S-400 teslimatı için seçilen 'tarih'in sırrı ortaya çıktı

Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler S-400'lerin teslim edilmesiyle birlikte tarihi bir dönüm noktasına girmiş durumda. Öyle ki, S-400'lerin teslim tarihi de bilinçli bir şekilde seçilmiş gibi görünüyor. Çünkü bu tarih, ABD'nin Türkiye'ye SSCB'ye karşı "uydusu" olarak kullanmaya başladığı tarihi günün 72'nci yıl dönümü.

Google Haberlere Abone ol
S-400 teslimatı için seçilen 'tarih'in sırrı ortaya çıktı

Sonhaberler | Özel

Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerde tarihi bir dönüm noktasına bugün itibariyle girilmiş durumda. Türkiye'nin S-400 savunma sistemelerini Rusya'dan teslim almaya başladığı "tarih" sıradan bir tarih değil. Tarih bilgisi olanların daha çok dikkatini çeken bu detay Türkiye-ABD ilişkileri ve Türkiye-Rusya ilişkileri konusunda tarihi bir dönüm noktası olmasında saklı. 

S-400 sistemlerinin teslimat tarihinde saklı olan sır, Türkiye ile ABD ilişkilerinin bundan tam 72 yıl önce bugün SSCB'ye karşıtı bir ittifak halini almasında yatıyor. ABD 12 Temmuz 1947 tarihinde SSCB tehlikesine karşı Türkiye'ye yardım etme kararı almış, ilk askeri savunma antlaşması bugün yapılmıştı. İşte bu tarihten tam 72 yıl sonra aynı gün, Türkiye ile Rusya askeri alanda tarihin en büyük hamlelerinden birini gerçekleştirmiş oluyor. Türkiye, bu saatten sonra artık Rusya'nın zorunlu bir müttefiki, ABD'nin ise mesafeli bir ortağı haline gelmiş oldu. 

Türkiye ile Rusya arasında S-400 öncesi ve sonrası bir ilişki durumu söz konusu olacak. Çünkü bu tarihten itibaren artık Türkiye, batılı herhangi bir ülkenin saldırısına karşı rahatlıkla karşı koyabilecek güce kavuşmuş oluyor. Bu da Türkiye'nin Avrupa ve ABD ülkelerine olan bağımlılığının azalması yani bağımsızlık yolunda bir adım olarak değerlendirilebilir.

TÜRKİYE İLE ABD SSCB'YE KARŞI ANTLAŞMA İMZALAMIŞTI

12 Temmuz 1947 yılında Truman Doktrini çerçevesinde Türkiye ile ABD arasında ilk askeri anlaşma yapıldı. İlk savunma anlaşması 23 Şubat 1945'de imzalandı.

Askeri nitelikli ilk yardım anlaşması ise 12 Temmuz 1947 yılında Truman Doktrini çerçevesinde yapıldı. Bu Doktrin ABD'nin Sovyetler Birliği’ne karşı 'çevreleme' (containement) siyasetini ve Soğuk Savaş’ın da başlangıcını simgelemekteydi. Truman Doktrini Türkiye ve Yunanistan’ı, Eisenhover Doktrini de Ortadoğu’yu Komünizm tehlikesinden korumak amaçlı gösterilmesine rağmen asıl sebep, Boğazlar ve Anadolu yarımadasının stratejik konumu ve Ortadoğu ve İran’ın zengin petrol yataklarının ele geçirilmesi idi.

Bu antlaşmaları, Türkiye'nin NATO'ya kabulü ile birlikte çeşitli ve çoğu gizli olan bir çok ikili antlaşmalar izledi.

ABD tarafından Türkiye'ye yapılan askeri yardımların dış politikadan ordunun düzenleniş ve modernizasyonuna, Türkiye toprakları üzerinde üsler kurulmasından nükleer füzeler yerleştirilmesine, Amerikan askeri personeline Türkiye'de önemli ayrıcalıklar verilmesinden Amerikan yasam biçiminin egemenliğine kadar uzanan bir dizi kökten etkileri ortaya çıktı.

Bir başka deyişle, ABD'nin Türkiye'ye yaptığı kapsamlı ve sürekli askeri yardımlar Türkiye'nin iç ve dış politikasını, temel kurumlarını, ekonomik, siyasi ve kültürel alanlardaki temel tercihlerini derinden etkiledi.

Yorumlar