Eski yüksek yargı üyeleri hakim karşısında

ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.

İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, eski Yargıtay üyesi sanık Yılmaz Tosun, ikinci kez hakim karşısına çıktı.

Duruşmada, eski HSYK üyesi Kerim Tosun, eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ile eski Yargıtay üyesi Günal Akyol tanık olarak dinlendi.

Birol Erdem, sanığın, Yargıtaya 2011'de yapılan seçimde, cemaat mensubu HSYK üyelerinin önerdiği isimler arasında bulunduğunu, üye seçildikten sonraki dönemde dairesi ve yapı içindeki görevleriyle ilgili bilgi sahibi olmadığını söyledi.

Yargıtay üyelik seçiminden sonra, bu yapıdan seçilenlerin, işlerini mensubiyetlerine yansıttıkları, seçimleri kilitledikleri, istedikleri kişileri seçtirdikleri gibi şikayetler gelmesi üzerine, 2013'te bu yapıya karşı olan Yargıtay üyelerini bir araya getirdikleri yemekler düzenlediklerini belirten Erdem, bu yemeklere sanığı çağırmadıklarını anlattı.

Duruşmada, aynı suçtan yargılanırken, yapı içinde olduğunu bildiği veya tahmin ettiği isimleri paylaşan ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılan eski Yargıtay Üyesi Günal Akyol da tanıklık yaptı.

Eski Yargıtay Üyesi Akyol, 2013'ten önce yapının sohbet toplantılarına katıldığını, aynı yıl yaz ayında sohbet grubunun değiştiğini, yeni grupta sanığın da bulunduğunu belirtti. Akyol, 2014'ten itibaren toplantılara katılmadığı için Tosun'un bundan sonraki faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olmadığını söyledi.

Sohbet toplanılarına telefon götürülmediğini, grupların genellikle evlerin yakınlığına göre oluşturulduğunu anlatan Akyol, Yargıtayın Bağlıca lojmanlarında oturmaları nedeniyle sanıkla da aynı sohbet grubunda yer aldıklarını kaydetti.

Kerim Tosun ise sanığın yapıyla mensubiyetine ilişkin görgüye dayalı somut bir bilgisi olmadığını söyledi.

- "Medeni ilişkiler içinde yapılan davete icabet ettim"

Tanık beyanlarına karşı söz verilen sanık Yılmaz Tosun, Günal Akyol'un bahsettiği sohbet toplantılarına, davet üzerine, nezaket ilişkisi, sosyal ilişki içinde katıldığını savunarak, "Benim, burada bir emir talimat aldığımı, silahlı terör örgütü faaliyeti kapsamında toplantılara katıldığımı, örgütsel bir sıklık içinde hiyerarşik yapı içinde bulunduğumu kanıtlayan bir beyan yok. 2 kez beni bu toplantılarda görmüştür. Benim, silahlı terör örgütü üyeliğiyle ilgili bir haraket tarzım belirlenmişse bana azami hadden ceza verin, inanın temyiz dahi etmeyeceğim. Ama medeni ilişkiler içinde yapılan davete icabet ettiysem bunu takdirlerinize sunuyorum." dedi.

Birisinden emir, talimat alacak bir yapısının bulunmadığını, eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Kahraman'ın kendisini tanıması nedeniyle üye seçtirdiğini ileri süren Yılmaz Tosun, uzun süredir tutuklu olduğunu belirterek tahliyesini istedi.

Mahkeme heyeti, aranın ardından sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

- Eski Yargıtay üyesi Taşdelen'in davası

Yargıtay 9. Ceza Dairesindeki duruşmalarda daha sonra eski Yargıtay üyesi Reşat Taşdelen, ikinci kez hakim karşısına çıktı. Taşdelen'in yargılandığı davada da sanık hakkında ifade verenler tanık olarak dinlendi.

Eski HSYK Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur, tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla duruşmaya bağlandı. Okur, sanığı şahsen tanımadığını, 2011'de yapılan üye seçimlerinde, sanığın adının cemaat mensubu üyeler tarafından önerildiğini söyledi.

Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem de sanığın, 2011'de cemaat mensuplarının telkiniyle Yargıtaya üye seçildiğini belirtti. Taşdelen'in, iş hukuku davalarının görüldüğü dairede tetkik hakimi olduğunu, bu alandaki boşluğun doldurulması ve kıdeminin yeterli olması nedenleriyle üye seçilmesine karşı çıkmadıklarını anlattı.

Sanığın örgüt faaliyetlerine ilişkin somut bir duyumunun bulunmadığını ifade eden Birol Erdem, "Sırf yapıya mensup olduğu için seçilmiştir' demiyorum, kıdemi ve iş dairesindeki deneyimlerinin de katkısı olmuştur. Ama genel kanaat bu yapıyla hareket ettiği şeklinde idi. Bu nedenle de 2013'te bu yapıya mensup olmayan Yargıtay üyeleriyle yapılan toplantıya kendisini çağırmadık." dedi.

Tanık beyanlarına karşı söz verilen sanık Reşat Taşdelen, hakkında tüm delilerin toplandığını belirterek tutuklu kaldığı süre de göz önünde bulundurularak, tahliyesine karar verilmesini istedi.

Sanığın avukatı da sanıkta ele geçirilen dijital verilerde suç unsuruna rastlanmadığı gerekçesi ile müvekkilinin veya birinci derece akrabalarının ByLock kullanmadığı yönünde mahkemeye gelen belgeler ve tanık beyanları karşısında, müvekkilinin tahliyesine karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, aranın ardından sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.