Kur'an kursunda "yavru kurtlar" yetişiyor

Erzurum'da Kur'an kursu öğreticisi ve izci lideri 46 yaşındaki Fatma Bekmez, "İzcilikte 'ant' ve 'türe' bizim için çok önemli. Bu kavramlarının İslam ahlakıyla çok örtüştüğünü fark ettik" dedi.

Google Haberlere Abone ol
Kur'an kursunda "yavru kurtlar" yetişiyor

Erzurum'da Kur'an kursu öğreticisi ve izci lideri 46 yaşındaki Fatma Bekmez, kız çocuklarına dini bilgilerin yanı sıra izcilik eğitimi veriyor.

Eşi ve 5 çocuğuyla izci olan Kur'an kursu öğreticisi Bekmez, 4 yıl önce 7-18 yaşlarındaki kız öğrencilere eğitim vermek için çalışma başlattı.

Bekmez, bu kapsamda İl Müftülüğü bünyesinde bulunan Palandöken Yıldız Cami Gençlik Merkezi'ndeki kız çocuklarına izcilik kültürünü sevdirdi.

İzci kıyafeti giyip merkeze gelen kursiyerler, izci andı ve selamı verdikten sonra eğitime başlıyor.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) öncesi kentin çeşitli noktalarında, salgın sonrasında ise belirlenen Kur'an kursu ve evlerde kamp yapıp izcilik kültürünü yaşatan öğrenciler, bu sayede çevresindeki arkadaşlarının da bu merkezlere gelmelerinde rol oynuyor.

Bekmez, 5 kişiyle başladıkları eğitime gelenlerin sayısını 35'e çıkarıp hepsinin lisanslı izci olmasını sağladı.

"GENÇLERİMİZLE ÖRTÜŞEN BİREBİR GENÇLİK FAALİYETİ"

Fatma Bekmez, AA muhabirine, 7 yaşında başlanan izcilikte 18 yaşından sonra topluma hizmet etme aşamasına gelindiğini söyledi.

İzcilik eğitimlerinde önce öğrenci velilerini bilgilendirdiklerini belirten Bekmez, şunları kaydetti:

"İzcilikte 'ant' ve 'türe' bizim için çok önemli. Bu kavramlarının İslam ahlakıyla çok örtüştüğünü fark ettik. Öğrencilerle açık alanda müftülüğümüzün bize gösterdiği kurslarda iki gecelik kamplar yaptık. Çadırlarımızla, açık alanda yapılabilecek tüm faaliyetleri yapmaya çalıştık. Bunun yanı sıra izcilik faaliyetlerimizi okçuluk ve binicilik gibi açık alan faaliyetleriyle desteklemeye çalıştık."

İzcilik faaliyetine katılan öğrencilerin açık alanda hayatlarını kolaylıkla idame ettirmeyi öğrendiğini kaydeden Bekmez, öğrencilerin verilen çeşitli malzemelerle kendi yemeklerini yapabildiklerini aktardı.

Bekmez, salgın döneminde izcilik faaliyetlerine uzaktan devam ettiklerini, öğrencilere evlerinde çadırlar kurdurup kendi odalarında kamp ortamı oluşturduklarını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

"İzcilikte oba ruhuyla hareket etmek çok önemli. Öğrencinin kendi başarısından ziyade 6 ve 8 kişiden oluşan grupların başarılı olması önemli. Oba başkanlarını kendileri seçiyor, biz kesinlikle karışmıyoruz. Kendi yaş gruplarındaki bir nevi devlet başkanlarını seçiyorlar. Buraya geldikleri kılık kıyafetleriyle bir değerlendirmeye tutuluyorlar. Alınan çeşitli kategorilerdeki puanlarla günün en uyumlu ve en başarılı grubu seçiliyor. İzciliğe kesinlikle gençlerimizle örtüşen birebir gençlik faaliyeti diyebiliriz."

Dini eğitimin yanı sıra izcilik çalışmalarıyla öğrencilerin hem dünyaya hem de vatana ve millete faydalı bireyler olmasına katkı sağlıklarını ifade eden Bekmez, bu yaşlardaki tüm öğrencilerin izcilik faaliyetine katılmaları çağrısında bulundu.

Yaklaşık 4 yıldır gençlik merkezine devam eden 9. sınıf öğrencisi Zeynep Karadağ da duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Gençlik merkezinde değerler eğitimi, kurs ve etütler de yaptıklarını anlatan Karadağ, "Fatma hocamızın liderliğinde çeşitli izcilik faaliyetlerine katıldım. Buraya başladığımda yavru kurttum. Ama şu an yardımcı lider olarak bana öğretilenleri öbekli obalara öğretiyorum. İzcilik faaliyetleri bana ahlak, vefa ve vatan sevgisini aşıladı. Çok güzel katkıları oldu" dedi.

6. sınıf öğrencisi Elif Özdemir ise 1,5 yıldır izcilik faaliyetlerine katıldığını söyledi.

İzcilik faaliyetinin kendisinde sorumluluk bilinci oluşturduğuna işaret eden Özdemir, gençlik merkezi sayesinde yeni arkadaşlar edindiğini belirtti.

Özdemir, "Şu an oba grubundayım. İzcilik bende büyük etkiler bıraktı, daha fazla kitap okumaya başladım. İzcilik sayesinde derslerimde daha başarılı olduğumu düşünüyorum." diye konuştu.

Yorumlar