Tunus'ta darbe sonrası gözaltılar artıyor

Tunuslu avukat Mehdi Zagruba'nın, ülke kamuoyunda "havalimanı olayı" olarak bilinen davaya sanık olarak dahil edildiği için gözaltına alınma endişesinden dolayı başkentteki bir mahkemede oturma eylemine başladığı bildirildi.

Mecliste 18 milletvekiline sahip Onur Koalisyonu Grubu Başkanı Seyfeddin Mahluf, bu olayı sosyal medya hesabından duyurdu.

Mahluf, açıklamasında "Sayın Mehdi Zagruba özgür bir avukattır. Bizimle birlikte 'havalimanı olayı' adıyla bilinen olayla ilişkili olarak askeri yargıya sevk edildi." ifadelerini kullandı.

Avukatın halihazırda İlk Derece Mahkemesi'ndeki Baro Başkanı'nın ofisinde olduğu bilgisini veren Mahluf, güvenlik güçlerinin de söz konusu mekanda hazır bulunduğunu kaydetti.

Tunuslu siyasetçi, sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmasını kesinlikle kabul etmeyeceklerini vurgulayarak, "darbenin" düşmanlarını askeri yargıyı kullanarak tasfiye etmesine izin vermeyeceklerini aktardı.

Mahluf, havalimanı olayına ilişkin ise şu ifadelere yer verdi:

"Havalimanında hiçbir yargı kısıtlaması olmaksızın özgürce seyahat hakkı olan bir kadının hakkını savunduk. Suçlu değiliz ve hiçbir soruya da cevap vermeyeceğiz. Buyurun bizi idam edin. Ancak biz zillete düşmeyeceğiz."

Tunus askeri yargısı, 31 Temmuz'da Mecliste 18 milletvekili bulunan Onur Koalisyonu milletvekillerinden 4'ü hakkında havalimanı olayı davasıyla ilgili gözaltı kararı vermişti.

Tunus Havalimanı'nda, mart ayında yaşanan olayda güvenlik görevlilerinin hakkında yurt dışı çıkış yasağı olmayan ve yasal herhangi bir engeli bulunmayan bir kadının, ülke dışına çıkışına "keyfi" bir şekilde engel oldukları belirtilmişti.

O sırada Havalimanı'nda olan, Onur Koalisyonu milletvekillerinden, Başkan Seyfeddin Mahluf, Abdullatif el-Alevi, Muhammed Affas ve Mahir Zeyd, duruma müdahale ederek kadının hakkını savunduklarını açıklamıştı.

Havalimanı'ndaki bu sürtüşmenin ardından, devrik Devlet Başkanı Zeynelabidin bin Ali döneminde uygulanan, "terör şüphesi bulunanların ülke dışına çıkışının engellenmesini" öngören bir prosedürün yürürlükte olduğu ortaya çıkmıştı.