda kaldı.Burada görev alan askerler, İstanbul 23’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılama sonrasında, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Gerekçeli kararda dikkat çeken ifadeler yer aldı. 

İstanbul 23’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin gerekçeli kararında, Türkiye genelinde darbe suçlamasıyla yargılananların suçlamayı reddetmesine rağmen örgütsel bir yapıyla nasıl hareket ettiği ve başta FETÖ elebaşı Fethullah Gülen olmak üzere televizyonlar ile sosyal ağlar üzerinden nasıl talimatlar verildiği ayrıntılarıyla anlatıldı. Darbe teşebbüsünde bulunanların, ’Yurtta Sulh Konseyi’ adını neden kullandığı da kararda yer aldı.

Darbe girişimi sırasında, en önemli kentlerden İstanbul’da köprünün kapatılmasının ön plana çıkmasına rağmen başka bölgeler de örgüt üyesi askerler tarafından ele geçirilmeye çalışıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lojistik Merkezi de darbeci askerlere yemek temin edilmesi için ele geçirilmeye çalışılan adreslerden oldu; ancak halkın burada toplanıp, darbecilere tepki göstermesi üzerine askerler, bağlı bulunduğu Hasdal Kışlası’na dönmek zorunda kaldı. Sanıklardan Alay eski Komutanı Müslüm Kaya’nın da 15 Temmuz gecesi sela okuyan Arıcılar Camii’nin imamı için Binbaşı Özgür Araz’a, ’Gidin, şu hocanın dilini kesin; getirin’ emrini verdiği de ortaya çıktı. Darbe girişiminin bu bölümlerinde görev alan askerler, 23’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılama sonrasında, ’cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, cebir ve tehdit kullanmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortan kaldırmaya teşebbüs etme’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

İstanbul 23’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin Ali Öztürk başkanlığındaki heyeti, gerekçeli kararlarını da açıkladı. Örgütün elebaşı Fethullah Gülen’in, 19 Mart 2016 tarihinde, üzerinde ilk defa haki renk-asker yeşili bir pardösüyle Pensilvanya’da kameraların karşısına geçmesine de değinilen kararda, şöyle denildi:

"Örgüt içerisinde ’dar daire’ veya ’mahrem daire’ olarak nitelendirilen sadece belirli düzeydeki örgüt mensuplarının katıldığı gizli toplantılarda daha açık bir dil kullanmayı tercih eden örgüt liderinin, kamunun erişimine açık konuşma ve yazılarında ağırlıklı olarak Arapça, Farsça tamlamaların yer aldığı ağdalı bir dili tercih ettiği, çoğunlukla eylem talimatlarını yaptığı bu konuşmalar üzerinden gerçek anlamını yalnızca örgüt içerisinde belirli bir statüye sahip oldukça dar bir çevrenin anlayabileceği bir dil kullandı. Örgüt lideri ilk defa haki renk bir pardösü giyerek, bahse konu konuşmayı, ’giysi dili’ ile yaptı. Konuşmanın ve verdiği eylem talimatlarının hedef kitlesinin, örgütün TSK içerisindeki mensupları olduğunu subliminal mesaj olarak verdi. Konuşmanın 15.36’ncı saniyesinde, kurmakta olduğu cümleyi bir anda yarıda keserek ilgisiz bir şekilde, tane tane ve son derece dikkat çekici vurgulu ifadelerle ’anti parantez umum adına konuşuyorum. Umum İslam toplumu adına, Kapadokya sakinleri, oradaki serkarlar adına konuşuyorum’ şeklinde söyleyerek yaptığı konuşmada verdiği eylem talimatlarının hedef kilesinin hangi örgüt üyeleri olduğunu yine ezoterik bir dille ifade etti.

Yorumlar