Hollanda'da ders kitabında Türkiye'yi kötüleyen ifadeler tepki çekti

- Hollanda'da ortaokul öğrencilerine verilen ders kitabında Türkiye'yi kötüleyen ifadeler yer aldı - Dershane öğretmeni Büyükbaş: - "Öğrencilere doğru olmayanı doğruymuş gibi göstererek küçük yaşta çocuklara Türkiye düşmanlığı empoze edilmeye çalışılıyor" - Türk İşadamları Derneği Rijland Bölgesi Başkanı Doğan: - "Derinlerden gelen emirlerle yapılan bu tür algı çalışmaları, Hollanda ile Türkiye arasındaki ilişkilere olumlu katkı sağlamaz" - Hollanda Türk Federasyonu Başkanı Gedik: - "Burada doğrudan Türk devleti ve milletine saldırı söz konusudur. Öğrencilerin bilinçaltına bir Türk düşmanlığı yerleştirilmek istenmektedir"

Google Haberlere Abone ol
Hollanda'da ders kitabında Türkiye'yi kötüleyen ifadeler tepki çekti

ROTTERDAM (AA) - Hollanda'da ortaokul öğrencilerine verilen ders kitabında Türkiye'yi kötüleyen ifadelerin kullanılması Hollanda'da yaşayan Türk toplumu tarafından tepkiyle karşılandı.

Malmberg yayınevine ait bir ders kitabında, Türkiye'nin AB üyeliği hakkında öğrencilere fikir vermesi gereken sayfadaki örneklerde, Mehran isimli bir karakterin çiziminin altında “Ben bir Kürdüm, Türk polisi Kürtlerden nefret ediyor. Biz nedensiz yere tutuklanıp işkence görüyoruz.” ifadesi kullanıldı.

Aynı sayfada Mehmet adındaki diğer bir karakter ise ”İzmir'de bir arazi almıştım. Oraya yeni evimizi inşa edecektik. Ama inşaat ruhsatı verilmedi. Daha sonra araziyi sattım. Şimdi de o belediye başkanı o araziye bir ev inşa ediyor.” diyor.

Türk kökenli bir dershane öğretmeni tarafından fark edilen, Türk devletini ve Türk toplumu hedef alan bu ifadeler Hollanda'da yaşayan Türk toplumunda büyük tepkilere neden oldu.

Dershane öğretmeni Şenol Büyükbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, söz konusu ifadeleri öğrencisinin kullandığı ders kitabında gördüğünde çok şaşırdığını ve şoke olduğunu söyledi. Büyükbaş, "Öğrencilere doğru olmayanı doğruymuş gibi göstererek küçük yaşta çocuklara Türkiye düşmanlığı empoze edilmeye çalışılıyor." dedi.

Türk İşadamları Derneği Rijland Bölgesi (TOVER) Başkanı Durmuş Doğan da ülkede Türkiye hakkında olumsuz bilgiler içeren bir ders kitabının varlığının Türkleri rahatsız ettiğini ifade etti.

Doğan, "Öğrencilerin, Türkiye ve Türkler hakkında gerçek dışı bilgilerle eğitilmeleri, ülkede yaşayan Türk toplumunun buradaki varlığı için olumsuz bir girişimdir. Bu durum Türkleri olumsuz etkilediği kadar Hollandalıları da olumsuz etkiler." diye konuştu.

Bunu yapanların amacının iki ülke arasındaki bağları koparmak olduğuna dikkat çeken Doğan, "Derinlerden gelen emirlerle yapılan bu tür algı çalışmaları, Hollanda ile Türkiye arasındaki ilişkilere olumlu katkı sağlamaz. Hollanda Eğitim Bakanı bütün öğrencilerin bakanıdır. Bir toplum hakkında yanlış bilgiler verilmesine müsaade etmemelidir." değerlendirmesinde bulundu.

Hollanda Türk Federasyonu Başkanı Murat Gedik de Türklerin ve Türk devletinin toplum içerisinde küçük düşürülmek istendiğini ve bu durumun kendilerini üzdüğünü dile getirdi.

Ders kitabında bulunan ifadelerin gerçekle hiçbir ilgisi olmadığını vurgulayan Gedik, şunları kaydetti:

"Hükümet nezdindeki devlet görevlilerinin bu ders kitabı için girişimlerde bulunması lazım. Burada doğrudan Türk devleti ve milletine saldırı söz konusudur. Öğrencilerin bilinçaltına bir Türk düşmanlığı yerleştirilmek istenmektedir."

Malmberg Yayınevi Ürün Geliştiricisi Michiel Bugter, dersin öğrenciler tarafından daha iyi anlaşılması için verilen örneklerin uydurulduğunu fakat gelen tepkiler üzerine bir sonraki baskılarda bu tür hassas konulardaki ifadelere dikkat edeceklerini aktardı. Bugter, kitabın sadece bir sayfası için mevcut baskının yayından kaldırılmayacağını kaydederek olayın büyütülmemesi gerektiğini savundu.

Hollanda Eğitim Bakanlığı Basın Sözcüsü Aicha Lubbinge de Bakanlığın ülkedeki eğitim müfredatı için temel hedefleri belirlediğini, okulların hükümetin belirlediği çerçeve içerisinde nasıl bir eğitim vereceklerine kendilerinin karar verdiğini ve hangi müfredatı kullanacaklarını kendilerinin seçtiğini ifade etti.

Lubbinge, ders kitaplarında görülen yanlışlar için doğrudan yazar veya yayınevi ile irtibata geçilebileceğini belirterek hükümetin, ders kitabı yazarlarının, gerçekleri göstermek için çaba sarf ettiklerini umduğunu dile getirdi.




















Yorumlar