'Kitle İmha Silahları' teklifi TBMM'de kabul edild

Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesi Teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi

Google Haberlere Abone ol
'Kitle İmha Silahları' teklifi TBMM'de kabul edild

Ticaret Bakanlığı, pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ile genel kurul toplantı ve müzakere defterinin elektronik ortamda tutulmasını zorunlu kılabilecek.

TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesi Kanunu w ile Dernekler Kanunu'nda değişikliğe gidilerek yasa hükümlerinin, yurt dışında bulunan tüm sivil toplum kuruluşlarının Türkiye'de yapacakları faaliyetlere de uygulanabilmesi sağlanıyor. Kanunda hüküm bulunmayan hallerde ise Türk Medeni Kanunu hükümlerinin uygulanacak.

Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, yürütülen soruşturma veya kovuşturmalar bakımından muhafaza altına alınan veya el konulan malvarlığı değerlerinin kıymeti tespit edilecek. Düzenlemeyle Kabahatler Kanunu'nda sayılan tüzel kişilerin sorumluluğu bakımından suçların bir özel hukuk tüzel kişisinin organ/temsilcisi ya da organ/temsilci olmamakla birlikte tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde görev üstlenen bir kişi tarafından tüzel kişinin yararına olarak işlenmesi halinde, tüzel kişi hakkında idari para cezası yaptırımı uygulanması sonucunu doğuran suçlar arasına uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti de ekleniyor.

Kanuna, terörizmin finansmanı suçu bakımından da uyum düzenlemesi yapılıyor. Buna göre, Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun'da tanımlanan "terörizmin finansmanı suçu"nun, tüzel kişinin yararına olarak işlenmesi halinde, bu tüzel kişiye iki milyon liraya kadar verilebilecek idari para cezasının üst sınırı 50 milyon liraya yükseltiliyor. Söz konusu ceza, işleme veya eyleme konu menfaatin iki katından az olamayacak.

Daha ağır idari para cezasını gerektiren bir kabahat oluşturmadığı hallerde, bir özel hukuk tüzel kişisinin organ/temsilcisi veya organ/temsilci olmamakla birlikte bu tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde görev üstlenen bir kişi tarafından bir tüzel kişinin yararına işlenmesi durumunda, tüzel kişi hakkında idari para cezasına karar verilebilmesi için fiili gerçekleştiren kişi hakkında yürütülen soruşturma veya kovuşturmanın tamamlanması beklenmeyecek. Soruşturma veya kovuşturma sonucunda suçun tüzel kişinin yararına işlenmediğinin anlaşılması halinde idari para cezası kaldırılacak, tahsil edilmiş ise iade edilecek.

"Finansal grup" tanımı ekleniyor

Kanun, Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun'da da değişiklik yapıyor. Buna göre, "yükümlü" tanımına "savunma hakkı bakımından diğer kanun hükümlerine aykırı olmamak ve Avukatlık Kanununun 35. maddesinin birinci fıkrası ile alternatif uyuşmazlık çözüm yolları kapsamında ifa edilen mesleki çalışmalar nedeniyle edinilen bilgiler hariç olmak üzere taşınmaz alım satımı, sınırlı ayni hak kurulması ve kaldırılması, şirket, vakıf ve demek kurulması, birleştirilmesi ile bunların idaresi, devredilmesi ve tasfiyesi işlerine ilişkin finansal işlemlerin gerçekleştirilmesi, banka, menkul kıymet ve her türlü hesaplar ile bu hesaplarda yer alan varlıkların idaresi işleriyle sınırlı olmak üzere serbest avukatlar" ibaresi ekleniyor.

Öte yandan merkezi Türkiye'de veya yurt dışında bulunan bir ana kuruluşa bağlı veya bu kuruluşun kontrolünde olan Türkiye'de yerleşik finansal kuruluşlarla bunların şube, acente, temsilci ve ticari vekil ve benzeri bağlı birimlerinden oluşan grup "finansal grup" olarak tanımlanıyor.

Kanundaki "kimlik tespiti" ibaresi, "müşterinin tanınması" ibaresiyle değiştiriliyor. Böylece, yükümlülerin, kendileri nezdinde yapılan veya aracılık ettikleri işlemlerde işlem yapılmadan önce işlem yapanlarla nam veya hesaplarına işlem yapılanların kimliklerinin tespit edilmesi; kimlik tespit edilirken alınan bilgilerin teyidine esas belgelerin gerçekliğinin kontrol edilmesi; karmaşık ve olağandışı büyüklükteki işlemlerle görünürde makul, hukuki ve ekonomik amacı bulunmayan işlemlere özel dikkat gösterilmesi; müşterileri tarafından gerçekleştirilen işlemlerin müşterinin mali durumu ile uyumlu olup olmadığını izlemek gibi müşterinin tanınmasına ilişkin gerekli tedbirler alınmasının sağlanması hedefleniyor.

