Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında
yayınları kesmek amacıyla TÜRKSAT'a girmeye çalışırken yakalanan 4
şüpheli, ifadelerinde darbeye karşı duranlara desteğe gittiklerini
iddia etti.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, darbe girişimi sırasında
TÜRKSAT'a giren FETÖ mensuplarınca yayınları kesmeleri için
çağrılan, içeri girmeye çalıştıkları sırada yakalanarak
çıkarıldıkları mahkemece tutuklanan Salih Mehmet Dağköy, Burhan
Güneş, Aydın Yavuz ve Birol Baki, ifadelerinde yayınları kesmek
için TÜRKSAT'a gittiklerini inkar etti.
İzmir'de yaşayan Dağköy, darbe girişiminin olduğu gün İstanbul'a
gittiğini, diğer şüpheliler Baki ve Güneş ile buluştuktan sonra
Ankara'ya geçtiklerini söyledi.
Diğer şüpheli Yavuz ile Ankara Şehirlerarası Otobüs Terminali'nde
bir araya geldikten sonra araç kiraladıklarını aktaran Dağköy,
şehir içinde dolaşmaya başladıklarını anlattı.
Arabada bulundukları sırada radyodan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan'ın darbeye karşı "Meydanlara çıkın" çağrısını duyduklarını
ve bunun üzerine konvoya katıldıklarını savunan Dağköy, TÜRKSAT'a
saldırı olduğunu duyduklarını iddia etti.
TÜRKSAT'ın bulunduğu bölgede polis tarafından durdurulduklarını
ifade eden Dağköy, kendilerini durduranların polis mi, darbeci mi
olduklarını bilmediklerini, bu sırada araçtaki bir arkadaşının
'İçeriden bizi çağırdılar.' şeklinde sözler söylediğini,
kendilerinin TÜRKSAT'taki darbecilerle herhangi bir bağlantılarının
olmadığını öne sürdü.
"O AN Kİ PANİKLE DÖNDÜK"
Darbeye karşı duranlara destek vermek için oluşturulan konvoya
katıldıklarını, daha sonra konvoydakileri beklemek amacıyla
TÜRKSAT'ın bulunduğu bölgeye gittiklerini iddia eden Dağköy, "O
anki panikle farkından olmadan Konya yolundan TÜRKSAT'a dönmüş
bulunduk. Konvoyu beklemek için uygun yer ararken polisler bizi
durdurdu. Bizim oraya geliş amacımız tamamen destek olmaktır."
ifadelerini kullandı.
Bilgisayar mühendisi olduğunu, Samanyolu TV'de 5 yıl çalıştığını
söyleyen Dağköy, çocuklarının Fetullah Gülen'e ait cemaat
okullarında eğitim gördüğünü ve Şifa Üniversitesinde Bilgi İşlem
Daire Başkanı olarak görev yaptığını anlattı.
"PANİKLE 'BİZİ ÇAĞIRDILAR' DEDİM"
Diğer şüpheliler ile şehir içinde gezdikleri sırada darbe karşıtı
konvoya katıldıklarını, daha sonra TÜRKSAT kavşağında hareketlilik
gördüklerini, kullandığı aracı o tarafa doğru sürdüğünü savunan
Burhan Güneş de radyodan duydukları darbe haberlerinin ardından
yalnız kalmamak için konvoya katılmak istediklerini bildirdi.
Polislerin kendilerini durdurduğunu aktaran Güneş, "Polis
olduklarını sonradan öğrendiğimiz şahıslar bizi durdurduğu esnada
ben panikle 'Bizi çağırdılar' dedim ancak beni buradan arayan da
çağıran da olmadı. TÜRKSAT içerisinde hiç kimseyi tanımam. Benim
bir anlık panik ve korkuyla söylediğim bir ifadedir." diye
konuştu.
Güneş, cep telefonundaki verileri silmeye çalıştığının
hatırlatılması üzerine, o sırada telefonunun ışığını açmaya
çalıştığını iddia etti.
TÜRKSAT'ın bulunduğu noktaya giden yola panikle girdiklerini
savunan Güneş, yayınları kesmek için herhangi bir müdahalede
bulunabilecek teknik bilgiye sahip olmadığını öne sürdü.
Darbe girişiminin ardından demokrasiye destek olmak için konvoya
katıldıklarını savunan elektrik mühendisi Aydın Yavuz da daha sonra
konvoydan koptuklarını ve tekrar konvoya katılmak için TÜRKSAT'ın
bulunduğu yere gittiklerini iddia etti.
TÜRKSAT'ın bulunduğu bölgede polis tarafından durdurulduklarını,
ardından kendisine kelepçe takıldığını kaydeden Yavuz, bugüne kadar
TÜRKSAT'a sadece bir kez, 2 yıl önce bir ürünün tanıtımı için
gittiğini savundu.
Yavuz, kendisini götürecek ekip aracı beklendiği sırada bombalama
olacağı söylentilerinin ardından korkarak arazide saklanmaya
başladığını anlatarak, "Polisten kaçma gibi bir niyetim yoktu. Can
güvenliğim açısından orada beklemeye başladım. Uçak bombalaması,
ardından helikopter halkın içerisine doğru ateş etmeye başlayınca
ben de ateş altında kaldım." dedi.
Şokun etkisiyle baygınlık geçirdiğini öne süren Yavuz, itfaiyenin
çıkan yangını söndürmeye çalıştığını hatırladığını, daha sonra
akaryakıt istasyonuna giderek emniyeti ve ambulansı aramalarını
istediğini aktardı.
Katıldıkları konvoyu beklemek için TÜRKSAT'ın bulunduğu noktaya
gittiklerini ileri süren Yavuz, amaçlarının demokrasiye destek
vermek olduğunu iddia etti.
Elektrik mühendisi Birol Baki de TÜRKSAT'ta yayınları kapatabilme
kabiliyetinin bulunmadığını ileri sürdü.
Savunmalarında iş görüşmeleri için Ankara'da buluştuklarını iddia
eden şüphelilerin üzerinde daha önce bazı FETÖ mensuplarında
bulunan bir dolarlık banknotlar ele geçirildiği öğrenildi.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar