Sırrı Sakık'tan Hasip Kaplan'a destek geldi

HDP içindeki başkanlık koltuğu için başlayan kavgada kullandığı ifadeler nedeniyle sert tepkilere neden olan Hasip Kaplan'a Sırrı Sakık'tan destek geldi. Sakık, Hasip Kaplan'ın sözlerini tasvip etmedi ancak ona yapılan eleştirilerin ağır kaçtığını belirterek, haksızlık yapıldığını söyledi.

Google Haberlere Abone ol
Sırrı Sakık'tan Hasip Kaplan'a destek geldi

Sonhaberler | Haber Merkezi

HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın başkanlık yarışından çekildiğini açıklamasından sonra parti içinde başlayan adaylık yarışı iç çekişmelere neden oldu. Demirtaş'ın yerine adı geçen isimler arasında bulunan Ayhan Bilgen ve Sırrı Süreyya Önder gibi isimlerin Türk kökenli olmaları parti içinde rahatsızlıklara neden oldu. Rahatsızlığı dile getiren isim ise Hasip Kaplan oldu. Kaplan, önceki akşam attığı bir Twitter mesajında, Demirtaş'ın yerine "Türk" birine getirilmemesi gerektiğini ileri sürdü. Kaplan'ın kullandığı ifade tarzı ise parti içinde büyük rahatsızlığa neden oldu. Parti yönetiminin resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada Hasip Kaplan kınandı, Kaplan ise sözlerinden geri atmayarak saatler sonra hem partiyi hem de siyaseti bıraktığını açıkladı.

Hasip Kaplan'a şu ana kadar bazı partililer dışında bir de Sırrı Sakık'tan destek geldi. Sırrı Sakık, Hasip Kaplan'ın HDP kongresiyle ilgili açıklamasını değerlendirdi. Kaplan'ın açıklamasını "talihsiz" ve "sorunlu" olarak nitelendiren Sakık, Kaplan'a yönelik "linç furyası" olduğunu belirtti.

Sırrı Sakık, eski milletvekili Hasip Kaplan’ın açıklamaları için “talihsiz ve sorunlu bir ifade” dedi. Kaplan’a yönelik tepkilerin eleştiriyi aştığını belirten Sakık, “Kendisine yönelik, eleştiriyi aşan linç furyası da kabul edilemez. Hayatının çoğunu ırkçılıkla mücadeleye veren birinin ırkçı olarak yaftalanması bu kadar kolay olamaz” ifadelerini kullandı.

Eski Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık, yaşananlarla ilgili olarak, Twitter hesabından açıklama yaptı. Sakık, paylaşımında, “Kaplan’ın yaptığı açıklama şüphesiz talihsiz ve sorunlu bir ifadedir. Ancak kendisine yönelik, eleştiriyi aşan linç furyası da kabul edilemez. Hayatının çoğunu ırkçılıkla mücadeleye veren birinin ırkçı olarak yaftalanması bu kadar kolay olamaz. Eleştirilerin hududu hakkaniyet olmalı” ifadelerine yer verdi.

HASİP KAPLAN'A SIRRI SÜREYYA ÖNDER'İN CEVABI

Öte yandan Hasip Kaplan'ın hedefindeki isilerden olduğu belirlenen Sırrı Süreyya Önder de bugün uzun bir açıklama yaparak Kaplan'a tepki gösterdi. Kaplan, Sırrı Süreyya Önder için, "Sırrı gitsin film çeksin..." demişti.

Sırrı Süreyya Önder’in açıklaması şöyle: İlkel milliyetçilik yani ırkçılık hastalıklı bir duygudur. Bazen Hasip örneğinde görüldüğü gibi insanı insanlığından eder. Bu siyasal çizgi Kürt, Türk, Ermeni, Süryani, Çerkez ve cümle Türkiye Halklarının evlatlarının Onur, Cesaret, Özgürlük İnancı ve eşsiz fedakarlıklarıyla bugüne gelmiştir. Rojava’da, Suruç’da, Şengal’de, Ankara Garı’nda Barış ve Özgürlük uğruna gözünü kırpmadan hayatını veren Türkler dahil bütün dünya halklarının çocukları için Hasip zihniyeti, ancak tükürülecek değersizliktedir. İçinde zerre utanma duygusu olan birisi onların aziz hatırasından biraz olsa utanır, utanmalıdır.

Binlerce Kamu Çalışanı, Barış Akademisyenleri, Öğrenciler, Sanatçılar, Basın Emekçileri zor zamanlarda Kürt Halkıyla omuz omuza durmanın bedelini aşından, işinden, canından, özgürlüğünden mahrum edilmekle öderken ve bir tekinden bile bir ‘ah!’ işitilmemişken bu soytarılık hangi mazeretle açıklanabilir? Kürtlükle ve Kürt halkını gözetmekle olabilir mi? Öyle olsaydı eğer, Cizre, Sur, Nusaybin yanıp kül olurken bir kez olsun ekmeğini yediği, suyunu içtiği, vekilliğini yaptığı bu yerlere gelip bir dayanışma göstermek gerekirdi. İktidara ve zalimlere karşı o günlerde gayet ‘tutumlu’ ve ‘sinik’ davranan birisi, sıra yoldaşlık yapanlara gelince gelince böyle salyalar saçıyor. İbretliktir.

Kendi adıma Kürt halkından öğrendiklerim ve bu halkın bana kattıkları benim verdiğim emeğin kat be kat üstündedir. Bu itibarla ben bu halkın öğretmeni değil, öğrencisiyim. Ve hep böyle kalacağım. Son nefesime kadar bu halka borçlu olduğumu biliyorum. Bu sorumluluk ve borçluluk duygusu, hayatı ve mücadeleyi milletvekilliğinden ibaret sayanların anlayacağı bir hal değildir. Burada olan Türklerin tek bir sevdası vardır: İnsan kalmak! Kürtlerle yoldaşlık etmek hep ağır bedeller pahasınadır. Burası ‘abad’ olunacak bir yer değildir, bu kesin. Ama insan kalınacak bir yerdir bu da kesin.

Kongremizi, Eş genel Başkanlarımız Sayın Demirtaş ve Yüksekdağ’ın önerisiyle bir barış ve özgürlük hamlesine dönüştüreceğiz. Eş başkan seçerken Kürtlüğüne ya da Türklüğüne bakmayacağız. Fedakarlık ve kararlılığına bakarak, emek sahibi tüm bileşenlerimizin önerilerini gözeterek, birisi kadın iki yoldaşımıza bu onurlu sorumluluğu teslim edeceğiz. Geriye kalanlarımız bir eş başkan sorumluluğu ve gayretiyle demokrasi, barış ve özgürlük sürecine omuz verecektir. Olumlu yapıcı ve yol açıcı bütün öneriler ve değerlendirmeler başımız gözümüz üzeredir. Bu bize güç katacaktır ama kongreleri hiyerarşiden ibaret zanneden hiç kimsenin bu kongreyi zayıflatmasına ve itibarsızlaştırmasına izin vermeyeceğiz. Başta Baluken olmak üzere bütün partililerimizi özgürleştirmeden de görevimizi tamamlamış saymayacağız. Zalimlere ve aptallara inat bunu gerçekleştireceğimizi bütün dünya görecektir.

Yorumlar

ihsan ağrıyı terörize eden adam bu sakık polislerin şehadetinde parmağı var araştırılsın