"Finansal grup" düzenlemesi bağlamında Hazine ve Maliye Bakanlığına eğitim, iç denetim, kontrol ve risk yönetim sistemleri oluşturulması konusunda yetki veren fıkraya, "risk temelli yaklaşım" ve "yükümlü ve finansal grup seviyesinde" ibareleri eklenecek.

Ayrıca finansal gruba bağlı kuruluşlar, belirtilen tedbirlerin grup seviyesinde alınmasını teminen müşterinin tanınmasıyla hesap ve işlemlere ilişkin olarak grup içerisinde bilgi paylaşımında bulunabilecek. Özel kanunlarda yer alan hükümler ileri sürülerek bilgi paylaşımından kaçınılamayacak. Bakanlık paylaşıma konu bilgileri ve uygulamaya ilişkin esasları belirlemeye yetkili olacak.

Böylece finansal grup içerisinde bulunan yükümlülerin suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerinin aklanması ve terörizmin finansmanı suçlarıyla daha etkin mücadele etmelerinin sağlanması amaçlanıyor.

İdari para cezaları artırılıyor

Kanunla Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun'un "yükümlülük halinde idari ceza" başlıklı maddesinde caydırıcılığın artırılması ve yeni tedbirler öngörülmesi için değişikliğe gidiliyor.

Buna göre, Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığınca, kanundaki "müşterinin tespiti" ve "devamlı bilgi verme" başlıklı yükümlülüklerden herhangi birini ihlal eden yükümlülere 30 bin lira; yükümlüler nezdinde veya bunlar aracılığıyla yapılan veya yapılmaya teşebbüs edilen işlemlere konu mal varlığının yasa dışı yollardan elde edildiğine veya yasa dışı amaçlarla kullanıldığına dair herhangi bir bilgi, şüphe veya şüpheyi gerektirecek bir hususun bulunması halinde bu işlemlerin yükümlüler tarafından Başkanlığa bildirilmemesi halinde ise 50 bin lira idari para cezası verilecek.

Yükümlünün banka, finansman şirketi, faktoring şirketi, ikrazatçı, fınansal kiralama şirketi, sigorta ve reasürans şirketi, emeklilik şirketi, sermaye piyasası kurumu, yetkili müessese, ödeme ve elektronik para kuruluşu ile yönetmelikle belirlenecek diğer finansal kuruluşlar olması halinde, idari para cezası işlem tutarının yüzde 5'inden az olmamak üzere iki kat olarak uygulanacak.

Bakanlığın eğitim, iç denetim, kontrol ve risk yönetim sistemleri oluşturulması konusunda işletme büyüklükleri ve iş hacimlerini de dikkate alarak usul ve esasları belirleme yetkisini düzenleyen maddedeki yükümlülüklere aykırı hareket edilmesinin tespiti halinde yükümlülere yazılı ihtar yapılarak 30 günden az olmamak üzere bir süre verilecek. Bu süre sonunda eksikliklerin tamamlanmaması halinde 500 bin lira idari para cezası uygulanacak. İdari para cezasının tebliği ile birlikte yazılı ihtar yapılarak 60 günden az olmamak üzere yeni bir süre verilecek. Bu süre sonunda da eksikliklerin tamamlanmaması halinde verilen ilk idari para cezasının iki katı idari para cezası daha uygulanacak. İkinci idari para cezasının tebliğinden itibaren 30 gün içinde eksikliklerin tamamlanmaması halinde yükümlünün faaliyetlerinin belli bir süre durdurulması, kısıtlanması veya faaliyet izin belgesinin iptaline yönelik tedbirlerin alınması için durum ilgili kuruma bildirilecek.

Yükümlülüklere uymayan sorumlu yönetim kurulu üyesine, yoksa üst düzey yöneticisine belirtilen ihtarlar yapılmak ve sürelere uyulmak koşuluyla yükümlüye verilen idari para cezasının dörtte biri uygulanacak.

Elektronik tebligata ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmediği tespit edilen kişi, kurum veya kuruluşlara her bir tespit için 40 bin lira idari para cezası uygulanacak, bu şekilde bir yıl içinde uygulanacak idari para cezasının toplam tutarı bir milyon lirayı geçemeyecek.

