İstanbul Barosu'nda Kocasakal dönemi bitiyor
Üç dönemdir İstanbul Barosu Başkanılığı yapan Ümit Kocasakal, bir daha aday olmayacağını açıkladı
İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, üç dönemdir yürüttüğü İstanbul Barosu Başkanlığına, bu dönem aday olmayacağını bildirdi.
Kocasakal, İstanbul Barosu internet sitesi üzerinden yaptığı yazılı açıklamada, baro başkanlığının kimseye "mülk" olmadığını belirterek, bir dönemi yönetim kurulu üyeliği (2 yıl), üç dönemi de (6 yıl) başkanlık olmak üzere 8 yıldır baroda görev yaptığını hatırlattı.
Bu sürenin insan yaşamı için oldukça uzun bir süre olduğunu aktaran Kocasakal, bazı şeylerin kendiliğinden ve tadında bırakılması gerektiğini kaydetti.
Kocasakal, görevleri üstlenmek kadar, iktidarın, makamın büyüsüne kapılmadan, insanların teveccühünü, sevgi ve saygısını suistimal etmeden, zamanında bırakabilmenin önemli olduğunu ifade ederek, "Üstelik bunun, yeniden seçilme olasılığının oldukça yüksek olduğu, destek ve teveccühün devam ettiği bir dönemde ve aksi yönde bir talebe rağmen yapılabilmesi değerli ve anlamlıdır. Kişilerin makam ve koltuklara yapışıp kaldığı, o koltukları zamanı gelince kendiliğinden bırakamadığı, hatta art arda gelen yenilgi ve başarısızlıklarda dahi kendiliğinden gitmeyi bilmediği, başka kişilere fırsat yaratmayı düşünmediği bir ülkede bu yaklaşımım tuhaf gelebilir, fazlaca 'romantik' bulunabilir. Ancak ben, bir makama, göreve gelme biçimi kadar, gitme biçiminin de önemli olduğuna inanmaktayım. Bu şekilde başka meslektaşlara da bu onurlu görev ve hizmeti yapabilme imkanı sağlamanın, bir devinim yaratmanın, görev ve sorumlulukları paylaşmanın gerekli ve önemli olduğu kanaatindeyim." değerlendirmelerinde bulundu.
Makamların ve kişilerin gelip geçici, kurumlar ve fikirlerin kalıcı olduğuna vurgu yapan Kocasakal, hiçbir makam ve kişinin vazgeçilmez olmadığını belirtti.
Kocasakal, İstanbul Barosu internet sitesi üzerinden yaptığı yazılı açıklamada, baro başkanlığının kimseye "mülk" olmadığını belirterek, bir dönemi yönetim kurulu üyeliği (2 yıl), üç dönemi de (6 yıl) başkanlık olmak üzere 8 yıldır baroda görev yaptığını hatırlattı.
Bu sürenin insan yaşamı için oldukça uzun bir süre olduğunu aktaran Kocasakal, bazı şeylerin kendiliğinden ve tadında bırakılması gerektiğini kaydetti.
Kocasakal, görevleri üstlenmek kadar, iktidarın, makamın büyüsüne kapılmadan, insanların teveccühünü, sevgi ve saygısını suistimal etmeden, zamanında bırakabilmenin önemli olduğunu ifade ederek, "Üstelik bunun, yeniden seçilme olasılığının oldukça yüksek olduğu, destek ve teveccühün devam ettiği bir dönemde ve aksi yönde bir talebe rağmen yapılabilmesi değerli ve anlamlıdır. Kişilerin makam ve koltuklara yapışıp kaldığı, o koltukları zamanı gelince kendiliğinden bırakamadığı, hatta art arda gelen yenilgi ve başarısızlıklarda dahi kendiliğinden gitmeyi bilmediği, başka kişilere fırsat yaratmayı düşünmediği bir ülkede bu yaklaşımım tuhaf gelebilir, fazlaca 'romantik' bulunabilir. Ancak ben, bir makama, göreve gelme biçimi kadar, gitme biçiminin de önemli olduğuna inanmaktayım. Bu şekilde başka meslektaşlara da bu onurlu görev ve hizmeti yapabilme imkanı sağlamanın, bir devinim yaratmanın, görev ve sorumlulukları paylaşmanın gerekli ve önemli olduğu kanaatindeyim." değerlendirmelerinde bulundu.
Makamların ve kişilerin gelip geçici, kurumlar ve fikirlerin kalıcı olduğuna vurgu yapan Kocasakal, hiçbir makam ve kişinin vazgeçilmez olmadığını belirtti.