"Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi'den Günümüze Gönül Erenleri Projesi"

- Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu: - "FETÖ'cü teröristlerin 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı birlik ve beraberlik gösterebilmişsek, içimizdeki Ahmed Yeseviler, Mevlanalar, Yunuslar sayesindedir" - "FETÖ'cülerin gasbettiği tanka tüfeğe karşı duran milletimizin her bir ferdi bu kadim ve güçlü ruhun sahibidir. Mezhep fitnesi üzerinden, etnik tahrikler üzerinden, kadim müştereklerimizi yok etme niyeti üzerinden yayılmaya çalışılan ayrılık rüzgarları, biz bu mübarek zatların yolundan gittiğimiz müddetçe asla etkili olamayacaktır"

ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, "FETÖ'cü teröristlerin 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı birlik ve beraberlik gösterebilmişsek, içimizdeki Ahmed Yeseviler, Mevlanalar, Yunuslar sayesindedir." dedi.

Çavuşoğlu, MEB Şura Salonu'nda "Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi’den Günümüze Gönül Erenleri Projesi" isimli programın açılışındaki konuşmasına, katılımcılara Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ileterek başladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın himayelerinde 4'üncüsü gerçekleştirilen Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi'den Günümüze Gönül Erenleri Projesi programında, Rumeli kökenli olarak, Rumeli'den ve tüm Balkanlar'dan ve diğer coğrafyalardan gelen gönül dostları ile birlikte bulunmaktan büyük onur duyduğunu ifade eden Çavuşoğlu, "Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı tarafından gerçekleştirilen projenin, Balkanlar'daki etkinliklerine ve bu etkinliklerin gönül coğrafyamızda yaşayan Türk kardeşlerimiz ve akraba topluluklarımız üzerinde son derece olumlu tesirler bıraktığına bizzat şahitlik ettim." diye konuştu.

Çavuşoğlu, projeyi başarıyla gerçekleştiren Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı Başkanı Özdemir Özdemir ve çalışma arkadaşlarını tebrik etti.

"Anadolu'yu bir Müslüman yurdu yapan Hoca Ahmed Yesevi, Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli, Tapduk Emre, Yunus Emre, Ahi Evran, Saru Saltuk ve Şeyh Edebali gibi nice gönül erenleri, bu topraklara, akılla imanı, ilimle ahlakı buluşturan öyle bir tohum ekmişler ki bu coğrafyada yeşeren bu tohum, dünyanın bugün yaşadığı tüm acıların çaresi ve insanlığın yegane umududur." değerlendirmesini yapan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün Batı, çoğulculuk, barış, hümanist değerler gibi değerlerin arayışında iken, Anadolu'da sevginin, merhametin tohumları yüzyıllar öncesinde çoktan filiz vermeye başlamıştı. Ülkemizin manevi ve tarihi kimliğinin bir ilmek gibi dokunmasında bu gönül insanlarının ne kadar çok emeği vardır. Onların hayatı, kişiliği, düşüncesi, bu topraklarda asırlardır kök salmıştır. Bugün 3 milyondan fazla mülteciye kucak açabiliyorsak, Afrika'dan Uzak Doğu'ya, 5 Kıtada 170'e yakın ülkeye dostluk elini uzatabiliyorsak, işte bu Hoca Ahmet Yesevi'den günümüze gönül erlerinin 11. yüzyıldan itibaren bu topraklarda yeşerttiği değerlerin köklülüğü ve gücü sayesinde olmaktadır.

Bugün bu topraklarda, bu büyük gönül erlerinin izinden giden 80 milyon vatan evladı, barış ve hoşgörü içinde birlik ve beraberliğini her geçen gün daha bir pekiştiriyor. Yediden yetmişe insanımıza, özellikle ilkokuldan üniversiteye kadar yetişme çağındaki çocuklarımıza ve gençlerimize, Peygamberler başta olmak üzere Sahabe Efendilerimizi, Allah dostlarını, hayatımızı şekillendiren örnek ve önder insanları, hayatlarını, mücadelelerini, kimlik ve kişiliklerini, eserlerini doğru biçimde öğretmek, gönül erlerinin örnekliğini gelecek nesillere aktarmak zorundayız."

