Isparta'da yaşları 62 ile 85 arasında değişen 6 kişinin, cami, mescit ve Kur'an kursu yapılması için FETÖ mensubu olduğunu öğrendikleri iş adamlarına verdikleri 20 milyon lira değerindeki arazilerinin satılarak terör örgütüne finansman olarak kullanıldığı ortaya çıktı
Isparta'da yaşları 62 ile 85 arasında değişen 6 kişi, üzerine
cami, mescit ve Kur'an kursu yapılması için FETÖ mensubu
olduklarını öğrendikleri iş adamlarına verdikleri 20 milyon lira
değerindeki arazilerinin üçüncü kişilere satılarak parasının örgüte
finansman olarak kullanılmasının üzüntüsünü yaşıyor.
Isparta'da yaşayan 62 yaşındaki Halil İbrahim Akyol, basın
mensuplarına yaptığı açıklamada, dünyada kendi adına bir vakıf veya
cami bırakmak için Çünür Mahallesi'ndeki arazisini hayır işlerinde
kullanılması amacıyla 2010 yılında bağışlama kararı aldığını
söyledi.
Bu kararını çevresindekilere söylediğini dile getiren Akyol,
sonradan FETÖ mensubu olduğunu öğrendiği iş adamlarının bunu
duyduğunu ve yanına gelerek bağışlayacağı arazi üzerine adına cami
ve yurt yapmak istediklerini söylediklerini anlattı.
Bu kişilerin terör örgütünü desteklediğini bilmeden manevi bir
yatırım olması için arsasını tapusuyla verdiğini dile getiren
Akyol, süreç içerisinde arazi üzerine hiçbir şey yapılmadığını,
görüşmeye gittiklerinde de bu kişilerin kendisini oyaladıklarını
ifade etti.
Akyol, Gezi Parkı olayları ve özellikle 17-25 Aralık darbe
girişiminin ardından bunların ne olduğunu kavradığını söyleyerek,
şöyle konuştu:
"17-25 Aralık hadiselerindeki ifadeler, bizi uyandırdı. Ben bunu
fark eder etmez gittim, 'Benim arsamı iade edin, burada hayırlı bir
iş yapılacağına kanaatimiz yok' diyerek arsamı geri istedim. Onlar
'Veremeyiz' anlamında ifadeler kullandılar ve beni geçiştirerek
gönderdiler."
Arazilerin Çamdağı adındaki şirket üzerinde bulunduğunu bildiğini
ancak 3 ay önce arsanın şirket üzerinden başka bir kişiye
satıldığını öğrenildiğini ifade eden Akyol, bunun üzerine mahkemeye
başvurarak satışa tedbir koydurduklarını belirtti.
"ALDATILMIŞ OLMANIN IZDIRABINI ÇEKİYORUZ"
Akyol, daha sonra emniyete şikayette bulunduklarına işaret
ederek, şöyle dedi:
"15 Temmuz darbe girişiminin ardından biz duyduk ki devlet bunların
mal varlıklarına arsalarına el koymuş, artık gönlümüz rahatladı.
Bunların niyetlerinin iyi olmadığını anladık. Hele 15 Temmuz
hadisesi bunların tamamen maksatlı bir yapı olduğunu bize gösterdi.
15 Temmuz’dan önce bizden yalvararak aldıkları arsaları satışa
çıkardılar. Bu satıştan biz iyice muzdarip olduk. Ruhumuz incindi
çünkü maksadımız o arsaların bizden alınıp satılması değildi. Orada
hayırlı müesseselerin kurulması, camilerin, Kur'an kursların,
talebe yurtlarının kurulmasıydı, insanlara, insanlığa, Müslümanlara
hizmet etmesiydi ama bunların gayesi bu değildi. Gayelerinin,
arsalarımızı toplayıp değerinden aşağıya satarak para
kazanmak olduğunu anladık.
Allah, bunların niyetlerinin kötü olduğunu milletimize gösterdi. Şu
anda biz ilimiz Valiliğinin mülklerimize el koymasından,
Emniyetimizin bizim ellerimizden tutuşundan memnunuz. Valiliğimizin
ve Emniyetimiz başta olmak üzere bu tür faaliyetleri önlemek için
gayret gösteren bütün kurumlara teşekkür ediyoruz."
Kendisiyle birlikte 6 kişinin arazisini bağışladığını, 12 dönüm
arazilerin değerinin 20 milyon lira civarında olduğunu ifade eden
Akyol, "Aldatılmış olmanın ızdırabını çekiyoruz. Bize bunları
yapanların cezalandırılmasını istiyoruz." diye konuştu.
Ali Osman Akyol da tapusuyla birlikte verdiği arazi üzerinde 3-4
yıl bir şey yapılmadığını, bunun nedenin sormaya gittiklerinde
karşı tarafın kendilerini oyaladığını aktardı.
Gezi olayları ve 17-25 Aralık olaylarında FETÖ'cülerin izleri
çıkınca bu kişilerden iyice şüphelendiklerini dile getiren Akyol,
"Yaptığımız hayrın bize tersine döneceğini düşündük bunlardan geri
istedik. geri vermediler, verme taraftarı da olmadılar. Bu arada
bizim yerimizi satışa çıkarmışlar mahkemeye verdik, o satış işini
durdurduk. İyi niyetli olmadığını hissettik. Bu darbe girişiminde
niyetlerinin kötü olduğunu iyice anladık. Biz bu arsamızı geri
almak için mahkemelerde uğraşacağız." sözlerine yer verdi.
Hasan Hüseyin Can da kendisinin Allah rızası için bir şeyler
yapılması için arsasını bağışladığını ancak daha sonra buranın
satıldığını öğrendiğini söyledi.
Cami yapılması için verdiği arazisine apart inşa edildiğini anlatan
Can, olayı mahkemeye taşıdıklarını ve terör örgütü üyelerinin kendi
arazilerinden maddi bir kazanç sağlamalarını istemediklerini
vurguladı.
6 İŞ ADAMI GÖZALTINA ALINMIŞTI
Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde Isparta Emniyet
Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Şubesi ekiplerince
gerçekleştirilen FETÖ operasyonu kapsamında, örgüte ait bazı dernek
ve vakıfların Mali Suçları Araştırma Kurulundan alınan raporla
şüpheli finans hareketleri olduğu belirlenmişti.
İnceleme sonucunda FETÖ'ye ait Sarıkaynak ve Çamdağı Turizm şirket
yöneticilerinin "bağışlayacakları arazi üzerine öğrenci yurdu ve
cami yapılacağını söyleyerek, yaşlı vatandaşları kandırdıkları, bu
yöntemle toplam değeri 20 milyon lira olan arazi aldıkları" tespit
edilmişti.
Ekipler, önceki gün gerçekleştirdikleri operasyonda 6 iş adamını
gözaltına almıştı.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar