Riskli evler artık kiraya verilemeyecek

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı riskli binalar için harekete geçti. Hasarlı, yıkılma riski bulunan binalardaki ev sahipleri aksaklıkları gidermeden bu binaları kiraya veremeyecek

Sabah'tan Zübeyde Yalçın'ın haberine göre son dönemde arka arkaya yaşanan depremler bir gerçeği daha ortaya çıkardı. Bazı hasarlı, yıkılma riski bulunan binalarda ev sahiplerinin kendisinin oturmadığını ancak bunların kiraya verildiği tespit edildi. Özellikle Elazığ ve ardından yaşanan İzmir deprem felaketleri sonrası yapılan incelemelerde sorunlu binalarda ev sahibi olanların taşınıp başkalarına kiraya verdikleri belirlendi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da bunun üzerine ev sahiplerinin kendi can güvenliği için taşındığı binalardaki evlerini başkalarını kiralayıp onların hayatını riske atmasını önleyecek bir çalışma başlattı.

Başlatılan çalışma kapsamında Türkiye'deki tüm yapıların verileri toplanıyor. Bu veriler belli aralıklar ile toplanarak bilgiler kontrol edilecek. Bu kontroller sırasında sıkıntılı olan yerlerdeki evler kiraya verilmiş ise tespit edilebilecek. Bina ile ilgili aksaklıkların giderilmesi için süre verilecek. Bu aksaklıklar giderilmeden kiraya verilmiş ise oturum engeli getirilecek.

Yapı Denetim Sistemi'nde olduğu gibi elektronik olarak ve periyodik bir denetleme süreci planlanıyor. Ayrıca kiracıların Bina Kimlik Sistemi (BKS) üzerinden de binalar ile ilgili bilgi sahibi olmaları sağlanacak. BKS kapsamında riskli binalar ile ilgili tüm etiketlemeler yapılacak. Bir kişi kiralayacağı evi kolayca sorgulayıp riskli olup almadığını görebilecek. Böylece bir deprem anında yıkılma tehlikesi olan yerlerden uzak durabilecek. 

YENİ BİNALARA YAĞMUR SUYU TOPLAMA ZORUNLULUĞU

Öte yandan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlandı. 

Yönetmelikle, kuraklık sorununun giderek artması da dikkate alınarak artık 2 bin metrekareden büyük parsellerde inşa edilecek tüm binaların çatılarında toplanan yağmur sularının, bahçe sulama veya arıtılarak bina ihtiyacında kullanılmak üzere bahçe zemini altında bir depoda toplaması amacıyla "yağmur suyu toplama sistemi" yapılması zorunluluğu getirildi.

Yönetmelikle belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kurumlara, daha küçük parseller için de bu konuda zorunluluk getirebilmeleri yetkisi de verildi.

Yönetmeliğe göre, iskanlı binanın, bir bağımsız bölümünde sonradan yapılan aykırılıklar nedeniyle "Yapı Kayıt Belgesi" alınmışsa diğer bölümlerde de tadilat yapılabilecek.

Üzerinde birden çok bina yapılma hakkı bulunan parsellerde, mevzuata uygun olmayan ve "Yapı Kayıt Belgesi" bulunan bir binanın aykırı kısımlarının alanı, parselin imar hakkından düşülmeyecek şekilde, kalan imar hakkı içinde yeni bina yapılabilecek.

Yönetmelikle, yoldan yüksek parsellerde arkası toprak doldurularak yapılan ve zaman zaman yoğun yağışlar neticesinde yıkılabilen ayrıca kaldırımlar üzerindeki yaya trafiği üzerinde baskı oluşturan yüksek bahçe duvarları da düzenlendi.

Buna göre, yol kotu ile aynı seviyedeki ön bahçelerde yapılacak bahçe duvarı yüksekliği en fazla 50 santimetre olacak, yoldan yüksek ön bahçelerde ise duvar yüksekliği ön bahçenin tabii zemin kotunu en fazla 50 santimetre geçebilecek.

KILIÇDAROĞLU'NUN ZOR ANLARI