- "Bu coğrafyanın dünyaya söyleyeceği çok şey var"

Hakan Çavuşoğlu, "FETÖ'cü teröristlerin 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı, birlik ve beraberlik gösterebilmişsek içimizdeki Ahmed Yeseviler, Mevlanalar, Yunuslar sayesindedir. En başta 250 şehidimizi biz böyle değerlendiriyoruz. FETÖ'cülerin gasbettiği tanka tüfeğe karşı duran milletimizin her bir ferdi bu kadim ve güçlü ruhun sahibidir. Mezhep fitnesi üzerinden, etnik tahrikler üzerinden, kadim müştereklerimizi yok etme niyeti üzerinden yayılmaya çalışılan ayrılık rüzgarları, biz bu mübarek zatların yolundan gittiğimiz müddetçe asla etkili olamayacaktır." ifadelerini kullandı.

Bu coğrafyanın dünyaya söyleyeceği çok şeyin bulunduğuna işaret eden Çavuşoğlu, "Yeter ki, tarihi ve kültürel mirasımızı bugün tüm dünyaya tercüme edebilelim. Gerçek özgürlüğün, çoğulculuğun kodlarını birer birer ortaya çıkarıp, onları şahsiyetimizle, kurumlarımızla temsil edelim." dedi.

"İlim, iman ve aşk, insanı kanatlandırır." diyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Hikmete dayanan bir ilim, gerçekten Allah'a yaslanan bir iman ve milletimize olan aşkla bu kanatları takıp, hedefimize doğru milletçe yükselelim. Kadim medeniyetimizin izlerini takip ederek, kan ve ateş gölü haline gelen dünyamıza umut olalım. Emin olunuz ki, Hoca Ahmet Yesevi’den, Mevlana Hazretlerine, Yunus Emre'den Saru Saltuk'a nice erenlerin şahs-ı manevileri, bizden bunu bekliyorlar. Bıraktıkları bu sevgi medeniyetinin tohumlarının meyvelerini üzerimizde görmek istiyorlar. Geçmişte bu coğrafyanın manevi mimarları, nasıl bir sevgi ve merhamet medeniyeti inşa etmişlerse, bugün de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde bu necip millet, dünyanın neresinde bir mazlum, bir mağdur varsa sevgi ve merhamet elini uzatmaya devam etmektedir."

Çavuşoğlu, aslen Rumelili bir Başbakan Yardımcısı olarak, faaliyetlerinden sorumlu olduğu Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA), Vakıflar Genel Müdürlüğü, Yurt Dışı Türkler Başkanlığı gibi kuruluşların Hoca Ahmet Yesevi ve nice gönül insanlarının yolundan giderek, din, dil, ırk ve mezhep farkı gözetmeksizin dünyadaki tüm mazlumlara yetişmek ve sevgi ve merhamet elini uzatmak için gayret sarf ettiğini anlattı.

Bazen bu insani çabalarının nedenini merak edenler ve "Niçin Türkiye gibi çok uzak bir ülkeden buralara kadar gelip bu yardımları ve destekleri yapıyorsunuz?" diye soranlar bulunduğunu aktaran Çavuşoğlu, "Onlara tek bir cümle ile cevap veriyoruz, bizi ve sevgi medeniyetimizi tanımanız için deyince şaşkınlıkla karşılanıyoruz. Bu ülkenin birliği ve beraberliği, dirliği ve iradesi var oldukça, ülkemizin tarihinden ecdadından miras aldığı bu medeniyeti dili, insanlığın yegane umudu olmaya devam edecektir." diye konuştu.

- "70 bin aileye yardım yaptık"

Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı Genel Başkanı Özdemir Özdemir de fakir ailelere kuruldukları günden bu yana değişik şehirlerde 70 bin aileye yardım yaptıklarını, bunları yaparken dil, din, ırk, mezhep ayrımı yapmadıklarını söyledi.

Türkiye'de Kürt-Türk Alevi-Sünni diye ayırım yapmaya çalışan şer güçlerin, birtakım ülkelerin ve bunların ülke içindeki maşaları olan bir takım siyasiler ile vakıf ve federasyonların bulunduğunu belirten Özdemir, bunların Türkiye'nin huzurunu bozmaya çalıştıklarına işaret etti.

Özdemir, "Gelin canlar bir olalım. Alevi'siyle, Sünni'siyle, Kürt'üyle, Türk'üyle, Çerkez'iyle, Abaza'sıyla, Gürcü'süyle gelin bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeşçe yaşayalım." dedi.

İyi Parti'de yeni yönetimin A Takımı belli oldu "AK Parti neden kaybetti" anketinden ilk sonuçlar İslam ülkelerinden Türkiye'ye para akacak DEM Partili belediye başkanı istifa etti