Osman Hulusi Boyraz

Osman Hulusi Boyraz

İngiltere Avrupa Birliği'nden neden ayrıldı?

İngilizler için yüz yıl sonrasını planlayan millet derler. 47 yıl önce girmiş olduğu Avrupa’dan bugün çıkmayı planlamışlar mıydı acaba, ya da bugün AB’den çıktıktan sonraki yüzyılda gerçekleşeceklere yönelik bir planları var mıydı?

Birleşik Krallık, Britanya ya da bizim dilimizde İngiltere artık Avrupa Birliği’nin bir parçası değil. Dün Brüksel’de sessiz sedasız yapılan bayrak indirme töreni ile İngiltere artık resmen AB’nin dışına çıktı. Peki bunu neden yaptı? İngilizler için yüz yıl sonrasını planlayan millet derler. 47 yıl önce girmiş olduğu Avrupa’dan bugün çıkmayı planlamışlar mıydı acaba, ya da bugün AB’den çıktıktan sonraki yüzyılda gerçekleşeceklere yönelik bir planları var mıydı? Dışarıdan bakınca Brexit’in görünen nedenleri şöyle sıralanabilir;

- İngiltere, Avrupa Birliği’nin kuruluşunda yer almadı. Birliğe sonradan dahil oldu, ancak istediğini AB’den istediği ölçüde alamadı. Mesela AB’de istediği oranda söz sahibi olamadı. Bu onu tam anlamıyla bir AB üyesi olmaktan alıkoydu.

-İngiltere ekonomisini AB’ye tam olarak teslim etmek istemediğinden dolayı para birimini değiştirmedi ve Euro’ya geçmedi. Bu onun AB’ye olan bağımlılığını kısmen azaltıyordu.

- İngiltere AB serbest dolaşım bölgesine dahil olmadı, kendini hep AB’nin biraz içinde biraz dışında tuttu.

- Ortadoğu’da meydana gelen olaylar ve göçmen sorunu AB ülkelerinde ve İngiltere’de aşırı sağcı siyaseti besledi. Bunun İngiltere’deki karşılığı sadece doğudan gelecek göçmene kapıyı kapamak şeklinde değil, Avrupalı göçmene de kapıyı kapamak şeklinde tezahür etti.

- Yükselen aşırı sağ partiler, iktidardaki Muhafazakar Parti’nin seçmen pastasından pay almaya tam başlıyordu ki bunun önünü almak isteyen sabık Başbakan David Cameron 2015 yılında yapılan genel seçimlerde, iktidara gelebilmek için AB üyeliğini bitirmeyi referanduma götürmeyi vadetti. Bu vaadi, sonrasında Cameron’un siyasi hayatına mâl olacaktı.

- Aşırı sağcı UKIP’in lideri Nigel Farage’ın Brexit referandumu öncesi yürüttüğü faaliyetler ve aynı dönemde yükselen göçmen sorunu İngiliz seçmende kendini korumaya alma refleksine neden oldu. Bu refleks referandum sonucuna da yansıdı.

- İngiltere toplumunda karşılaşılan her sorundan dolayı yabancıları ve göçmenleri suçlama kolaycılığını seçen popülist siyasetçilerin etkisi altında kalan seçmen, sorunlarından kurtulmak için AB’yi kapı dışarı etme yolunu seçti.

AB’Yİ KOVDUK, PEKİ YA ŞİMDİ?

Britanya 2016 yılındaki referandumla AB’yi kapı dışarı etti ancak ondan sonra olacaklara dair o kadar çok fikir sahibi değildi ki, yaptıkları referandumun ne anlama geldiğini hala anlayabilmiş değiller. O yüzden de bir türlü AB ile anlaşıp da boşanamıyorlar. Brexit’in gerçekleşememe serüveni iki başbakanın siyasi hayatına hali hazırda mâl olmuş durumda. Üçüncü ise şu an için herhangi bir şey yapmamakla birlikte bir şeyler yapmış havasına dolaşıyor.

Dün gece İngiltere AB’den çıktı ama hala nasıl bir çıkış planıyla çıktı bunu başbakan dahil kimse bilmiyor. Başbakan Johnson’un söylediği son söz şu; 31 Aralık 2020’de anlaşma olsa da olmasa da AB’den ayrılacağız. Aslına bakarsanız beceriksizlik ve basiretsizlikle suçladığımız Theresa May’in söyleminden bir adım ötesi değil bu.

İngiltere AB’den ayrıldıktan sonra eğer güzel bir anlaşma yapamamış olursa, büyük sıkıntılar çekmeye başlayacak. Bunu emlak sektöründe görmeye başladık bile. Ayrıca pek çok alanda hayat pahalılığının artacağını söylesek abartmış olmayız.

Bir fotoğraf gördüm. Bir elinde şişe bir elinde Birleşik Krallık bayrağı ile Avrupa Birliği’ni kovmuş olmayı kutlayan bir adam. Adamın elindeki şişe bir Alman marketler zinciri olan Aldi’ye ait bir ürün. Aldi gibi İngiltere’de faaliyet gösteren diğer bir Alman market zinciri daha var ismi Lidl. Bu ikili İngiltere’de kaliteli market ürünlerini em uygun fiyata bulabileceğiniz yegane yerler. Bunlardan daha ucuzu yok gibi. Bununla birlikte İngiltere’deki marketlerde bulabileceğiniz gıda ürünlerinin yüzde 90’ı belki daha da fazlası Avrupa ülkelerinde üretiliyor yada Avrupa üzerinden İngiltere’ye satılıyor. Aşağıdaki resim Brexitçilerin hali pür melalinin özeti gibi adeta. Kovduğunu düşündüğü Avrupa olmazsa, yiyecek içecek alacağı marketlerin rafları dolmayacak. Bunu henüz fark etmediler ancak günden güne yaklaşan gerçekle karşılaşmaları an meselesi.

Diğer Yazıları

Yorumlar