Maddenin birinci ve ikinci fıkrası kapsamında uygulanacak idari para cezasının toplam tutarı, her bir yükümlülük için ihlalin yapıldığı yıl itibarıyla, birinci fıkra kapsamında iki kat olarak uygulanacak yükümlüler için 40 milyon lirayı; bunlar dışında kalan yükümlüler için 4 milyon lirayı aşamayacak.

Üst tutardan ceza uygulanan yükümlüler nezdinde takip eden yılda aynı neviden bir yükümlülük ihlali olması durumunda bu hadler iki kat olarak uygulanacak. Yükümlülüğün ihlal edildiği tarihten itibaren 8 yıl geçtikten sonra idari para cezası verilemeyecek.

Cumhuriyet savcısı da el koyma kararı verebilecek

Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı da el koyma kararı verebilecek. Hakim kararı olmaksızın yapılan el koyma işlemi 24 saat içinde görevli hakimin onayına sunulacak. Hakim en geç 24 saat içinde onaylanıp onaylanmamasına karar verecek. Hakimin onaylaması halinde Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "taşınmazlara, hak ve alacaklara elkoyma" başlıklı maddesinde belirtilen değere ilişkin rapor 3 ay içinde alınacak ve tekrar hakim onayına sunulacak. Onaylanmama veya raporun 3 ay içinde alınamaması halinde Cumhuriyet savcılığının kararı hükümsüz kalacak.

Aklama suçunun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediğine bakılmaksızın Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "gizli soruşturmacı görevlendirilmesine" ilişkin maddesinde yer alan hükümlere göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilecek, Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanun'da yer alan hükümlere göre kontrollü teslimat tedbirine karar verilebilecek.

Yükümlüler nezdinde veya bunlar aracılığıyla yapılmaya teşebbüs edilen ya da halihazırda devam eden işlemleri, işleme konu mal varlığının aklama veya terörün finansmanı suçu ile ilişkili olduğuna dair şüphe bulunması üzerine, şüpheyi teyit etmek, işlemi analiz etmek veya gerekli görüldüğünde analiz sonuçlarını yetkili makamlara intikal ettirmek amacıyla 7 iş günü süreyle askıya alınan veya gerçekleşmesine izin verilmeyen işlemi, alınan karara aykırı şekilde gerçekleştiren yükümlülere işlem tutarı kadar idari para cezası verilecek. Ancak verilecek idari para cezası 50 bin liradan az olamayacak.

Hamiline pay senetlerinin bastırılması ve devrinde bildirim zorunluluğu

Türk Ticaret Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, Ticaret Bakanlığı, pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ile genel kurul toplantı ve müzakere defterinin elektronik ortamda tutulmasını zorunlu kılabilecek, Sermaye Piyasası Kanunu hükümleri saklı olacak.

Hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılmasında ve devrinde Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirim yükümlülüğü getiriliyor.

Halka açık olmayan anonim şirketlerde hamiline yazılı pay senetleri bakımından yönetim kurulunun pay sahipleri çizelgesini Merkezi Kayıt Kuruluşundan sağlayacağı listeye göre düzenlemesi hükme bağlanıyor. Bu kapsamda hamiline yazılı pay senedi sahipleri bakımından giriş kartı alma usulü kaldırılıyor.

Pay sahipleri çizelgesinin Merkezi Kayıt Kuruluşundan sağlanmasının usul ve esasları, gereğinde genel kurul toplantısının yapılacağı gün ile sınırlı olmak üzere payların devrinin yasaklanması ve ilgili diğer konular Sermaye Piyasası Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca kayden izlenen paylara ilişkin olarak Sermaye Piyasası Kurulu, hamiline yazılı paylar bakımından ise Ticaret Bakanlığı tarafından bir tebliğle düzenlenecek.

Yönetim kurulunca, hamiline yazılı pay sahipleri ile sahip oldukları paya ilişkin bilgiler, senetler pay sahiplerine dağıtılmadan önce Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirilecek.

Kayden izlenmeyen hamiline yazılı pay senetlerinin devrinde, devrin şirket ve üçüncü kişiler nezdinde hüküm ifade etmesi için pay senedini devralan tarafından Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirimde bulunulması zorunlu olacak.

Türk Ticaret Kanunu'na ilişkin değişiklikler 1 Nisan 2021 tarihinde; diğer düzenlemeleri ise yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.

Yorumlar