Kız arkadaşını bıçakladı dalağını parçaladı ve serbest

Muğla'da kız arkadaşını bıçaklayan zanlı çıkarıldığı mahkeme tarafından önce tutuklandı ancak ikinci duruşmada iyi halden serbest bırakıldı. Konuyu bugün Hürriyet'teki köşesine taşıyan Ayşe Arman, "Ben bıktım, bu iyi halden, nedir bu ya, artık yeter, gerçekten yeter" ifadelerini kullandı. İşte Ayşe Arman'ın köşesine taşıdığı olayın detayları:

Google Haberlere Abone ol
Kız arkadaşını bıçakladı dalağını parçaladı ve serbest

Muğla'da yaşayan genç kız bir akşam erkek arkadaşıyla hiç bilmediği bir nedenden dolayı yol ortasında karnından bıçaklandı. Yaralı halde hastaneye kaldırılan genç kız tedaviye alınırken, arkadaşı ise ikinci duruşmada tutuklu bulunduğu cezaevinden tahliye oldu. Ayşe Arman Hürriyet'teki köşesinde bugün konuyu yeniden gündeme getirdi. Genç kızla konuşan Arman, olayın neden ve nasıl yaşandığını, gelinen süreci sordu. İşte o konuşmanın bir kısmı:

Sen tanıyalım...
Ben Tuğçe Kaleli. 24 yaşındayım. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde çalışma ekonomisi okuyorum. Daha doğrusu, başıma bu olay gelene kadar okuyordum...

Başına gelen nedir?
İnanılır gibi değil ama 3 senedir birlikte olduğum kişi gözünü bile kırpmadan beni bıçakladı! Resmen öldürmeye kalktı! Onun adına utanıyorum. Biriyle üç seneni geçir, sonra ona bu rezilliği yap! Ben gazetelerin üçüncü sayfasına bakar, hayret ederdim. “Bu memlekette kadınlar nasıl korkunç işkencelere maruz kalıyor!” derdim. Aynısı benim başıma geldi! “Al bunu” dedi, bıçağı gösterdi, “Ya sen kendini öldür ya da ben seni öldüreceğim!”. Cümlesini bitirmeden de bıçağı acımasızca sapladı. İnsan sevdiğine kıyabilir mi? Kıydı! Lanet olsun böyle adamlara. Lanet olsun erkek şiddetine...

Olay gününü anlatır mısın?
Muğla’da bir kafede çalışıyordum, işime son verilmişti. Canım sıkkındı. Onu, Hüseyin’i aradım, “Boşver, başka iş buluruz, yanıma gel!” dedi. Ben de gittim. Oturduk onun işyerinde, bir şeyler yedik içtik. Tanıdıklarıyla konuştu, gerçekten de bana iş buldu, ertesi gün başka bir kafede başlayacaktım. Çok mutluydum. Hiçbir anormallik yoktu. Gece 11-12 civarı uykum geldiği için eve gideceğimi söyledim, o da “Arkadaşlarla Yoğurtçu Parkı’nda oturacağız, sen de gel!” dedi. Orası öğrencilerin gittiği bir park. “Tamam” dedim, eve gidip üstümü değiştirdim. Onun beni almasını ve birlikte parka gitmeyi bekledim...

Gittiniz mi?
Evet, başka arkadaşlarımız da vardı. Biz parktayken bakkala gitti bir şeyler almaya. Onunla giden arkadaşımız geri döndü. “Hüseyin nerede?” dedim. “Yolda biriyle karşılaştı, onunla konuşuyor!” dedi. Karşılaştığı benim eski ev arkadaşım Ebru’ymuş. Meğer Ebru ona “Tuğçe’ye neden güveniyorsun? O seni aldattı!” demiş. Benimse hiçbir şeyden haberim yok. Öyle bir şey de yok. Ebru niye böyle bir şey söyledi, onu da bilmiyorum. “Alkollüydüm” demiş sonra. Bu bir gerekçe olabilir mi? Hüseyin’e ise diyecek laf bulamıyorum. Hiçbir şey olmamış gibi geldi, biraz daha oturduk, sonra herkes evlere dağıldı...

Peki ya sonra?
Eve giderken bir gariplik olduğunu sezdim. “Bir şey mi var?” dedim, “Sen söyleyeceksin!” dedi. “Ne demek istiyorsun?” dedim. Başladı, “Sen beni aldatmışsın, hayatında başka biri varmış!” dedi. “Asla öyle bir şey yok!” dedim. Ama o bana inanmak yerine eski ev arkadaşıma inanmayı tercih etti. Üç-dört defa tokat attı. Bağırdı, hakaret etti...

Nerede oluyor bunlar?
Yolun ortasında. Sonra da cebinden çakıyı çıkardı, “Al bunu, ya sen kendini öldür ya da ben seni öldüreceğim!” dedi ve birden saplayıverdi. Sol tarafımdan bir sıcaklık aktığını hissettim. Bir anda kan boşandı. Ben yere yığıldım. O sırada yanımızda da köpeğimiz vardı, meğer köpeği sevmek için bir çift bize doğru yürümeye başlamış, yere yığıldığımı görünce “Sana ne oldu?” dediler. Kanı görünce de paniklediler. Benimse bilincim gelip gidiyordu. “Çok sıcak!” dedim. Çünkü terlemeye başlamıştım, sonra birden üşümeye başladım. Hüseyin’e soruyorlar “Ne oldu?” diye, “Sokağın başındaydım, ben geldiğimde bu durumdaydı!” dedi. Yarım yamalak hatırlıyorum bunları...

VE SANIK SERBEST

Mağdurun anlattığına göre sanık olay günü hemen tutuklanmış. Nöbetçi mahkemeye çıkmış, cezaevine girmiş. 15 Ekim’deki ikinci duruşmada iyi halden indirim alarak tahliye olmuş.

Yorumlar