İklim Değişikliği Ekseninde Geleceğin Tarımı konuşuluyor

"Bugün 86 ülkeye tohum ihraç eden bir seviyeye geldik. 2021 yılının 10 ayında tohum ihracatımız 150 milyon dolar olarak gerçekleşti"

Google Haberlere Abone ol
İklim Değişikliği Ekseninde Geleceğin Tarımı

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye'de kullanılan tohumun yüzde 96'sının yurt içinde üretildiğine dikkati çekerek, "Türkiye'nin ithal tohumlar, ithal firmalar tarafından sarıldığı kuyruklu bir yalandır." dedi.

Pakdemirli, Antalya'nın Serik ilçesi Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde Tohum Yetiştiricileri Alt Birliğince gerçekleştirilen İklim Değişikliği Ekseninde Geleceğin Tarımı Çalıştayı'nda yaptığı konuşmada, son 19 yılda tohum üretim ve ihracatında büyük artışlar sağladıklarını söyledi.

Sertifikalı tohum üretimini 8 kat artışla 145 bin tondan 1 milyon 242 bin tona çıkardıkları bilgisini veren Pakdemirli, aynı dönemde tohum ihracatının yaklaşık 10 kat artışla 162 milyon dolara ulaştığını kaydetti.

İhracatın ithalatı karşılama oranının 2002 yılında yüzde 31 iken 2020 yılında yüzde 82 seviyelerine çıktığına dikkati çeken Pakdemirli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün 86 ülkeye tohum ihraç eden bir seviyeye geldik. 2021 yılının 10 ayında tohum ihracatımız 150 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ülkemizde tohumculuk alanında faaliyet gösteren bin 48 firmanın 985'inin yani yüzde 94'ünün yerli, 23'ünün de yerli ve yabancı ortaklığı şeklinde olduğunu özellikle belirtmek istiyorum.Yine ilk defa ıslahçı haklarını da biz koruma altına aldık. Bugüne kadar 2 bin 769 başvuru yapıldı ve bin 710 bitki çeşidi koruma altına alındı. Koruma altına alınan çeşitlerin yüzde 50'si yerli ıslahcılar tarafından geliştirilmiştir. Türkiye tohumculuk sektörü, kendi ihtiyacı olan tüm tohumluğu üretecek güç, yetenek ve kapasiteye sahiptir. Ülkemiz bugün, dünya tohum ticaretinde söz sahibidir. Bazı spekülasyonlara cevaben altını çizerek bir kere daha söylüyorum, ülkemizde kullanılan tohumlukların yüzde 96'sı yurt içinde üretilmektedir. Türkiye'nin ithal tohumlar, ithal firmalar tarafından sarıldığı bir kuyruklu yalandır. Maalesef tarımı iyiye doğru değil, tarımı bitirmek için söylenen laflardır. Biz, tarımın daha iyi olması için çalışıyoruz. Türkiye'de başta muhalefet olmak üzere bazı kitleler tarımın daha kötü olması, kırsalın boşalması için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar. 2023 yılında 1,5 milyon ton sertifikalı tohum üretimi ve 500 milyon dolarlık ihracat hedefliyoruz."

- İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN TARIMSAL ÜRETİME ETKİSİ

İklim değişikliğinin beraberinde getireceği kuraklık riskinin tarımsal üretimi önemli derecede etkileyeceğine işaret eden Pakdemirli, "Biz de geleceğin tarımını planlarken, kıt kaynaklardan optimum düzeyde faydalanmayı hedefliyoruz. İnşallah üreticimizin arazi ve suyu doğru kullanımı, üretimde sürdürülebilir yaklaşımı, bakanlığımızın da destekleyici, koruyucu, mücadele edici, yenilikçi çalışmaları, dünyayı bekleyen muhtemel tehlikelere karşı üreticimizi de tüketicimizi de koruyacak. Yapılan istatistiki çalışmalara göre, önümüzdeki 30 yılda dünya nüfusu yüzde 25 artarak 10 milyara, ülkemiz nüfusu da yine yaklaşık yüzde 25 artarak 105 milyona çıkacak." diye konuştu.

