Kıyamet ne zaman kopacak?

Kıyametin kopacağı muhakkaktır.

Google Haberlere Abone ol
Kıyamet ne zaman kopacak?

Kıyametin kopacağı muhakkak olmakla birlikte zamanını Allah'tan başka kimse bilemez.

Peygamberimiz de bu hususta bilgisi olmadığını söylemiştir. 

Kesin olarak bilinen bir şey varsa o da, bir gün yer ve göklerin düzeni bozulacak, güneş dürülüp sönecek, yıldızlar dağılıp dökülecek, denizler kaynayıp birbirine karışacak, dağlar birbirine çarparak parçalanacak ve her şey alt üst olup bütn alem evren yıkılacaktır.

Bunda şüphe yoktur.

Çünkü bunu Kur'an-ı Kerim bildirmiş, peygamber efendimiz de haber vermiştir.

Kur’an-ı Kerim’de Kıyamet

Allah ü Teâlâ (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de kıyamet gününü apaçık bir dille anlatmıştır.

Allah’ın (c.c.) kelâmında; kıyamet gününün alâmetlerine, sonrasına ve o gün kâfirlerin ve mü’minlerin durumlarının nasıl olacağına dair çok sayıda olay ve durum açıklanmıştır.

Kıyamet günü kullarının acı çekmesini istemeyen Allah ü Teâlâ (c.c.) kıyametin dehşetini anlatarak, kullarının hayatlarını o dehşetten sakınacak şekilde yaşamalarını öğütlemiştir. Kur’an’da kıyamet gününün dehşeti ile ilgili şöyle buyurulmaktadır;

“Ey İnsanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Ne babanın evlâdı ne evlâdın babası nâmına bir şey ödeyemeyeceği günden çekinin. Bilin ki, Allah’ın verdiği söz gerçektir. Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın ve şeytan, Allah’ın affına güvendirerek sizi kandırmasın.”

                                                                                                              Lokmân Sûresi, 33. Ayet

Kıyamet Alâmetleri Nelerdir?

Kıyamet gününün alâmetleri, kıyametin kopmasından olan ve kıyametin yakın olduğunu gösteren işaretlerdir. Bu işaretlere dair hem Kur’an-ı Kerim’de hem de hadis-i şeriflerde birçok bilgi verilmiştir.

Kur’an’da kıyamet alâmetleri ile ilgili olan ayetlerden bazıları ise şöyledir;

“Bir de inkarlarından ve Meryem’e büyük bir iftira atmalarından ve “Biz Allah’ın peygamberi Meryemoğlu İsa Mesih’i öldürdük” demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar. Fakat onlara öyle gibi gösterildi. Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, bu konuda kesin bir şüphe içindedirler. O hususta hiçbir bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu kesin olarak öldürmediler. ﴾156-157﴿ Fakat Allah onu kendisine yükseltmiştir. Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. ﴾158﴿ Kitab ehlinden hiç kimse yoktur ki ölümünden önce, ona (İsa’ya) iman edecek olmasın. Kıyamet günü o (İsa) onların aleyhine şahit olacaktır.”
                                                                                                     Nisâ Sûresi, 156 – 159. Ayetler

“Şüphesiz o (Hz. İsa) Kıyametin (kopacağının) bir bilgisidir. Artık onun hakkında asla şüphe etmeyin, bana uyun, bu doğru bir yoldur.”
                                                                                                                 Zuhruf Sûresi, 61. Ayet

“Bu sebeple onu ne aşmaya muktedir oldular ne de onu delebildiler. Zülkarneyn: Bu, Rabbimden bir rahmettir. Fakat Rabbimin vâdi (kıyamet günü) gelince, O, bunu yerle bir eder. Rabbimin vâdi haktır, dedi.”
                                                                                                        Kehf Sûresi, 97 – 98. Ayetler

“Nihayet Ye’cûc ve Me’cûc (sedleri) açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman;Ve gerçek vaad (ölüm, kıyamet) yaklaşınca, birden, inkâr edenlerin gözleri donakalır! «Yazıklar olsun bize! (derler), gerçekten biz, bu durumdan habersizmişiz; hatta biz zalim kimselermişiz.»”
                                                                                                    Enbiyâ Sûresi, 96 – 97. Ayetler

“O söz başlarına geldiği (kıyamet yaklaştığı) zaman, onlara yerden bir dâbbe (mahlûk) çıkarırız da, bu onlara insanların âyetlerimize kesin bir iman getirmemiş olduklarını söyler.”
                                                                                                                   Neml Sûresi, 82. Ayet

“Süleyman’ın ölümüne hükmettiğimiz zaman, onun öldüğünü, ancak değneğini yiyen bir ağaç kurdu gösterdi. (Sonunda yere) yıkılınca anlaşıldı ki cinler gaybı bilselerdi, o küçük düşürücü azap içinde kalmazlardı.”
                                                                                                                  Sebe’ Sûresi, 14. Ayet

“Onlar, kıyamet gününün ansızın gelip çatmasını mı bekliyorlar? Şüphesiz onun alâmetleri belirmiştir. Kendilerine gelip çatınca ibret almaları neye yarar!”
                                                                                                        Muhammed Sûresi, 18. Ayet

“Kıyamet gününe yemin ederim. (Kusurlarından dolayı kendini) kınayan nefse de yemin ederim (ki diriltilip hesaba çekileceksiniz). İnsan, kendisinin kemiklerini bir araya getiremeyeceğimizi mi sanır? Evet bizim, onun parmak uçlarını bile düzenlemeye gücümüz yeter. Fakat insan önünü (geleceğini, kıyameti) yalanlamak ister. “O kıyamet günü ne zaman?” diye sorar.  Gözler kamaştığı, ay karanlığa gömüldüğü, güneş ve ay bir araya getirildiği zaman, o gün insan “kaçış nereye?” diyecektir. Hayır, hiçbir sığınacak yer yoktur. O gün varıp durulacak yer, sadece Rabbinin huzurudur. O gün insana, yapıp önden gönderdiği ve yapmayıp geri bıraktığı şeyler haber verilir. Hatta, mazeretlerini ortaya koysa da, o gün insan kendi aleyhine şahittir.”
                                                                                                    Kıyâmet Sûresi, 1 – 15. Ayetler

Yorumlar