Bu kadar nüfusun sağlıklı ve yeterli gıdaya ulaşabilmesi için iklim değişikliğiyle mücadele özelinde 3 önerisinin olduğunu aktaran Pakdemirli, şu görüşleri paylaştı:

"Birincisi ecdadımızın emaneti toprağımızı, doğru bir şekilde kullanmak zorunda olduğumuzu biliyoruz. Bu amaçla koruyucu toprak işleme teknikleriyle ekilmedik bir karış tarım toprağı bırakmıyor olmamız gerekiyor. İkincisi artık suya göre tarım yapmalıyız. Bir damla suyumuzu bile boşa harcamadan doğru sulama teknikleriyle toprağı suyla buluşturmak için çalışmalarımızı yürüteceğiz. Üçüncüsü ise iklim değişikliğinin bitkisel üretim sektörü üzerindeki etkilerini mikro havzalar bazında belirleyip, kaynakların kullanımını optimize ederek, en uygun bitki türü ve çeşitlerini tespit ediyor olmamız lazım. Bu süreçte kuraklığa veya soğuğa toleranslı tohumlar geliştirip bir taraftan yerel çeşitlerimizi korurken, bir taraftan da sertifikalı tohum kullanımını yaygınlaştırarak, tarımsal hasılamızı artıracağız."

Salgın ve iklim değişikliği kaynaklı küresel bazda enerji ve emtia fiyatlarında artışın görüldüğüne dikkati çeken Pakdemirli, bu süreçte tarımsal üretimde maliyetlerin de arttığını vurguladı.

- "SİZ ÜRETMEYE DEVAM ETTİĞİNİZ SÜRECE ALIN TERİNİZİ YERE DÜŞÜRMEYECEĞİZ"

Bitkisel ve hayvansal üretim yapan üreticilerin maliyetlerindeki artıştan endişe etmemesi gerektiğini belirten Pakdemirli, şöyle devam etti:

"Siz üretmeye devam ettiğiniz sürece alın terinizi yere düşürmeyeceğiz. Ürettiğiniz ürünün bedelini karlı bir şekilde alıyor olacaksınız. Maliyetler artabilir. Türkiye'de doğru alım politikaları ile üretici dostu politikalarla hiçbir zaman üreticimizin alın terini boşa harcatmadık. Bundan sonra da harcatmayacağız. Ekonomide bazı çalkantılar yaşayabiliriz, tüm dünya yaşıyor. Pandemi henüz ülkemizi terk etmiş değil. Siz sağlam durun, üretmeye devam edin, hiçbir şekilde alın teriniz yerde kalmayacak. 2002 öncesi çok kısıtlı destekler ve müdahale alımları vardı. 2002 sonrası ise etkin destekleme ve kısıtlı müdahale alımları yapıldı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle de hem artan tarımsal destekler, hem de kapsamı genişleyen etkin müdahale alımları ile çiftçimizi memnun edecek, üretici dostu politikaları bir bir hayata geçirdik. Son 3,5 yıldır farklı yaptığımız şey, hem destek arttı hem de müdahale alımı var."

Tohumun hayatın ilk adımı olduğunu dile getiren Pakdemirli, "Bizlerin kadim yadigarı, geleceğe bırakacağımız mirasımızdır. Yaradan'ın, hünerli ve sınır tanımayan güzelliğinin imzasıdır. Üretimin, yeterliliğin, beslenmenin, yani var olabilmenin anahtarıdır. Geleceğine sahip çıkanlar, tohumlarına sahip çıkanlardır. Bizim özüne, sözüne, tohumuna, geleceğine sahip çıkan bir Cumhurbaşkanımız var. Tohumculuk sektörümüz adına, şükranlarımı sunuyorum." ifadesini kullandı.

Pakdemirli, sertifikalı tohumluk kullanım desteği ödemelerini bu ay içerisinde başlatacaklarını belirtti.

Pakdemirli, konuşmasının ardından Tohum Yetiştiricileri Alt Birliği tarafından düzenlenen "Geç Olmadan, Geleceğin Tarımı İçin Harekete Geç" başlıklı proje fikir yarışmasında dereceye giren gençlere ödüllerini verdi.

Çalıştay, 23 Aralık'ta sona erecek.

Yorumlar